Osman GİRİTLİ

Amerikan kábusu

AMERİKAN Güzeli'ni seyrederken Amerikan Rüyası'nın nasıl kabusa dönüştüğünü farkedeceksiniz.

Sam Mendes'in yönettiği Amerikan Güzeli (American Beauty), aile kurumuna sert, inandırıcı bir eleştiri getiriyor.

Göstermelik evlilikler, yaldızı her an dökülebilen mutluluklar, bunalımlı çocuklar, cinsellik dürtülerinin deforme ettiği kişilikler ve en önemlisi tutuculuğun mahvettiği bir genç kuşak.

Kevin Spacey, paraya, disipline dayalı, insani hiç bir duygu taşımayan bir hayata isyan ediyor ve bir gün işinden istifa ediyor.

Orta sınıf Amerikalının itaatla başkaldırı arasında gidip gelen tipini olağanüstü başarıyla oynuyor.

Bu yılki En İyi Erkek Oyuncu Oscarına benim adayım Speacy. Toplumun ve ailenin eziciliğine bir cinsel fantazi desteğiyle başkaldıran baba rolünde gerçekten çok iyi

Annette Bening, İtalyan ipeğinden koltuk kumaşını kocasının aşkından daha önemli gören bir evlilik kuklası.

Tieen-agerların karmaşık, nereye yönlendirileceğine karar veremeyenlerin dünyası.

Elbette sadece bunu bir topluma yapıştırmayalım.

Aileler sadece Amerika'da yok.

Aile kurumunun iki yüzlülüğü, evliliklerin içerden ve daşırdan görünüşü bütün çıplaklığıyla ortaya çıkıyor.

Sadece başkaları için yaşayanların, hayatın değişkenliği ile kuralların acımasızlığını aynı potada eriteceklerini sananların zavallı tablosu.

Tam bir kara mizah örneği. Toplumsal değerler, aile kurumu, hepsi nasibini almış eleştiriden.

Filmdeki bütün tiplemeler inanılmaz derece başarılı. Her oyuncu rolüne tam deyimiyle cuk oturmuş.