Demir, 1 Nisan Pazar günü yapılacak Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) öncesinde sınavın uygulanmasına ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
YGS'ye 1 milyon 860 bin 515 kişinin başvuruda bulunduğunu, bunlardan 1 milyon 837 bin 741 adayın ise sınav salonlarına atamasının yapıldığını ve YGS'ye gireceklerini bildiren Demir, “Bu sınav, gençlerimizin Türkiye'nin en başarılı cerrahı, Avrupa Birliği sürecinde ülkemizi en önde temsil eden bir bürokrat, dünya finans piyasalarında gündemi belirleyen bir bankacı ya da dünyanın en büyük firmalarında çalışabilecek nitelikte bir mühendis olma planlarını gerçekleştirmelerini sağlayacak en belirleyici sınavlardan birisi” diye konuştu.
Bu sınavın en adil biçimde, birlikte yarışan ve benzer planları olan gençler arasında eşit şartlarda gerçekleştirilmesi için gerekli olan tüm sınav güvenlik tedbirlerinin ÖSYM tarafından alındığını ifade eden Demir, “Bu sınava hazırlanan gençlerimizin vermiş oldukları emeği biliyor ve takdir ediyoruz. Büyük fedakarlıklarla ortaya koydukları emeklerinin karşılığını mutlaka alacaklar” dedi.
“
Sınava en sakin biçimde katılmalarını tavsiye ediyoruz”
Geçen hafta adayların sınava giriş belgelerini internetten almaya başladığını anımsatan Demir, bugün itibarıyla, adayların hangi sınav binasında sınava gireceği bilgisinin sınava giriş belgelerinde mevcut olduğunu belirtti.
“Sınav Giriş Belgesi yanında olmayan hiç bir aday sınava alınmayacak” diyen Demir, bugünden itibaren adayların çalışma tempolarını 1 Nisan Pazar gününe yönelik olarak planlayıp, sınava en sakin biçimde katılmalarını tavsiye ettiklerini vurguladı.
Adayların, sınav gününden önce, sınava girecekleri binaya gitmelerini ve uygunsa sınava girecekleri salonu görmelerini isteyen Demir, “Özellikle büyükşehirlerde yaşayan adayların, sınav sabahı evlerinden sınavın yapılacağı binaya nasıl erişeceklerini iyi planlamaları ve sınav başlama saatinden en az 1 saat önce sınav binasında olacak şekilde, olası
trafik kalabalığını da düşünerek, seyahatlerini planlamaları gerekiyor” diye konuştu.
“Sınav sabahı, adayların her zamanki olağan kahvaltılarını yapıp, daha sonra en rahat ve en sade giysileri ile yanlarına sınava giriş belgeleri ve özel kimlik belgelerini alarak sınav binasına gitmelerini tavsiye ediyoruz” diyen Demir, özel kimlik belgesi olarak sadece fotoğraflı ve üzerinde TC Kimlik Numarası bulunan nüfus cüzdanı ya da süresi geçerli pasaportun kabul edildiğinin altını çizdi.
“Özel kimlik belgesi de şart”
Özel kimlik belgesi olmadan da hiç bir adayın sınava giremeyeceğini vurgulayan Demir, sınav binasına getirilmesi yasak eşyaları adayların yanında bulundurmaması gerektiğine işaret etti.
Demir, “Özellikle cep telefonu, bluetooth cihazları, metal içerikli nesneler, kılavuzda ve sınav güvenlik tedbirleri içinde yer alan eşyaların sınava getirilmemesi gerekiyor” dedi.
Sınavda adayların ihtiyacı olan kalem, silgi, peçete ve şekerleme ihtiyaçlarının ÖSYM tarafından temin edildiğini ifade eden Demir, her sınav salonuna duvar saati yerleştirildiğini de söyledi.
Demir, “Dolayısıyla adayların sadece sınava giriş belgeleri ve özel kimlik belgeleri dışında sınav esnasında ihtiyaç duyacakları hiçbir nesne yoktur. Ancak adaylar eğer ihtiyaç hissederlerse plastik şeffaf şişe içerisinde sınava su getirebilirler” diye konuştu.
“Huzur içinde sınava girmelerini bekliyoruz'
Sınavın saat 10.00'da başlayacağını belirten Demir, “Adayların, sınav sabahı her türlü endişe ve kaygıdan uzak, sadece sınava odaklanmış biçimde sınav binasındaki görevlilerin ve emniyet görevlilerinin uyarılarına uyarak, huzur içinde sınav salonuna girmelerini bekliyoruz” dedi.
Sınav adaletinin en temel unsuru olarak, her adaya farklı soru kitapçığını gördüklerini belirten Demir, bu nedenle sınav günü adaylara rastgele dağıtılacak her adaya farklı soru kitapçığının numarasının aday tarafından cevap kağıdı üzerine doğru kodlanması çok büyük önem arz etmektedir. Doğru kodladıklarını da sınav görevlilerine onaylatmalarının da gerekli olduğunu hatırlatmak istiyorum” diye konuştu.
Sınavda, her birinde 40'ar soru olan Türkçe, Temel Matematik, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler testlerinin yer alacağını ve bu sorular için toplam 160 dakika süre verileceğini kaydetti.
Demir, “Adaylar, soruları sakin bir biçimde okuyup, sadece bilgilerinin ışığı altında cevap seçeneklerini işaretlemelerini, sınav sonunda da cevap kağıtlarını ve soru kitapçıklarını mutlaka sınav görevlilerine teslim etmelerini bekliyoruz” dedi.
“Müsterih olun”
Sınava girecek çocukların anne ve babalarına da önerilerde bulunan Demir, bu sınavın adaylar kadar onların yakınlarını, anne ve babalarını da ilgilendirdiğini ifade etti.
Demir, şunları söyledi:
“Anne ve babalara şunları söylemek isterim, büyük emek ve fedakarlıklarla yetiştirdiğiniz çocuğunuz 1 Nisan Pazar günü kendisi ve sizler için büyük öneme sahip bir sınava girecek. Bu sınav öncelikle, çocuğunuzun ve sizlerin yaşam biçimini derinden etkileyecek. Bu nedenle çocuğunuzun en sakin, huzurlu bir şekilde bu sınava gitmelerini ve sadece bilgileri doğrultusunda soruları cevaplamalarını öneriyoruz. Ailelerin de buna destek vermelerini istiyoruz.
Ailelerin şundan emin olmasını istiyoruz ki ÖSYM, Türkiye'nin geleceğini belirleyecek olan bu sınavın adil, güvenli ve huzurlu bir biçimde gerçekleşmesi için her türlü eylemi planladı ve uygulamaya koydu. Dolayısıyla çocuğunuzun emeği asla zayi olmayacaktır. Bundan bütün ailelerin müsterih olmasını istiyoruz.”
Geçen seneye göre başvurular arttı
“Geçen seneye göre değerlendirdiğimizde sınava başvuru sayılarında bir değişiklik var mı?” sorusu üzerine Demir, “Geçen sene 1 milyon 650 bin aday YGS'ye girmişti. Bu sene 1 milyon 837 bin aday YGS'ye girecek. Aradaki bu farkın biz özellikle katsayı eşitliği sağlanmasından dolayı geçmiş dönemde bekleyen adayların da sınava girmesi nedeniyle olduğunu düşünüyoruz” dedi.
“Sınavdaki güvenlik tedbirlerinde bir değişiklik olup olmadığı” sorusuna Demir, geçen sene uygulanan sınav güvenlik tedbirlerinin bu yıl de geçerli olduğunu söyleyerek yanıtladı.
Demir, “Ancak şunu görüyoruz. 2011'in tüm sınavlarında veya 2012'nin başlangıcında uyguladığımız sınavlarından dolayı kamuoyunda bir alışkanlık, adaylarımızda bir alışkanlık söz konusu. Dolayısıyla adaylarımızın da bu sınav güvenlik tedbirlerine uyar biçimde sınava gelmelerini bekliyoruz. Yaşadığımız sınavlarda da bunun gerçekleştiğini gördük” diye konuştu.
YGS için “eğitim filmleri”
ÖSYM, YGS'nin uygulanmasına yönelik bilgilendirme amaçlı eğitim filmleri hazırladı. Konuya ilişkin bilgi aktaran Demir, şöyle konuştu:
“Özellikle her adaya soru kitapçığının önemli unsuru olan soru kitapçık numarasının cevap kağıdı üzerine doğru kodlanmasını adaylara tekrar hatırlatmak ve adayların sınav girişinde neler yaşayacaklarını hatırlatmak amacıyla dört farklı kısa
film yaptık. Bu filmlerde adayları bilinçlendirmek ve onların sınava daha sakin bir biçimde girmelerini sağlamayı hedefliyoruz. Bu yaptığımız filmlerin kamu spotu olarak yayınlanması için RTÜK'e başvurduk. RTÜK bunu bir kamu spotu olarak değerlendirdi ve televizyonlara yayınlaması için tavsiyede bulundu.
Şunu çok iyi biliyoruz, adaylar geleceğini şekillendirmek için bu sınavlara giriyor, büyük gayretler sarf ediyorlar. Bu emeği biliyoruz ve bu emeğin asla zayi olmayacağını, bu emeğin kesin, sağlam emanetçisi olduğumuzu vurgulamak adına 'Emeğiniz emanetimizdir' sloganı geliştirdik. Bu bizim, ÖSYM olarak birinci önceliğimizdir ve hiçbir adayımızın hakkının eksik olmamasını garanti ediyoruz.”
“Bu yıl süreyi azaltmayı hedefliyoruz”
“Sınava az bir süre kala adaylar çalışmaya devam etmeli mi? Adaylar bu haftayı nasıl geçirmelidir?” sorusuna karşılık Demir, “İster istemez adaylar son birkaç günü değerlendirmek isterler. Ancak benim özellikle tavsiyem cumartesi günü kesinlikle ders çalışmasınlar. Bugünü rahat bir ortamda, özellikle aileleriyle, arkadaşlarıyla, yakınlarıyla açık havada ve sınavı düşünmeden bir gün geçirmelerini tavsiye ediyorum. Bu sayede sınava daha rahat, daha huzur içerisinde gireceklerini düşünüyorum” dedi.
“Sınavda çıkacak soruların zorluk derecelerinin nasıl olacağına” ilişkin bir soru soru üzerine Demir, üniversite girişteki iki aşamalı sistem 2010'da ilk defa uygulandı. Bu sene üçüncü defa uygulanıyor. Sorular her üç yılda da aynı zorluk derecesinde düzenlendi. Dolayısıyla 2010, 2011 ve 2012 sınavları yaklaşık aynı zorluk seviyesinde olacaktır. Zor ya da kolay demek mümkün değil, aynı seviyede olduğunu söyleyebilirim” diye konuştu.
ÖSYM Başkanı Demir, “Sınav sonuçları ne zaman açıklanır?” sorusunu, “Hedefimiz en kısa sürede sınav evrakını toplamak, cevap kağıtlarını optik okuyucudan geçirmek, değerlendirmesini yapmak ve kamuoyuna duyurmak. Bu geçtiğimiz yıl yaklaşık 20 gün kadar sürdü. Bu yıl elimizden geldiği kadar bu süreyi azaltmayı hedefliyoruz” diyerek yanıtladı.
“Renkli kalemlere sınava girme talepleri var”
Demir, “Siz de veli olarak üniversiteye hazırlık sürecinde heyecanlar yaşamışsınızdır. Çocuklarınıza nasıl telkinlerde bulundunuz?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Neticede evladımız, sınav öncesinde evladımız, sınav sonrasında da evladımız. Nasıl bir sonuç alırsa alsın yine bizim çocuğumuzdur, yine de bizim en değerli varlığımızdır. Ben bütün ailelerin de böyle düşündüklerini düşünüyorum. Her ne kadar bu sınav çocuğumuzun geleceğini şekillendiren bir sınav olsa da bizim çocuğumuzu değiştirmeyecek. Sonuç ne olursa olsun, biz onu yine de seveceğiz. Dolayısıyla artık yapılacak olanlar yapılmıştır bugüne kadar. Bundan sonra daha rahat bir ortamda, sınav gününe kadar, daha rahat bir biçimde devam etmelerini ve sınav sonucunu da memnuniyetle kabul etmelerini tavsiye ediyorum.”
“Sınav öncesinde adayların değişik talepleri oluyor mu?” sorusunu Demir, “Sınavda bizim vermeyi tercih ettiğimiz kalemdir, peçetedir, silgidir. Bunun bir gerekçesi var, özellikle sınav güvenliğine ilişkin bir gerekçesi var. Adayların kendi kalemleriyle özellikle uçlu kalemlerle sınava girme, renkli kalemlerle sınava girme talepleri var. Zaman içerisinde biz bunları da değerlendiriyoruz. Eğer sınav güvenliğini zedelemeyecek boyutta olanları varsa bunları yönetim kurulunda değerlendirip, bunların da kullanılması için biz de temin edebiliriz, adayların getirmelerini de müsaade edebiliriz. Ancak şu gün itibarıyla özellikle sınav güvenliğini düşündüğümüzde bizim verdiğimiz kalem ve silgilerle sınava girmelerini güvenlik bakımından daha gerekli olduğunu düşünüyoruz.”
“Helikopterler hazır bekleyecek”
Sınav evraklarının yetişmemesi durumunu da göz önüne alarak, önlem aldıklarını belirten Demir, Ankara, İstanbul, İzmir ve Erzurum'da özel helikopterlerin ayarlandığını söyledi.
Sınav evrakının yetişmemesi durumunda helikopterlerin devreye girerek, anında müdahale ederek, adayların mağdur edilmemesinin sağlanacağını kaydeden Demir, bunun tedbir amaçlı olduğunu belirtti.
Sınav uygulamalarına ilişkin adayların ÖSYM'nin yaptığı açıklamalar ve kılavuzda yer alan bilgiler dışında herhangi bir bilgiye güvenmemeleri gerektiğini belirten Demir, sınava girecek adaylara başarılar diledi.
Sınava ilişkin sayısal bilgiler
YGS, Türkiye'de tüm il ve bazı ilçe merkezleri ile KKTC'nin başkenti Lefkoşa'da, 160 sınav merkezinde gerçekleştirilecek.
Sınav, 98 bin 693 salonda, 251 bin 789 görevlinin katılımıyla gerçekleşecek. Görevlilerin 13 bin 353'ü emniyet görevlilerinden oluşuyor.
Sınav merkezleri dışında 103 cezaevinde de sınav gerçekleşecek, buradaki sınavlara toplam 2 bin 822 aday katılacak.
Liseden mezun olacak durumda olan ve YGS'ye başvuran aday sayısı 773 bin 758 olarak belirlendi.
YGS'ye başvuran adayların çoğunluğunu erkekler oluşturuyor. Sınava 1 milyon 15 bin 415 erkek, 845 bin 100 kız aday başvurdu.