Paralel attım
Güncelleme Tarihi:
Cemaat yapılanması iddiası üzerine istifasının 4’üncü gününde gözaltına alınan ve mahkemece serbest bırakılan eski TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak, paralel yapılanma içinde olduğu yönündeki iddiayı kabul etmeyerek “Kurum içinde çok titiz bir çalışma yürütülerek paralel yapılanmayla ilgileri olduklarına kanaat getirdiğimiz 700 personel görevden uzaklaştırılmıştır” dedi. Altunbaşak, BİLGEM Başkanı Hasan Palaz ile ilgili 17-25 Aralık sürecinden üç ay kadar önce Fethullah Gülen yapılanmasına yakın olduğu yönünde bilgi geldiğini ve bunun üzerine Palaz ile görüştüğünü belirterek 'Kendisini Mustafa Latif Topbaş'a sorabileceğimi beyan etti' diye konuştu.
Eski TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak, önceki gün ‘görevi kötüye kullanma’ ve ‘Bakanlık genelgesine rağmen 145 kişiyi işe alıp eski tarihle sözleşme imzalatmak’ suçlamasıyla gözaltına alınıp sorgulanmıştı. Prof. Altunbaşak’a polis, “basında, kamuoyunda bahsedilen paralel yapılanma içinde bulundunuz mu? Kurum içinde böyle bir yapılanma var mı? Bakanlık genelgesine neden uymadınız?” sorularını yöneltti. Suçlamaları kabul etmeyen Altunbaşak, “Kuruma eleman alırken MİT’e sorar, görüşlerini alırız” yanıtını verdi. Bir süre önce ‘resmi belgede sahtecilik’ ve ‘kamu kurumları aleyhine dolandırıcılık’ suçlamasıyla tutuklanan eski Başkan Yardımcısı Hasan Palaz’la ilgili de Altunbaşak, “Bana, Mustafa Latif Topbaş ile ortak olduklarını, referansının o olduğunu anlattı” iddiasında bulundu. Avukatı Mustafa Hisar eşliğinde polis ve savcılıkta ifade veren Prof. Altunbaşak şunları söyledi:
UZAK DURDUM
“ABD’de çalıştığım dönemde, 2000 yıllarında, ABD’de Charter okullarında Fulton Science Academy olarak bilinen bir okulun kuruluşunda benim de imzam istendi. O yıllarda paralel devlet yapılanmasının ABD’deki okulları bilinmediği için bir Türk okulunun açılması için imzam istendi. Daha sonra okulun şu anda paralel devlet yapılanması olarak bilinen Fethullah Gülen yapılanması ile bağlantılarını öğrenince istifa ettim. Hiçbir toplantısına katılmadım. Fiziksel olarak ayak basmadım. Oturduğum bölgenin iyi okullarından olmasına rağmen çocuklarımı göndermedim ve uzak durdum.
PALAZ’IN REFERANSI
Bakanlık genelgesi gereği personel alımlarının durdurulduğunu sanıyordum. Müsteşar beni arayıp ‘Genelge var ama personel alımları yapıyorsunuz’ dedi. ‘Haberim yok araştırıp size bilgi vereyim’ dedim. BİLGEM Başkanı Hasan Palaz’ı aradım (bir süre önce tutuklandı). Palaz bana, genelgeden önce işe alınan personelin işlemlerinin bitirildiğini söyledi. Ben bu konuyu müsteşara ve bakana arz ettim.
*Hasan Palaz
Personel alımı konusunda hassasiyetimi kurum yöneticileri çok iyi bilir. Ayrıca alınacak personel Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) bildirilerek görüşleri alınmakta ve bu doğrultuda hareket edilmekteydi.
BİLGEM Başkanı Hasan Palaz ile ilgili olarak 17-25 Aralık sürecinden üç ay kadar önce Fethullah Gülen yapılanmasına yakın olduğu yönünde bilgi geldi. Bunu bana BİLFEM Başkan Yardımcısı S.G. söyledi. Ben de Palaz ile görüştüm. Palaz bana, ‘Mustafa Latif Topbaş ile ortak bir şirket kurduklarını, her hafta cuma günleri birlikte sohbete katıldıklarını, kısaca referansının o olduğunu’ söyleyerek, kendisini Topbaş’a sorabileceğimi beyan etti. 17-25 Aralık sürecinden sonra Hasan Palaz’ın bu konuşma ile bana da mesaj verdiği kanaatine vardım.
KANAAT OLUŞTU, ATTIK
17-25 Aralık sürecine kadar TÜBİTAK bünyesinde bu şekilde bir yapılanma olduğunu bilmiyordum. 17-25 Aralık gelişmeleri en çok beni üzmüştür. Şu an TÜBİTAK bünyesinde bazı kişilerin bu yapılanma ile irtibatlı oldukları hakkında kuvvetli kanaatim oluştu. Bu gelişmeler üzerine kurumda çok titiz bir çalışma yürütülerek paralel yapılanma ile ilgileri olduklarına kanaat getirdiğimiz 700 personel görevden uzaklaştırılmıştır. Birçoğu bana ve kuruma dava açtı.”
Soruşturmayı yürüten savcı Serdar Coşkun’un, Prof. Yücel Altunbaşak, Osman K. ve Eren Y. ile ilgili ‘görevi kötüye kullanmak’ suçlamasıyla hazırladığı iddianameyi mahkemeye sunduğu belirtildi.
