Seyit ERÇİÇEK-Gamze AKKUŞ/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Aralık 07, 2010 00:00
Karagöz ile Hacivat, topaç, düdüklü testi, saltanat kayığı. İlk akla gelen Tarihi Eyüp Oyuncakları’ndan bir kaçı.
Tahtakale’nin tahta atıklarından, Alibeyköy ile Kağıthane derelerinde biriken kilden ve Sütlüce Mezbahası’ndan atılan deri artıklarından yapılırlardı. Atık malzemelerden üretilmelerinin yanı sıra hepsi el emeğiydi. Sadece İstanbul’un değil, farklı illerden Eyüp Sultan Türbesi’ne gelen sünnet çocuklarına onlardan hediye edilirdi. 17’nci yüzyılda başlayan bu gelenek, plastik oyuncakların üretilmesine kadar devam etti. 105 oyuncakçıdan 37 tanesi babadan oğula geçen bu mesleği 1957 yılında Oyuncakçılar Çarşısı’nın yıkılmasıyla bırakmak zorunda kaldı. Tarihi Eyüp Oyuncakları, şimdi 15 ev kadınının ellerinde hayat buluyor. Proje kapsamında ilk önce 6 kadın Marmara Üniversitesi
Atatürk Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tosun Yalçınkaya tarafından eğitildi. Daha sonra 60 kadına bu geleneği en ince ayrıntılarına kadar anlattılar. Eğitim alan kadınlardan 15’i, Eyüp Belediyesi’nin katkılarıyla bir araya gelerek Tarihi Eyüp Oyuncakları Kadın ve Kültür İşletme Kooperatifi’ni kurdu. Caferpaşa Medresesi Kültür Merkezi’ndeki atölyelerinde Osmanlı döneminde üretilen 29 oyuncaktan, 23 tanesini üretmeyi başardılar.