Oluşturulma Tarihi: Aralık 10, 2002 00:00
Strateji konusunda dünyadaki en önemli beş yönetim otoritesinden biri olan Richard T. Pascale, Türkiye'de değişimde itici gücün ekonomik ve siyasi istikrar olduğunu söyledi. Management Centre Türkiye tarafından düzenlenen konferansta ''Kaosun Kıyısında Sörf Yapmak: Hayatı Kuruluşlara ve Kuruluşları Hayata Taşımak'' konusunda konuşan Pascale, değişimin önemine değindi. Üst düzey yöneticilerin değişimle ilgili yanlış düşüncelere sahip olduklarını gördüğünü ifade eden Pascale, ''Liderlik otorite ile karıştırılıyor ve dünyanın çoğu bölgesinde şirketlerin makina olduğu düşünülüyor. Bence şirketler, kuruluşlar organizma gibidir. Onlara bir bahçıvan, biyolog gibi yaklaşmak lazım. Ancak bu şekilde onları değişme uğratabiliriz'' dedi. Pascale, değişimde yeni şeyler öğrenmek için beyni boşaltmak gerektiğini söyledi. Tıptaki gelişmelerle insan ömrünün ortalamasının 80'lere kadar çıktığına dikkati çeken Pascale, bir şirketin yaşam süresinin de ortalama bir insanın yaşam süresinin yarısına eşit olduğunu anlatarak,''Fortune'un araştırmasına göre 1978-1980 yıllarında şirketlerin yüzde 10'u 5 yıl içinde ortadan kalktı. 1986-1990 arasında şirketlerin yok olma oranı yüzde 30'a, 1996-2001 yılları arasında ise yüzde 40'a çıktı. Tıp biliminin aksine bizim şirketleri değiştirme yeteneğimiz oldukça kötüye gitmiş'' şeklinde konuştu. Pascale, kuruluşların değişim yönetimine çok büyük paralar harcamalarına karşın, değişim çabalarının yüzde 70'inin başarısız olduğunu, çok fazla karmaşanın bulunduğu dünyada şirketlerin değişimle başa çıkmalarının kolay olmadığını anlattı. FOSBURY'NİN TEKNİĞİ Yüksek atlama sporunda geri geri koşarak ters atlama tekniğiyle 1968 olimpiyatlarında altın madalya kazanan Dick Fosbury'e dikkat çeken Pascale, şunları söyledi: ''Yüksek atlamada Scissors, Western Roll, Straddle gibi farklı teknikler de bulunuyor. Siz Western Roll döneminde yaşıyorsanız o teknikte iyileşmeniz lazım. Yeni teknik çıkana kadar sizin oyununuz devam eder. Şirketlerin de karşısında aynı sorun var. Bence şirketinizde radikal değişiklikler olmuyorsa, yaptığınız şeyde daha iyi olmaya çalışırsınız. Ama yeni bir teknik ortaya çıkmışsa, yeni tekniği uygulayanlar sizi geçer.'' ''İki farklı liderlik var. Yaptığınız şeyin tekniğini iyileştirmek, diğeri yeni tekniğe adapte olmak'' diyen Pascale, Fosbury'de değişimi mümkün kılacak şeyin köpük olduğunu, daha önceleri yüksek atlamada kuma atlanması nedeniyle ters atlama tekniğinin riskli görüldüğünü, ancak daha sonra köpükle bu riskin ortadan kalktığını kaydetti.    ''Köpük gibi çok altta olduğu düşünülen şeyin aslında itici güç olabileceğine işaret eden Pascale, ''Sizin sanayiniz, sizin ülkeniz için köpük nedir?'' diye katılımcılara soru sordu. Büyük bir genç nüfusa sahip olan Türkiye'de eğitimin teknolojiden de önce geldiğini, eğitime çok az kaynak ayrıldığını ifade eden Pascale, eğitimle bu gençlerin önemli kaynak haline dönüşeceğini anlattı. Türkiye-AB ilişkilerinde kendisini kaygılandıran konunun AB'nin uzaktaki köprü olarak görülmesi olduğunu söyleyen Pascale, ''İnsanlar birbirlerini dansa davet ediyor. İyi dans edecekler mi belirsiz. Brüksel'in kontrolü altına girmek daha mı avantajlı. Köpük nedir? Benim için köpük Türkiye'de ekonomik ve siyasi istikrardır'' dedi.     DEĞİŞİM ÇABALARINDAKİ YANLIŞLIK Değişim çabalarında yanlışlığın, teknik çözümün uyum sağlama çabalarına uygulanması olduğunu ifade eden Pascale, teknik çalışmalarla uygum sağlama çalışmalarının birbirinden ayrılamadığını belirtti. Pascale ''
Atatürk'ün önderliÄŸi altında siz bir uyum deÄŸiÅŸiminin altından geçtiniz. Bunu teknik deÄŸiÅŸimle karşılaÅŸtıramazsınız'' dedi. Soruları da yanıtlayan Pascale, Türkiye'nin AB üyeliÄŸine iliÅŸkin olarak, AB'de ekonomik durgunluk yaÅŸandığını ve rekabetin azaldığını, Türkiye'de ise sürekli yenilenen ortamının rekabetçi avantaj yarattığını söyledi. Pascale, ÅŸunları kaydetti:''Acaba Türk toplumu, AB'ye uyum deÄŸiÅŸimini yapmaya hazır mı? Ulus olarak bu sorunu çözmeniz lazım. AB'ye katılımın avantajlarına ekleyecek çok fazla bir ÅŸey yok. Ama AB'ye katılımın size getireceÄŸini düşünmediÄŸiniz birtakım unsurlar olabilir. GeçmiÅŸte Türk ÅŸirketlerinin bu ortamda nasıl rekabet ettiÄŸine baktığımızda bu alanda deÄŸiÅŸiklikler olabilir.AB'ye yeni üyeler girecek ve toplumsal açıdan aşılması gereken pek çok engel olacak ve bütün bu ekonomi nasıl yönetilecek? Belkide 100 yıllık bir iÅŸ. Bir anda bütün sorunların çözülmesi mümkün olmayacak.'' AT & T, General Electric, The New York Times, Marriott, British Petroleum, Royal Dutch/Shell, Ciba Geigy, Intel, Chase Bank ve Morgan Guaranty Bank gibi önde gelen ÅŸirketlerde görev alan Pascale, Amerikan BaÅŸkanı Nixon'un yönetim ve reorganizasyonu danışmanlığını da üstlenmiÅŸti. Bu arada Jhon Kotter'in de uydu baÄŸlantısıyla ''DeÄŸiÅŸim ve Liderlik'' konusunda sunum yapacağı konferansa katılım ücreti 680 dolar. Â
button