Övgünün bedeli var

Güncelleme Tarihi:

Övgünün bedeli var
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2013 00:00

Övgünün bedeli varCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan için kullandığı “Katil” tanımlamasından geri adım atmadı, “Beni duyması için daha da sert konuşacağım” dedi. Reyhanlı saldırısı konusunda MİT ile El Muhaberatın masaya oturup konuşmasını öneren Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın ABD gezisini, “Her övgünün bir bedeli vardır. Her zaman beyzbol sopası gösterecek değiller” diye değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, partisinin Aydın’a düzenlediği miting önceki bir grup gazetecinin sorularını yanıtlarken, şunları söyledi:

Haberin Devamı

MAHKEME HAYIRLI OLUR

“Başbakan beni mahkemeye verecekmiş, hayırlı olur. Davayı açarsa Uludere talimatını kimin verdiğini öğreneceğiz. Demokrasi tarihindeki bu karanlık olay aydınlanmış olur. Genelkurmay açıklaması ortada internet sitesine koydu; ama başbakanlığın açıklaması yok. Varsa yazılı talimat büyük ihtimalle Genelkurmay’dadır. Sözle, talimatla uçaklar sınır ötesine gidemez, yazılı olması gerek. Giderse de suç işlenmiş olur. Parlamento bu yetkili hukuk içinde vermiştir, parlamentoyu hukuk dışına taşımak iktidarın görevi değil.

DOZU ARTIRIRIM

Eğer Başbakan Suriye konusunda defalarca uyarmama rağmen her seferinde ‘Esad’ı destekliyorsunuz, Baasçı partisiniz’ diye gerçekten düzeysiz eleştiri getiriyorsa ben eleştirilerin dozunu artırmak zorundayım. Bundan sonra Esadçı, Baasçı diyemeyecek, söylediğinde Esad’la aynı paralelde olduğunu halkın belleği yakalayacak. Evet, sözlerim sert kaçtı demiyorum. O grupta yaptığım konuşmanın aynısı.

Haberin Devamı

OBAMA GEREKİYORMUŞ

ABD’ye giderken, yanında Esad’ın kimyasal silah kullandığı yönünde deliller olduğunu, ABD’nin müdahale edeceğini, Obama’nın kendisine hak vereceğini söylüyordu. Peki ne oldu sıralayayım. Obama, net bir şekilde, ‘Askeri müdahale yok’ kararını verdi. Kimyasal silah kullandığına ikna edilmedi. Suriye’de uçuşa yasak bölge talebi gerçekleşmedi. Biz Suriye’deki tarafları davet ederek uluslararası konferans önerdik, Başbakan reddetti, ‘bu ipe un sermedir, geçiştirmedir’ dedi. Demek ki Obama kendisini ikna etti, uluslararası konferans düzenlenecek. Kabul etmesi için Obama gibi bir aktöre ihtiyacı var.

GAZZE ŞARTI

Şimdi Cenevre’deki görüşmelere kıyısından köşesinden nasıl katılırım hesabını yapıyor. Türkiye’nin imajı ciddi darbe aldı, söylediği hiçbir şey tutmadı. Suriye’de terör gruplarından söz etti. Düne kadar böyle bir şey demiyordu,. Terörist olarak sadece Esad’ı görüyordu, demek ki o konuda da ikna edildi. ‘Gazze’ye gidersin, ama Batı Şeria’ya uğramadan olmaz’ dendi o şartla kabul etti. Ülkesinde silahlı militanlar yetiştiren bir Başbakan olarak yasalara karşı suç işliyor.

Haberin Devamı

ELÇİ-MÜSTEŞAR YOK

Başbakan’a övgüler yapılmış, çok iyi karşılanmış, deniyor. Obama ile görüşmede bu ülkenin Büyükelçisi de Dışişleri Müsteşarı da yok. Karşı tarafın olmaması hiç önemli değil, kalıcı olan orada büyükelçi veya Dışişleri Müsteşarıdır. Oradakini devletin arşivine geçirecek olan bunlardır. Her övgünün bir maliyeti vardır, onu görüyoruz. Her zaman beyzbol sopası gösterecek değiller ya.

TATİL ETKİLİ OLMASIN

Anayasa süreci devam etsin. Anayasa konusunda, AKP’nin başkanlık sisteminden vazgeçmesi önemli. Çıkmayacağını gördüler, kaçmak için gerekçe arıyorlardı. Şimdi de Meclisin tatiline sığınıyorlar. Kaçmaya gerek yok. Anayasa ile ilgili o süreç devam edebilmeli. Meclis tatili etkili olmasın. Türkiye’nin çağdaş bir anayasaya ihtiyacı var. AKP’nin istemediği de bu.”

Haberin Devamı

MİT -El Muhaberat masaya otursun

SURİYE, Reyhanlı olayını beraber çözme önerisi yaptı. AKP bu çağrıya sessiz kalamaz. Eğer varsa belgesi dokümanı MİT, El Muhaberat ile otursun ve sonuç dünyaya ilan edilsin. Erdoğan, ‘Suriye’yi muhatap almıyoruz’ diyebilir. PKK, Öcalan ile oturuluyor da Suriye ile niye olmuyor? Oturur, ‘bu terörü sen yaptın’ dersin. Sessiz kalınırsa el zayıflar. Çünkü, yüzde yüzlük bir belge yoktur da önemli bulgular vardır. O bulgular, sizi gösteriyor, diye masaya konur.

SORUMLU MÜDÜR DEĞİL

Başbakan, istihbaratta eşgüdüm zaafiyeti olduğunu açıkladı. İyi de bu zaafiyetten sorumlu birileri olmalı. Bu da Reyhanlı Emniyet müdürü değil herhalde. Bizim anlayışımıza göre sorumlu siyasetçidir, bürokrat siyasetçinin emrinde olandır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!