Pasaport profesörün

Alaattin Çakıcı'nın Prof. Dr. Öner Kamil Doğan adıyla kullandığı yeşil pasaport da, sahibi de gerçek çıktı. Prof. Doğan, Kartal Devlet Hastanesi Göz Kliniği Şefi. Pasaportun çalınmasının ilginç öyküsünü, profesörün eczacı eşi Ümran Doğan anlattı.

Alaatin Çakıcı'nın yakalanmasından sonra üzerinden çıkan yeşil pasaportun sahibi, Kartal Devlet Hastanesi Göz Kliniği Şefi Prof. Dr. Ömer Kamil Doğan'ın eczacı eşi Ümran Doğan, pasaportun çalınışını ve daha sonra gelişen olayları Hürriyet'e anlattı. Pasaportunu çalan genç kızla görüşmek için gittikleri Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğü Araşırma Büro Amirliği'nde görevli bir polis memurunun ‘‘Yeşil pasaportlar bazı kişiler tarafından 10 bin dolardan satın alınıyor’’ dediğini belirten Ümran Doğan şunları anlattı:

‘‘22 Şubat 1997 tarihinde, eşimle beraber, bir geceye katılmak için, Eski Londra Asfaltı üzerindeki Star Düğün Salonu'na gittik. İçinde, eşimin ve benim yeşil pasaportlarımız, çek karnem, banka cüzdanım, silah taşıma ruhsatım, hüviyetim ve paralarımın bulunduğu çantamı, oturduğum sandalyemin arkasına astım. Kısa süre sonra çantamın yerinde olmadığını farkettim. Silahımı çektim, salonun kapısını kapadım ama çantayı bulamadık. Hemen Yenibosna Polis Karakolu'na giderek başvuruda bulundum. Yaklaşık bir hafta sonra çantamı çalan genç kızın yakalandığı bildirilince, eşimle birlikte, Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğü Araşırma Büro Amirliği'ne gittik. Adının Nurgül Yıldız olduğunu öğrendiğim genç kız bana 'paraları istemeyeceksin, pasaportunu ve diğerlerini buluruz' dedi. Bunun üzerine polisler kızı apartopar götürdüler. Bana da pasaportu bir hafta içinde bulacaklarını söylediler ve aynı zamanda hırsız kızın telefonunu verdiler. Bu arada, orada görevli polis memuru Osman Yıldız, yeşil pasaportların bazı kişiler tarafından 10 bin dolardan satın alındığını söyledi. Bir polis bunu nereden bilebilir.

Daha sonra hırsız kızın oturduğu Hacıhüsrev Mahallesi'ne gittik. Nurgül Yıldız'ın teyzesi Nurten Özmut ve babasıyla görüştük, ama pasaportları bulamadık. Yaklaşık bir ay sonra da Galatarasay Lisesi'nden telefon ederek, öğrencilerden birinin, bana ait olan bir silah taşıma ruhsatını bulduğunu belirttiler ve gelip almamı istediler. Çantamın içindekilerden yalnızca silah taşıma ruhsatım bulundu.’’