Güncelleme Tarihi:
Alınan bilgiye göre, iki gün önce merkez Sur ilçesi Soğanlı Mahallesi'ndeki evinden çıktıktan sonra kendisinden haber alınamayan Mehmet Akar'ın annesi Hacire Akar, polis merkezine giderek kayıp müracaatında bulundu.
Oğlunun HDP'liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını düşünen anne Akar, daha sonra HDP Diyarbakır İl Başkanlığına giderek partililerle tartıştı.
Anne Akar, camını kırdığı parti binasının önünde oturma eylemine başladı.
Acılı annenin HDP'li görevlilerce tartıştığı ve parti binasının camını kırdığı anlar güvenlik kameralarınca görüntülendi.
HDP'liler hakkında suç duyurusunda bulunduğu öğrenilen anne Akar'ın diğer oğlu Fırat Akar'ın da 1994 yılında terör örgütü PKK'lılarca kaçırıldığı, 2017 yılında dağda öldürüldüğü öğrenildi.
Anne Akar'ın HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki eylemi sürüyor.
"OĞLUM HDP BİNASINA GİRDİ BİR DAHA ÇIKMADI"
Diyarbakır'da iki gündür haber alamadığı 21 yaşındaki oğlunun HDP'lilerce dağa kaçırıldığını iddia eden anne Hacire Akar, camını kırdığı HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde başlattığı oturma eylemini sürdürüyor.
Yakınları ile HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki oturma eylemini sürdüren anne Akar, yaptığı açıklamada, oğlu kendisine teslim edilinceye kadar eylemini sürdüreceğini söyledi.
20 gün sonra oğlunun düğününü yapacağını belirten anne Akar, "Ciğerim için buradayım. HDP oğlumu kaçırdı. Oğlum HDP binasına girdi bir daha çıkmadı. Ben oğlumu istiyorum. Yerde yoksa gökten de olsa getirecekler oğlumu. Bu binadan çıkmıyorum oğlum getirilene kadar."
Kurban Bayramı'ndan 3 gün sonra oğlunu nişanladığını vurgulayan anne Akar, düğün hazırlıklarını tamamladıklarını, düğün için gün saydıklarını dile getirdi.
"HANİ NEREDE BU HDP'NİN ADALETİ"
İnsan hakları savunucularına çağrıda bulunan anne Akar, şöyle devam etti:
"Oğlum nişanlı, bayramdan 3 gün sonra nişan yaptık. 20 gün sonra düğünü olacak. Altınlarını aldım, evini döşedim, düğün salonunu kiraladım gelip buraya girmiş. Suyun içine hap koyup vermişler onu bilinçsizleştirip götürmüşler. Eli kınalı damadımı götürdüler. Hani nerede bu HDP'nin adaleti, nerede insan hakları? 20 günlük damat kaçırılır mı? İki çocuğumu daha önce bunlar kaçırıp götürdüler bu üçüncüsü. Her yıl birini götürüyorlar. 16-17 yaşına geldiler mi kaçırıyorlar."
"OĞLUM GELENE KADAR EVİM BURASI"
Daha önce de bir yıl arayla iki oğlunun kaçırılarak dağa götürüldüğünü dile getiren Akar, elindeki tek oğlunun kaçırılmasına yüreğinin dayanmadığını söyledi.
Oğlunun telefonla aranarak partiye çağrıldıktan sonra kendisinden haber alamadıklarını vurgulayan anne Akar, "Ferhat ve Salih'imi kaçırdılar elimde bu damat olan oğlum kalmıştı. Hani nerede insan hakları. Getirin o insan haklarını. Kimse gelip bizimle konuşmuyor, kapıyı kapatmaya çalışıyorlar, izin vermiyorum. Benim oğlum gelene kadar buradayım. Oğlum gelene kadar evim burası. Her gün oğlumu telefonla arayıp çağırıyorlardı. En son telefonu aldık ondan arayan kişi 'İl başkanlığındayım gel.' dedi. Daha sonra oğlum çıkıp buraya geldi ve artık haber alamıyoruz. Oğlum gelene kadar buradayım ya getirecekler oğlumu ya da ben buradan gitmiyorum. Burada gelip bana hakaret ediyorlar, 'Oğlun hırsızların arasındadır.' diye hakaret ediyorlar oysa oğlumu buraya çağırıp kaçırdılar." şeklinde konuştu.
"ZENGİNLER ARKADA DURUYORLAR FAKİRLERİ GÖTÜRÜYORLAR"
Yengesine destek vermek amacıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önüne gelen hala Süreyya Aslan da yeğeni getirilene kadar yengesine destek vereceğini söyledi.
Yeğeninin düğünü için gün saydıklarını vurgulayan hala Aslan, şunları kaydetti:
"Yengeme destek olmak için buradayım. Yeğenim ortadan kayboldu, buraya götürmüşler. Duyar duymaz da buraya geldim. Burada bekleyeceğiz. Bir yeğenimi kaybettim, diğerini kaybetmek istemiyorum. Kim canlı oğlunu kaybetmek ister ki biz isteyelim. Yeğenim nişanlıdır, düğününe az kaldı. Bizler düğün gününü beklerken, o heyecanla beklerken bir anda ortadan kayboldu. Biz oğlumuzu istiyoruz, gelene kadar burada bekleyeceğiz. Oğlumuzu HDP'den istiyoruz. Madem ki amacı buysa insan gibi gönüllü olanları götürsünler niye zorla götürüyorlar, fakirleri götürüyorlar. Zenginler fakirleri kullanıyorlar, zenginler arkada duruyorlar fakirleri götürüyorlar."