Osmanlı filmi için Leonardo DiCaprio'nun kapısını çalındı
Güncelleme Tarihi:
ANKARA (A.A) - Burcu Bilgin
Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2012 14:59
İrlanda'da 1845 yılında yaşanan büyük kıtlık sonrası Sultan Abdülmecid'in bu ülkeye yardım elini uzatmasını konu alan “Famine” isimli filmin Türk yapımcıları, proje için iki ünlü Hollywood aktörü Leonardo DiCaprio ile Colin Farrell'a teklif götürdü.
Burcu Bilgin / A.A.
Çekimlerinin İrlanda'nın liman kasabası Drogheda ile Türkiye'de yapılması düşünülürken, filmde İrlandalı tanınmış yönetmen Mark Mahon'ın kamera arkasına geçmesi için görüşmeler devam ediyor.
1845 yılında Amerika kıtasından bulaşan bir tür zehirli mantarın İrlanda'da o dönemde baş besin kaynağı İrlanda patatesini büyük oranda zayi etmesi nedeniyle 6 yıl süreyle yaşanan kıtlığın hikayesini işleyen film, Türkiye ve İrlanda'da çekilecek.
Film için Leonardo DiCaprio ve Colin Farrell'ın aralarında bulunduğu bazı Hollywood oyuncularına da teklif götürülürken, çekimlerin bir kısmının da İrlanda'nın doğu kıyısında bulunan sahil kasabası Drogheda'da yapılması planlanıyor. Türk denizci Fatih ile İrlandalı Mary'nin aşk öyküsü eşliğinde İrlanda'daki kıtlık yıllarının işleneceği filmde olaylar şöyle gelişiyor:
“İrlandalı Mary'nin yaşamdaki tek arzusu sevilmek ve anlaşılmaktır. Ancak sadece kendi isteklerini dinleyen ve buna engel olacak her şeyi ezip yok eden James ile yolu kesişir. Bu kader birliğinden bir kurtuluş yolu da görememektedir. İrlanda kıtlığı başladığı zaman her şey bir anda değişir. Bu yıkıcı sorunu duyan Osmanlı İmparatoru Sultan Abdülmecid, krizin aşılması için İrlanda'ya bir heyet gönderir. Mary, bu ziyarette denizci Fatih ile tanışır ve gerçek aşkı bulur. İrlanda'ya gönderilen gemilerin dönüşünde Mary'yi ülkesine götürüp ömür boyu mutlu yaşamak isteyen Fatih'in önündeki en büyük engel de James'tir. Amacı geminin bombalanması olan James, iki sevgiliyi ayırmaya kararlıdır.”
“Filmde aşk, kıskançlık ve cinayet var”
“Famine” filminin senaristi ve proje müdürü Ömer Sarıkaya, film projesiyle ilgili bilgi verdi.
İrlandalı yönetmen Mark Mahon'ın hikayeye büyük ilgi gösterdiğini dile getiren Sarıkaya, “Mahon, projenin çok ilginç olduğunu ifade etti. Hikayeden çok heyecanlandı. 'Titanic' filminin öyküsünden daha ilginç bulduğunu söyledi” sözleriyle Mahon ile projeye ilişkin yaptıkları görüşmeyi aktardı.
Film için incelemelerde bulunmak ve yönetmen Mahon ile görüşmek için için İrlanda'ya gittiğini ifade eden Sarıkaya, yönetmeni Türkiye'ye davet ettiğini kaydetti. Yapımın Osmanlı'nın yardımseverliğini anlatan bir tarih filmi olmasının yanı sıra aşk, aldatma, kıskançlık, cinayet gibi temaları da işlediğini dile getiren Sarıkaya, filmin öyküsünün tamamlandığını ve sahnelerin çekimlerinin detaylandırıldığını belirtti.
Yönetmen Mahon'ın projede rol almasını düşündükleri Leonardo DiCaprio ve Colin Farrell ile bağlantıya geçtiğini ve yönetmenin oyuncuların projeye sıcak baktıklarını aktardığını dile getiren Ömer Sarıkaya, “Filmdeki Fatih karakteri için DiCaprio'yu, Patrik karakteri için ise İrlanda asıllı bir oyuncu olan Colin Farrell'ı düşünüyoruz. Kendileri projeye olumlu bakıyor. Ancak henüz sözleşme imzalanmadı” dedi.
Filmdeki oyuncuların yarısının Türk, yarısının yabancı olmasını planladıklarını belirten Sarıkaya, “Sultan Abdülmecid rolünü Kenan İmirzalıoğlu'nun canlandırmasını arzu ediyoruz. Ayrıca bu film, Türk-İrlanda ortak yapımı olacaktır. Denizci Fatih'in büyük aşkı Mary rolünü ise İrlandalı oyuncu Saoirse Ronan'ın canlandırması düşünülüyor” diye konuştu.
Sarıkaya, projenin detaylandırılmasının ve kadrosunun tamamlanmasının ardından ağustos ayında çekimlere başlanmasını hedeflediklerini kaydetti.
“Cömertçe yapılan bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz”
1845 yılında Amerika kıtasından bulaşan bir tür zehirli mikroskobik mantar İrlanda patatesini büyük oranda zayi ederken, İrlanda'nın o dönemde en temel gıda maddesinin patates olması nedeniyle kıtlık 1 milyon kadar kişinin canını aldı. Bu sırada 2 milyon kişi de ülkesini terk ederek göç yollarına düşerken, salgın öncesi 8 milyon olan İrlanda nüfusu 5 milyona düştü.
Tarihe “Büyük Kıtlık” veya “Patates Kıtlığı” olarak geçen olay 1851 yılına kadar sürerken, 1847 yılında İrlanda'ya bir yardım eli uzandı. Durum Sultan Abdülmecid'e intikal edince yardım amacıyla İrlanda'ya 1000 sterlin ve 5 gemi tahıl gönderildi. İngilizler tarafından Dublin Limanı'na sokulmayan erzak dolu yardım gemileri, yüklerini Drogheda Limanı'na boşalttı.
Sultan Abdülmecid'in bu yardımseverliği üzerine İrlanda asilzadeleri ve şehir sakinleri, bir mektup yazarak padişaha teşekkür etti. Aslı halen Topkapı Sarayı Müzesi'nde bulunan bu mektup şöyle:
“Aşağıda imzaları bulunan biz İrlanda Asilzadeleri, beyefendileri ve sakinleri, majesteleri tarafından acı çeken kederli İrlanda halkına gösterilen cömert hayırseverlik ve alakaya en derin minnetlerimizi saygıyla takdim eder ve onlar adına majesteleri tarafından İrlanda halkının ihtiyaçlarını karşılamak ve acısını dindirmek üzere cömertçe yapılan 1000 sterlinlik bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz.”
1845 yılında Amerika kıtasından bulaşan bir tür zehirli mantarın İrlanda'da o dönemde baş besin kaynağı İrlanda patatesini büyük oranda zayi etmesi nedeniyle 6 yıl süreyle yaşanan kıtlığın hikayesini işleyen film, Türkiye ve İrlanda'da çekilecek.
Film için Leonardo DiCaprio ve Colin Farrell'ın aralarında bulunduğu bazı Hollywood oyuncularına da teklif götürülürken, çekimlerin bir kısmının da İrlanda'nın doğu kıyısında bulunan sahil kasabası Drogheda'da yapılması planlanıyor. Türk denizci Fatih ile İrlandalı Mary'nin aşk öyküsü eşliğinde İrlanda'daki kıtlık yıllarının işleneceği filmde olaylar şöyle gelişiyor:
“İrlandalı Mary'nin yaşamdaki tek arzusu sevilmek ve anlaşılmaktır. Ancak sadece kendi isteklerini dinleyen ve buna engel olacak her şeyi ezip yok eden James ile yolu kesişir. Bu kader birliğinden bir kurtuluş yolu da görememektedir. İrlanda kıtlığı başladığı zaman her şey bir anda değişir. Bu yıkıcı sorunu duyan Osmanlı İmparatoru Sultan Abdülmecid, krizin aşılması için İrlanda'ya bir heyet gönderir. Mary, bu ziyarette denizci Fatih ile tanışır ve gerçek aşkı bulur. İrlanda'ya gönderilen gemilerin dönüşünde Mary'yi ülkesine götürüp ömür boyu mutlu yaşamak isteyen Fatih'in önündeki en büyük engel de James'tir. Amacı geminin bombalanması olan James, iki sevgiliyi ayırmaya kararlıdır.”
“Filmde aşk, kıskançlık ve cinayet var”
“Famine” filminin senaristi ve proje müdürü Ömer Sarıkaya, film projesiyle ilgili bilgi verdi.
İrlandalı yönetmen Mark Mahon'ın hikayeye büyük ilgi gösterdiğini dile getiren Sarıkaya, “Mahon, projenin çok ilginç olduğunu ifade etti. Hikayeden çok heyecanlandı. 'Titanic' filminin öyküsünden daha ilginç bulduğunu söyledi” sözleriyle Mahon ile projeye ilişkin yaptıkları görüşmeyi aktardı.
Film için incelemelerde bulunmak ve yönetmen Mahon ile görüşmek için için İrlanda'ya gittiğini ifade eden Sarıkaya, yönetmeni Türkiye'ye davet ettiğini kaydetti. Yapımın Osmanlı'nın yardımseverliğini anlatan bir tarih filmi olmasının yanı sıra aşk, aldatma, kıskançlık, cinayet gibi temaları da işlediğini dile getiren Sarıkaya, filmin öyküsünün tamamlandığını ve sahnelerin çekimlerinin detaylandırıldığını belirtti.
Yönetmen Mahon'ın projede rol almasını düşündükleri Leonardo DiCaprio ve Colin Farrell ile bağlantıya geçtiğini ve yönetmenin oyuncuların projeye sıcak baktıklarını aktardığını dile getiren Ömer Sarıkaya, “Filmdeki Fatih karakteri için DiCaprio'yu, Patrik karakteri için ise İrlanda asıllı bir oyuncu olan Colin Farrell'ı düşünüyoruz. Kendileri projeye olumlu bakıyor. Ancak henüz sözleşme imzalanmadı” dedi.
Filmdeki oyuncuların yarısının Türk, yarısının yabancı olmasını planladıklarını belirten Sarıkaya, “Sultan Abdülmecid rolünü Kenan İmirzalıoğlu'nun canlandırmasını arzu ediyoruz. Ayrıca bu film, Türk-İrlanda ortak yapımı olacaktır. Denizci Fatih'in büyük aşkı Mary rolünü ise İrlandalı oyuncu Saoirse Ronan'ın canlandırması düşünülüyor” diye konuştu.
Sarıkaya, projenin detaylandırılmasının ve kadrosunun tamamlanmasının ardından ağustos ayında çekimlere başlanmasını hedeflediklerini kaydetti.
“Cömertçe yapılan bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz”
1845 yılında Amerika kıtasından bulaşan bir tür zehirli mikroskobik mantar İrlanda patatesini büyük oranda zayi ederken, İrlanda'nın o dönemde en temel gıda maddesinin patates olması nedeniyle kıtlık 1 milyon kadar kişinin canını aldı. Bu sırada 2 milyon kişi de ülkesini terk ederek göç yollarına düşerken, salgın öncesi 8 milyon olan İrlanda nüfusu 5 milyona düştü.
Tarihe “Büyük Kıtlık” veya “Patates Kıtlığı” olarak geçen olay 1851 yılına kadar sürerken, 1847 yılında İrlanda'ya bir yardım eli uzandı. Durum Sultan Abdülmecid'e intikal edince yardım amacıyla İrlanda'ya 1000 sterlin ve 5 gemi tahıl gönderildi. İngilizler tarafından Dublin Limanı'na sokulmayan erzak dolu yardım gemileri, yüklerini Drogheda Limanı'na boşalttı.
Sultan Abdülmecid'in bu yardımseverliği üzerine İrlanda asilzadeleri ve şehir sakinleri, bir mektup yazarak padişaha teşekkür etti. Aslı halen Topkapı Sarayı Müzesi'nde bulunan bu mektup şöyle:
“Aşağıda imzaları bulunan biz İrlanda Asilzadeleri, beyefendileri ve sakinleri, majesteleri tarafından acı çeken kederli İrlanda halkına gösterilen cömert hayırseverlik ve alakaya en derin minnetlerimizi saygıyla takdim eder ve onlar adına majesteleri tarafından İrlanda halkının ihtiyaçlarını karşılamak ve acısını dindirmek üzere cömertçe yapılan 1000 sterlinlik bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz.”