ÖSS’den önce ‘kaygı’yı yenin

Güncelleme Tarihi:

ÖSS’den önce ‘kaygı’yı yenin
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2004 22:46

Bu yıl, geçen yıla oranla yüzde 18.8 oranında daha fazla kişinin katılacağı ÖSS'ye, psikolojik olarak da hazırlıklı olmak gerekiyor. Öğrencilerin, özellikle sınav tarihi yaklaştıkça artan kaygı düzeylerini kontrol altında tutmaları, sınava ilişkin yaklaşımlarını daha akılcı değerlendirmeleri gerekiyor.

Bu yıl 20 Haziran'da yapılacak olan Öğrenci Seçme Sınavı'nda (ÖSS) bir milyon 786 bin 828 öğrenci ter dökecek. Geçen yıla oranla yüzde 18.8 oranında daha fazla kişinin katılacağı ÖSS'den önce, öğrencilerin sınav kaygısını yenmeleri gerekiyor.

Fen Bilimleri Merkezi Dershanesi Koordinatör Rehber Öğretmeni Cihan Yeşilyurt sınav kaygısının, bir sınav öncesinde, sırasında ya da sonrasında duyulan endişe ve rahatsızlık olduğunu belirterek, ‘‘Zamanı iyi kullanamama ve kötü çalışma alışkanlıklarından kaynaklanabilir‘‘ diyor.

Kaygının, kişinin duygusal ya da düşünsel baskı altında olduğu zamanlarda ortaya çıkan bir tepki olduğunu söyleyen Yeşilyurt, hiçbir zaman korku ile karıştırılmaması gerektiğini vurguluyor. Kaygıda fiziksel varlığa yönelik bir tehlikenin olmadığını vurgulayarak, kaygıya neden olabilecek etkenleri şöyle sıralayor:

‘‘Zamanı iyi kullanamama, kötü çalışma alışkanlıkları, mükemmelliyetçi yaklaşım, görev ve sorumlulukları erteleme, başarısız olma ve başarısız olarak değerlendirilme korkusu, uyku, beslenme gibi fizyolojik gereksinimleri yeterince karşılamamak, felaket yorumları içeren düşünceler.‘‘

Yeşilyurt, kaygının fiziksel belirtilerinin, nedensiz olarak ağlama isteği veya kolayca ağlama eğilimi, açlığa rağmen tokluk hissi, iştahsızlık, bir sorunla karşılaştığında tatlı yeme isteği, hızlı nefes alıp verme veya nefes darlığı, gerginlik, mide şikayetleri, baş ağırısı, kabus görme, uykusuzluk ve konsantrasyon bozuklukları olabileceğini söylüyor.

Kaygının psikolojik belirtilerini ise endişe, huzursuzluk, Öfke, kızgınlık, korku, umutsuzluk, hayal kırıklığı, mutsuzluk ve tedirginlik olarak sıralayan Yeşilyurt, hayattan sıkılmanın da belirtiler arasında yer alabileceğini vurguluyor.

KAYGI, BECERİLERİ AZALTIYOR

Yeşilyurt, 'yapamayacağım, başarısız olacağım, kötü not alacağım, rezil olacağım' gibi inanç ve düşünceler ile unutkanlık, sınav sorularını okuyup anlamada ve düşünceleri organize etmede güçlük çekmenin, kaygının zihinsel belirtileri olduğunu söylüyor.

Kaygının davranışsal belirtilerinin ders çalışmayı bırakma, sınavı yarıda bırakma, ders çalışmayı erteleme ve sınava girmeme olarak ortaya çıkabileceğini belirterek, sınav kaygısının etkilerini şöyle sıralıyor:

‘‘Öğrenilen bilgiler transfer edilemez. Okuduğunu anlama ve düşünceleri organize etmede zorluk yaşanır. Dikkatte bir daralma ve azalma olur. Zihinsel beceriler zayıflar, bilgilerin hatırlanması engellenir. Enerji tükenir ve israf edilmiş olur. Fiziksel rahatsızlıkların ortaya çıkmasına neden olur. Öğrenci, sınavı bilgi değerlendirmesi olarak değil de kişilik değerlendirmesi olarak görebilir. Önceki başarısızlıklardan dolayı yeni denemelerde de başarısız olacağı düşüncesine kapılabilir. Başarısızlığı bir facia, mahvoluş, her şeyin sonu olarak görerek, sınavı kazanamama durumunda nasıl üzüleceğini düşünebilir.’’

KAYGI YENME TAKVİMİ

Sınava bir hafta kala

-Uyku ve yemek düzeninize özen gösterin. Her gece aynı saatte uyumaya, sabahları da aynı saatte kalkmaya çalışın. Dengeli beslenin. Sağlığınıza dikkat edin.

-Yeni bilgi öğrenmek yerine bildiğiniz konuları tekrarlamaya çalışın.

-Günlerinizi mümkün olduğunca sakin geçirmeye çalışın. Çevrenizdeki insanlarla iyi geçinin.

-ÖSS denemeleri yapabilirsiniz. Yapacağınız bu denemeler zamanınızı iyi kullanmanıza yardımcı olacak ve sizi gerçek sınava hazırlayacaktır.

Bir gün önce

-Sınavla ilgili tüm gereçlerinizi hazırlayın. Yanınıza alacaklarınızı unutacağınız endişesi, sizi telaşlandırabilir.

-Sınavdan bir gün önce ders çalışmayı bırakmanızı öneriyoruz. Kimi öğrenciler sınav sabahı bile ders çalışmaktadır. Oysa bu, bireyde kaygıya ve paniğe yol açar.

-Gününüzü sakin bir ortamda geçirmeye çalışın. Ormanda ya da deniz kıyısında yapacağınız bir yürüyüş sizi rahatlatacaktır.

-Son hafta geceleri kaçta yattıysanız, aynı saatte yatın. Erkenden yatarak kendinizi 'Bir an önce uyumalıyım' gerilimine sokmayın.

Sınav günü ve sınavda

-İyi bir kahvaltı, dikkatinizin dağılmasını önler.

-Özellikle büyük şehirlerde trafik problemi yaşandığı için, evinizden erken çıkmaya çalışın.

-Sınava gireceğiniz salon sıcak ya da serin olabilir. Rahat edebileceğiniz giysiler giymeye özen gösterin.

-Verilecek yanıt kağıdındaki bilgileri kontrol edip, doldurulması gereken bölümleri (soyadı, ad, adres, kitapçık türü, imza) doldurun.

-Yanınızda mutlaka bir saat bulundurun.

-Soruları yanıtlamaya, en iyi bildiğiniz bölümden başlayın.

-Bazı paragraf soruları çok uzun olabilir. Zor diye düşündüğünüz bir soru, diğerlerine göre daha kolay çözülebilir. Kesinlikle 'Bu soru çok uzun, yapmayayım' diye soruları okumamazlık etmeyin.

-Yanıt kağıdında sileceğiniz yeri, kağıdı zedelemeden ve tam olarak silin. Silgi kırıntılarını kağıdın üzerinden atın.

-Soruları çok iyi okumaya çalışın. Sorunun doğru yanıtını bulsanız bile, diğer yanıtları da gözden geçirin.

-Dikkatinizi yalnızca okuduğunuz soru üzerinde yoğunlaştırın. 61'inci soruyu yanıtlarken aklınız 62'nci soruda olmasın.

-Sorularla inatlaşmayın, yapamadığınız sorunun yanına işaret koyup diğer soruya geçin.

-'Tüm soruları yanıtlamak zorundayım' diye koşullanmayın. Bu, sizi gerilime iter.

-Yapamadığınız soruları, testin tümünü bitirdikten sonra yanıtlamaya çalışın.

-Dikkatinizin sınav boyunca dağılmaması mümkün değil. Dikkatinizin dağıldığını hissettiğiniz anda kaleminizi bırakın, gözlerinizi kapatın ve derin nefes alıp rahatlayın.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!