OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 18, 2003 00:00
Orgeneral Özkök, Yunan Elefterotipiya gazetesine verdiÄŸi demeçte, AB'ye tam üyelik halinde iki ülke arasındaki sorunların bir haftada çözüleceÄŸini söyledi.Orgeneral Özkök, Atina'da yayımlanan Elefterotipiya gazetesinin yazarlarından Mihalis Moronis'e verdiÄŸi demeçte, Türkiye-AB iliÅŸkileri, Irak krizi, Türk-Yunan iliÅŸkileri ve Kıbrıs sorununa deÄŸindi. Elefterotipiya'nın manÅŸetten, ''Tüm sorunları bir haftada çözeriz, eÄŸer...'' baÅŸlığıyla verdiÄŸi demeçte, ilk kez bir yabancı gazeteciyi kabul ettiÄŸini vurgulayan Orgeneral Özkök, bu gazetecinin Yunanlı olmasının Yunanistan'la iliÅŸkilere verilen önemini gösterdiÄŸini kaydetti.    TSK'nın Türkiye'nin AB üyeliÄŸi yolunda Kopenhag kriterleri çerçevesinde gerçekleÅŸtirilen reformlara tam destek verdiÄŸini bildiren Orgeneral Özkök, Türk ordusunun, Türkiye'nin AB üyeliÄŸinin sosyal devletin güçlenmesini, ekonomik kalkınmayı, yaÅŸam seviyesinin ve kalitesinin artmasını saÄŸlayacağı inancında olduÄŸunu belirtti.    Elefterotipiya'nın, Türkiye'nin AB üyeliÄŸi için bazı önÅŸartlar koÅŸup koÅŸmadığına iliÅŸkin sorusunu da yanıtlayan Orgeneral Özkök, ''Hayır, bir takım özel ÅŸartlar koÅŸulması söz konusu deÄŸil. Tabii ki demokratik bir toplumda karşıt görüşler de olacak, ama halkın yüzde 70'i AB üyeliÄŸini destekliyor. Böyle bir çoÄŸunluÄŸun mevcudiyeti karşısında hiç kimse buna karşı çıkamaz. Ancak bazıları üyelik prosedürüne iliÅŸkin kuÅŸkusunu ifade edebilir. ÖrneÄŸin her ülkenin özel koÅŸulları vardır. Bana göre bunlar belki bazı deÄŸiÅŸik düzenlemeler yapılmasına yardımcı olabilir. Biz Avrupa deÄŸerlerine uyma riskini almaya ve uzlaÅŸmalara hazırız. DiÄŸer yandan bazıları da Türkiye'nin AB'ye kabul edilmemesi halinde ne olacağını soruyor. Yani riski alıp uzlaÅŸmaya gidersek, bu sonuçta Türk toplumu için zararlı mı olacaktır? Tabii bütün bu deÄŸiÅŸik görüşleri göz önünde tutmak gerekiyor. Ama ben TSK'nın başıyım ve TSK'yı temsil eden kiÅŸi olarak, ülkemizin AB üyeliÄŸi ve yapılan reformları her zaman desteklediÄŸimizi vurguluyorum'' dedi.    AB üyeliÄŸinin egemenliÄŸin kısmen devrini öngörmesinin Türkiye'yi AB üyeliÄŸinden caydırmaya yönelik bir unsur olarak konuÅŸulmadığını da vurgulayan Orgeneral Özkök, bugünkü dünyada egemenlik tarifinin deÄŸiÅŸmiÅŸ olduÄŸuna dikkat çekti. Orgeneral Özkök, Türkiye'nin AB üyeliÄŸine çok yakın olduÄŸunu ve tüm kriterle uyum için elden gelen her ÅŸeyin yapıldığını ifade etti. Gazetenin, AB Helsinki zirvesi kararlarını konu alan sorusuna da ''Bu sorunun politikacılara sorulması'' gerektiÄŸi yanıtını veren Orgeneral Özkök, AB kararlarını ültimatom biçiminde algılamadığını, müzakere edilebilecek bazı ÅŸartlar olarak deÄŸerlendirdiÄŸini de kaydetti.     AB'NÄ°N PLANLARI Elefterotipiya'nın, Türkiye'nin ABD'nin bölge politikasından korku duyup duymadığına iliÅŸkin sorusunu karşılık Orgeneral Özkök, korkunun söz konusu olmadığını, ancak ABD'nin Irak'a iliÅŸkin planlarının yalnızca Türk halkı deÄŸil, tüm dünya için merak konusu olduÄŸunu söyledi.    Orgeneral Özkök, ''Merak ediliyor, çünkü ABD belirli bir hedef dile getirmiÅŸ deÄŸil. Kitle imha silahlarından, Irak'ın demokratikleÅŸmesinden ve diktatör Saddam'ın devrilmesinden bahsediyorlar ama Irak'taki operasyonlarını gerekçelendirecek net, objektif bir hedefleri yok. Ä°nsanların söylenenlerin dışında bir hedef olup olmadığını sormaları doÄŸaldır. Ancak Amerikalı yetkililerin Saddam'ı devirip, bölge halklarının güvenliÄŸini saÄŸlamak ve teröristlerin Irak topraklarını kullanarak Türkiye gibi komÅŸu ülkeleri tehdit etmelerini engellemek istediÄŸine inanmalıyız'' diye konuÅŸtu.  Irak konusunda iki büyük sorunun bulunduÄŸunun da altını çizen Orgeneral Özkök, bunlardan birisinin, terörist örgüt PKK olduÄŸunu ve uluslararası teröre karşı mücadele ettiÄŸini vurgulayan ABD'nin, kendi terör örgütleri listesindeki bu gruba karşı da mücadele etmesi gerektiÄŸini belirtti. Orgeneral Özkök, ''Bu Amerikalılarla düzenlemek istediÄŸimiz bir konudur. Ä°kinci konu ise Irak'ın istikrarıdır ki bu ülkedeki istikrarsızlık Türkiye'yi de etkiler. Ayrıca Arap dünyasıyla dost ve kardeÅŸ düzeyinde iliÅŸkilerimiz var. SavaÅŸ ve uzun süren diktadan dolayı acı çeken Irak halkının yardıma ihtiyacı var. Irak'ın istikrara kavuÅŸması için yardımcı olmak niyetindeyiz. Tabii ki müttefiklerimiz ABD ve Ä°ngiltere'nin de yardıma gereksinimi var'' dedi. Elefterotipiya'nın, TBMM'nin Irak'a asker gönderme kararının Türkiye'yi BaÄŸdat'tan savunmak için alıp almadığına iliÅŸkin sorusuna ''Herkes istediÄŸi ÅŸeye inanabilir, ama askeri açıdan bu mümkün deÄŸil'' yanıtını veren Orgeneral Özkök, bu konuda alınan kararın askeri ve siyasi mantığa dayandığını, ancak belirsizlikler ve riskler bulunduÄŸunu kaydetti.    Irak'taki istikrarsızlığın Türkiye'ye etkisi olacağını belirten Orgeneral Özkök, ÅŸunları söyledi: ''Birçok terörist örgüt var. Ortada hukuk devleti yok ve aralarında çatışabilecek olan pek çok milli ve dini grup var. Bunlardan bazıları sınırlarımıza yakın ve onlarla tarihi baÄŸlarımız var. Bir grubun yardım istemesi halinde geçmiÅŸte olduÄŸu gibi reddetmeyeceÄŸiz.''     Türk askerlerinin Süleymaniye'de yerel ABD birliklerince tutuklanması olayına da gazetenin sorusu üzerine deÄŸinen Orgeneral Özkök, Türkiye-ABD askeri iÅŸbirliÄŸinde bir gölge olarak nitelendirdiÄŸi bu olayın yeni dostane bir iliÅŸki kurulmasını engellememesi gerektiÄŸi görüşünde olduÄŸunu ifade etti.  Orgeneral Özkök, ''Bu yara zamanla iyileÅŸecektir. Bir musibet bin nasihate bedeldir, ama bir daha böyle bir ÅŸey olmaması gerekiyor'' dedi.ÖZKÖK: AB'YE ÃœYE OLURSAK SORUNLAR BÄ°R HAFTADA ÇÖZÃœLEBÄ°LÄ°R   Orgeneral Özkök, Atina'da yayımlanan Elefterotipiya gazetesine verdiÄŸi demeçte, Türkiye ile Yunanistan'ın karşılıklı güven temelinde dostça iliÅŸkiler içinde olmaları gerektiÄŸini vurguladı. Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunların Atina'nın FIR hattının kontrolünü sınır olarak deÄŸerlendirmesi, hava sahasının 10 mil olduÄŸunu savunması ve adaları silahlandırması gibi konulardan kaynaklandığını kaydeden Orgeneral Özkök, bu çerçevede yapılan müzakerelerin iyi gittiÄŸini sandığını da ifade etti. Orgeneral Özkök, ''Türkiye'nin AB üyeliÄŸi konusunda ilerleme kaydedilmesi halinde Ege sorunları ve diÄŸerleri bir hafta içinde çözümlenebilir. Aramızda güven olması gerekiyor ama birbirimize karşı askeri ve siyasi düzeyde dikkatli olmalıyız. Dostane iliÅŸkiler iki halkın refahına katkıda bulunuyor. Bir keresinde bir Yunanlı generale, 'Sizin ve bizim deniz güçlerimiz Ege için çok büyük ve çatışmaları halinde büyük kayıplarımız olacak. Sonra donanmalarımızı tekrar kurmamız gerekecek ve bunu da halklarımız ödeyecek' dedim. Sorunlarımızı ulararası anlaÅŸmaları doÄŸru yorumlama, diyalog ve ÅŸeffaflıkla çözmemiz gerektiÄŸine inanıyorum'' dedi.   Helsinki kararlarında belirtilen 2004 tarihinin Türk-Yunan sorunlarının çözülmesi için son tarih olmadığını bildiren Orgeneral Özkök, bu tarihte Avrupa Konseyi'nin konuyu deÄŸerlendireceÄŸini, ancak arzu edilenin, bu sorunları daha önce çözmek olduÄŸunu belirtti.     İYÄ° NÄ°YET JESTLERÄ°Â Türkiye'nin iyi niyetini kanıtlamak için birçok jest yaptığını söyleyen Orgeneral Özkök, 2000 yılının Nisan ayından bu yana NATO'ya hava fotoÄŸraflarını ve Aralık 2001'den beri uçuÅŸ planlarını yolladıklarını ve Türk savaÅŸ uçakları uluslararası FIR hattına girdiÄŸinde, Yunan uçaklarının püskürtmeye çalıştıklarını, Türkiye'nin ise Yunan uçaklarına uluslararası hava sahasında tatbikat yapma izni verdiÄŸine dikkati çekti. Türk savaÅŸ uçaklarının tek taraflı olarak NATO tanınma sinyallerini kullandıklarını da açıklayan Orgeneral Özkök, ''NATO uçuÅŸplanlarını Yunanistan'a yolluyor. Yani hangi uçağın FIR hattında olacağını kesin olarak biliyorlar. Bu, NATO merkezinden de teyit edilebilir. Neden protesto ettiklerini bilmiyorum'' dedi. Elefterotipiya'nın, ''Türkiye'nin Yunanistan'ın iyi niyet jestlerine yanıt vermediÄŸini'' öne süren sorusunu da yanıtlayan Orgeneral Özkök, ''Yunanistan Lozan anlaÅŸmasına aykırı giriÅŸimlerde bulunduÄŸu zaman iyi niyetinden söz edemezsiniz. Özellikle doÄŸu Ege adalarının silahtan arındırılmış statüsünü ihlal eder ve bunları NATO tatbikat ve planlamalarına dahil ederek yasallaÅŸtırma çabası gösterirken. Öte yandan PKK'nın başı 1999'da Yunanistan'ın Kenya BüyükelçiliÄŸi'nde yakalandığında, Türkiye, Yunanistan'a teröre yataklık eden ülke suçlaması yöneltmek yerine iki ülke arasındaki diyalogu baÅŸlatmak gibi önemli bir karar verdi. Tüm iyi niyet jestlerinize yanıt veriyoruz ve silahlı kuvvetlerinizden geçmiÅŸtekinden daha iyi yanıt bekliyoruz'' diye konuÅŸtu.     EGE'DEKÄ° ADACIK VE KAYALIKLAR Lozan ve Paris anlaÅŸmalarının Ege'de Yunanistan'a ait adaları belirlediÄŸini, ancak Ege'de bu anlaÅŸmalarda yer almayan kayalık ve adacıklar bulunduÄŸuna dikkati çeken Orgeneral Özkök, Yunanistan'ın kendisine verilmemiÅŸ bu yerlerde sahiplik iddiasını güçlendirmek için yapılaÅŸma faaliyeti içinde olduÄŸunu kaydetti. Hiç konuÅŸulmayan bu sorunun çözülmesi gerektiÄŸini bildiren Orgeneral Özkök, pek çok adacık ve kayalığın Yunan karasuları içinde deÄŸil, uluslararası sularda olduÄŸu ve kendi karasularına sahip olmadıklarına da dikkati çekti. Gazetenin sorusu üzerine, Girit'in güneyindeki Gavdos adasının sahipliÄŸinin kuÅŸkulu olduÄŸu yolundaki Türk tarafınca geçmiÅŸte yapılan deÄŸerlendirmeye katılmadığını kaydeden Orgeneral Özkök, bunun kendisinin desteklemediÄŸi yanlış bir deÄŸerlendirme olduÄŸunu ve devlet politikası olmadığını kaydetti.     CASUS BELLÄ°Â Elefterotipiya'nın, Yunanistan'ın karasularını 12 mile çıkarmasının Türkiye açısından savaÅŸ nedeni (casus belli) olacağına iliÅŸkin TBMM kararı konusundaki sorularını da yanıtlayan Orgeneral Özkök, bu kararın tehdit deÄŸil, ÅŸeffaf bir biçimde tahammül sınırının vurgulanması olduÄŸunu söyledi. Orgeneral Özkök, ''Bir ulus milli çıkarları zarar gördüğü zaman savaÅŸ baÅŸlatabilir. 'Bu alandaki müsamahamın sınırları budur' dediÄŸin zaman ne yapacağını karşı taraf deÄŸerlendirir. Türkiye müsamaha sınırlarını belirtti. 'Bu çizginin ötesine katlanamam' dedi. Bundan ötesi Yunanistan'a baÄŸlıdır. Bu yaklaşım tehdit ifade etmiyor, tersine iliÅŸkileri düzeltmeyi hedefliyor, çünkü orduların temel taktiÄŸi önceden bildirmek deÄŸil, gafil avlamaktır. Biz diplomat deÄŸil askeriz. Tarihe baktığınızda pek çok ülkenin casus belli'ye baÅŸvurmadan baÅŸka ülkelere saldırdığını görüyoruz. Bir asker olarak casus belli beyanını yalnızca niyet, ÅŸeffaflık ve tahammül sınırının bir ifadesi olarak görüyorum. Neticede bir ülkeyi tehdit için casus belli beyanına gerek yok, bunun pek çok yolu var'' diye konuÅŸtu. ANNAN PLANI Gazetenin, ''Türk ordusunun neden Annan planını reddettiÄŸi'' sorusuna, ''Bunu kim söylüyor; medya'' yanıtını veren Orgeneral Özkök, Annan planının her iki tarafı da tatmin etmediÄŸini ve kabul görmediÄŸini söyledi.    Türkiye'nin plana iliÅŸkin 5 noktada itirazını dile getirdiÄŸini kaydeden Orgeneral Özkök, ''Bunları AB ve ABD'ye bildirdik. Sizinle Annan planının iyi veya kötü olup olmadığını konuÅŸamam, yalnızca strateji ve savunma açısından deÄŸerlendirebilirim'' dedi. Elefterotipiya'nın, Türkiye'nin Annan planı üzerinde anlaÅŸmaya varılsa bile Türkiye'nin AB üyeliÄŸi ile birlikte uygulanmasını istediÄŸine iliÅŸkin sorusunu da yanıtlayan Orgeneral Özkök, ''Müzakerelere deÄŸiniyorsunuz. Ortada ÅŸart deÄŸil AB üyeliÄŸimizle baÄŸlantılı olan bazı konular var. Türkiye'nin bunları kabul etmesi kolay deÄŸil, çünkü AB Türkiye'yi kabul etmezse geriye dönmek mümkün deÄŸil. Ä°tirazlarımız bu noktalarla ilgilidir'' diye konuÅŸtu. Kıbrıs'ın askeri açıdan büyük önem taşıdığını kaydeden Orgeneral Özkök, doÄŸu Akdeniz'deki deniz ulaşımını kontrol edecek noktadaki adanın stratejik önemine dikkati çekti. Orgeneral Özkök, ''Tabii ki çekilmeyeceÄŸimiz ve gereÄŸinde Türkiye'yi savunabileceÄŸimiz bir Kıbrıs istiyoruz. Bu doÄŸrudan Yunanistan'la ilgili deÄŸildir ve yeni bir mesele de deÄŸildir. Kıbrıs'ta yalnızca Rumlar ve Türkler ikamet etmiyor. Ä°ngiltere'nin de egemenlik hakkı var. Biz, Yunanistan'ın Kıbrıs'tan Türkiye'ye saldırabileceÄŸi görüşünü de taşımıyoruz'' dedi. Orgeneral Özkök, gazetenin, ''Türkiye'deki bazı çevrelerin Yunanistan'ın Türkiye'yi tehdit ettiÄŸi görüşünde olduÄŸuna'' iliÅŸkin sorusuna ise ''Kim diyor bunu? Hiçbir zaman böyle bir ÅŸey demedik. Bunu siz söylüyorsunuz. Hava Kuvvetleri Komutanınız Amintika Themata (Savunma Konuları) adlı dergiye verdiÄŸi demeçte, Türk tehdidinin tehlikeli bir biçimde yoÄŸun kaldığını vurguluyor. Bunun tersini kim söyledi?'' yanıtını verdi. Â
button