Güncelleme Tarihi:
Hikmet Demir yaptığı açıklamada, eski yapı olan evinin, duvarlarının yıkılmaya, tavanın ise çökmeye yüz tutuğunu söyledi. Evde korku içinde yaşadıklarını ifade eden Demir, şöyle konuştu:
“Evim sit alanında bulunuyor. Bugüne kadar maddi imkansızlıklardan dolayı evi onaramadım. 2005 yılında Bitlis Kültür ve Turizm Müdürlüğüne evimin onarılması için müracaat ettim. Evin onarılması için benden proje istediler. Projeyi hazırladık. Şu anda projemiz, Kültür Bakanlığı Kültürel Varlıklar ve Müzeler Genel Müdürlüğünde. Ayrıca ev için Bayındırlık ve İskan Müdürlüğüne ve Bitlis Belediyesine müracaatta bulundum. Bayındırlıktan teknik ekip geldi ve incelemede bulundu. Ekip, evin duvarlarında çatlaklıkların olduğunu, tavanındaki tahtalarda kırılmalardan dolayı çökme riskinin bulunduğunu, tehlike arz ettiğini tespit etti. Ekip daha sonra ev için 'oturulamaz' yönünde rapor verdi. Belediye ekipleri ise, evin çökme ve yıkılmaya meyilli olduğunu ve tehlikeden dolayı evin tahliye edilmesi yönünde rapor tuttu. Evimiz oturulacak ve yaşanılacak durumda değil. Evimizde korku içinde yaşıyoruz.”
İmkanları el vermediği ve evde çalışan kimse olmadığı için kiralık bir eve çıkamadıklarını dile getiren Demir, evin bir an önce onarılması için yetkililerden destek beklediklerini kaydetti.
Ev yıkılacak diye gece korkudan uyuyamadıklarını kaydeden Demir, şunları söyledi: “Eşim kalp hastası. Ben de fırıncılık yapıyorum. Benim de 7 aydır ayağım ağrıyor ve çalışamıyorum. Evimiz yıkılacak diye gece korkudan uyuyamıyoruz. Bahar yağışları da başladı. Evimizin çökmesinden korkuyoruz. Ayrıca evin alt kısımından mahalleye yaya yolu geçiyor. Çökme anında yoldan geçen insanların üzerine taş ve enkaz da düşebilir. Can kaybı yaşanır. Bu sorumluluk bize ait değil. Mağduruz ve mağduriyetimizin göz önünde bulundurulmasını istiyoruz.”
Demir, evin onarılması için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına (SYDV) dilekçe verdiklerini, fakat bundan herhangi bir sonuç alamadıklarını da sözlerine ekledi.