Güncelleme Tarihi:
Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, 1968 kuşağının farklı bir temsilcisi. O 1968'in dans kralı...
O yıl, 18 yaşındaki Özkan'ın rüyalarını politika değil dans süslüyordu. İstanbul'un en hızlı dansçısı oydu. Hele, Tülin Aktan adlı kız arkadaşıyla olunca ‘‘dansı şiirleştiriyorlardı.’’
Akşam gazetesinin düzenlediği ‘‘1968 Altın Fener Dans Yarışması’’ na birlikte katıldılar. Altı numaralı çift olarak yarıştılar.
Yarışmada çiftler muhtelif dans türlerini icra ediyorlardı. İkili, zamanın çaça, samba, rumba, rock and roll, twist, shake gibi bütün moda danslarını icra etti. Bir de tango tabii...
‘‘Açık hava tiyatrosunu dolduran binlerce davetli, danslarını hayranlıkla izledi. Jüri, alkışlar arasında onları kral ve kraliçe ilan etti.
Sadece izleyenler ve jüri mi? İkinci olan çift de onların başarısını takdir etti. İzleyenlerin ‘‘Kırmızı peri’’ye benzettikleri ve sonradan ünlü bir pop sanatçısı olan Sevda Karaca, ‘‘Jüri isabetli karar almıştır’’ dedi ve Özkan ile Aktan'ı kutladı:
‘‘Şu anda Türkiye'de en iyi dans eden çiftlerden biri. Kendilerini seyretmekten ben bile zevk duydum.’’
6. FİLO'YU PROTESTO
Akşam gazetesinin, dans yarışmasını sonucunu duyuran haberi, ‘‘Altın Feneri Aktan ve Özkan kazandı’’ başlığını taşıyordu. Dans yarışması haberi, ‘‘İzmir'de 6.Filo'yu protesto gösterileri devam ediyor’’ haberiyle yanyana gelmişti. Bir yanda eylemler sırasında bıçaklanan iki gencin fotoğrafı, hemen yanında da dans kralı ve kraliçesini dans ederken gösteren fotoğraf. Her ikisi de 1968'i yansıtan iki siyah beyaz fotoğraf...
‘‘Binlerce kişi sabaha kadar eğlendi’’ diyordu, yarışma haberinin spotu.’’
Haberin girişi de yarışmanın ruhuna uygun bir havadaydı:
‘‘Şimdi gençliğin, dansseverlerin dünyasında bir kral ve kraliçe var.’’
Bu satırları, ‘‘edebiyat’’ kokulu cümleler izliyordu:
‘‘Dansı şiirleştirmiş bu çift, önceki gece gazetemizin düzenlediği 1968 Altın Fener Dans Yarışması finalinde bir kral ve kraliçeliği kapıp kaçtılar. Altı numaranın uğuruna çengellediklerine inandıkları bir başarının sevincini binlerce kişi ile birlikte yaşadılar, binlerce kişi ile bölüştüler. Sabahın alaca karanlığında koltuklarında Altın Fener ödülü kazanmayı başarmanın sevincini çiğneye çiğneye yeni danslara, yeni umutlara doğru gidiyorlardı.’’
Özkan ve Aktan çifti 1968 yazında İstanbul gece hayatını en gözde ikilisiydi. O yaz gittikleri her gece kulübünde büyük ilgi gördüler. Onlar içeri girdiğinde, pist ustalar için boşaltılıyor, kenara çekilen gençler ilgiyle onların danslarını izliyorlardı. Ancak Özkan ile Aktan'ın yolları bir süre sonra ayrıldı.
DÖNÜM NOKTASI
Özkan, evlenip iş yaşamına atıldıktan sonra yeni umutlara ilerledi. O gece sahneden inerken umut ettiklerinin daha ilerisine ulaştı. Dans pisti yaşamının dönüm noktalarından biriydi.
İkinci dönüm noktası ise DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ile tanışması oldu. En büyük desteği, Bayrampaşa eski Belediye Başkanı olan ağabeyi Necdet Özkan'dı. Buna rağmen milletvekili seçildiği ilk günlerde tedirgindi. ‘‘Bu işin bazı kuralları vardır mutlaka. Biz bu konuda acemiyiz. Nasıl yapacağım bilmiyorum. Herhalde kısa bir süre sonra bu acemiliği aşarım’’ diyordu. Gerçekten de öyle oldu. Acemilikten çabuk kurtuldu. Sekiz yıl içerisinde Ecevitler'in gönlünde görülmedik bir yer açtı kendine.
Ve hızla yükseldi. 68 kuşağının farklı bir yüzü olarak dans pistinden gelip, hükümette iki numaraya oturdu...