Güncelleme Tarihi:
Yeşilyaprak, yaptığı yazılı açıklamada, Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme Sınavı (OKS) ile Öğrenci Seçme Sınavı'nda (ÖSS) barajı aşarak tercih yapmaya hazırlanan adaylara, önerilerde bulundu.
Genellikle birçok dershanenin tercih yapma işini teknik bir sıralama olarak ele alıp, reklam kaygısıyla en yüksek puan ile girebileceği alternatifleri gençlere empoze ettiklerini kaydeden Yeşilyaprak, adaylara şunları önerdi:
“Amacınız tercih yaparken en yüksek puan ile öğrenci alan üniversiteye girmek değil, gerçekten kendinizi geliştirebileceğiniz en uygun ortamı seçmek olmalıdır. Kendi yetenek, ilgi ve beklentilerinizi iyi değerlendiriniz. Özelliklerinizi ve koşullarınızı dikkate alınız. Yaşamda gerçekten potansiyelinizi nerede, nasıl değerlendireceğinize karar veriniz. Unutmayın ki eğitim göreceğiniz alan, sizi yöneldiğiniz mesleğe hazırlayacaktır ve meslek, yaşam biçiminizi belirleyen bir tercihtir.”
Tercih yaparken bireyin özellikleri ve koşulları dikkate alınmadığı için pek çok gencin kendini, düşünmediği bir alanda bulduğunu ifade eden Yeşilyaprak, şunları kaydetti:
“Ne yazık ki üniversitelerde, girdiği alandan, okuduğu fakülteden memnun olamayan, uyum sağlayamayan öğrenci oranları yüzde 85'lere varabiliyor. Bu nedenle, gençler, 'puanım ziyan olmasın', 'açıkta kalmayayım' gibi, daha çok dershane, okul, aile ve çevrenin yaratığı baskıyla oluşan kaygılara düşmeden kendilerine uygun tercih yapmaya çalışmalıdır. Bu konuda gençler, okulların rehberlik servislerinde Psikolojik Danışma ve Rehberlik alanında eğitim görmüş rehber öğretmenlerden yardım alabilirler.
Aileler, çocuklarının çok yüksek puan ile öğrenci kabul eden bölümlere girmesiyle övünmek yerine, kendi istediği yeri seçmelerine destek vermeliler. Unutulmamalıdır ki en önemli şey, kendi sorumluluğunu alabilen, sağlıklı düşünebilen, uyumlu bir gençliktir.”