Oruç Reis kimdir? Sismik araştırma gemisine ismi verilen Oruç Reis'in hayatıyla ilgili merak edilenler...
Güncelleme Tarihi:
Türkiye Doğu Akdeniz’de Oruç Reis araştırma gemisinin faaliyetlerine ilişkin olarak yeni NAVTEX ilan etti. Türkiye'nin bu hamlesinin ardından Yunanistan ve Rum kesiminde telefon trafiği yaşandı. Sismik araştırma gemisine ismi verilen Oruç Reis'ın hayatı, basında alan haberlerin ardından gündeme geldi. Barbaros Hayreddin Paşa'nın ağabeyi olan Oruç Reis, Osmanlı'ya katılmadan önce Cezayir'i almıştı. Peki, Oruç Reis kimdir? İşte, Oruç Reis'in hayatıyla ilgili bazı bilgiler...
Oruç Reis sismik araştırma gemisinin, yürüteceği alan için 23 Ağustos'a kadar devam edecek yeni Navtex ilan edildi. NAVTEX kapsamında 10-23 Ağustos 2020 tarihleri arasında gerçekleştirilecek faaliyetler için yapılan ilan, Türk Deniz Kuvvetleri Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı tarafından duyuruldu. Geminin ismini taşıyan Oruç Reis, Türk denizcilik tarihinde önemli bir yeri olan Cerbe Adasını almıştı. Osmanlı'da etkin olan denizci Oruç Reis, Şehzade Korkut’un verdiği on sekiz büyük savaş gemisine komutan oldu.
Oruç Reis 1470 veya 1474, Midilli Adası'nda doğdu. 1518, hayatını kaybeden Osmanlı denizci Oruç Reis, Barbaros Hayreddin Paşa'nın ağabeyidir. Babası, Vardari Yâkub Ağa, 1462’de Midilli’nin fethine katılmış ve Bonova köyü kendisine tımar olarak verilmişti. Burada yerleşip evlenen Yâkub Ağa'nın İshak, Oruç, Hızır ve İlyas adını verdiği dört oğlu oldu.
Gençliğinde gemiciliği ve deniz ticaretini çok iyi öğrenen Oruç Reis, cesareti, zekası ve girişimciliği ile kısa zamanda gemi sahibi oldu. Suriye, Mısır, İskenderiye ve Trablusşam’a mal taşıyarak, oradan aldıklarını Anadolu’ya getiriyordu.
Oruç ve İlyas Reisler, bir seferinde Midilli’den Trablusşam’a giderken, Rodos Şövalyeleri'nin büyük savaş gemileriyle karşılaştılar. Çarpışmada İlyas Reis hayatını kaybetti, Oruç Reis esir oldu. Uzun uğraşılardan sonra, buradan kurtuldu. Muhtemelen üç sene esir kalan Oruç Reis, esaretten kurtulduktan sonra, bir süre Memlük Devleti hizmetinde amirallik yaptı.
Memlük emrinde uzun zaman kalmayıp, Şehzade Korkut’un verdiği on sekiz büyük savaş gemisine komutan oldu. Bunlarla, Rodos kıyılarında basılmadık yer bırakmayan Oruç Reis, ânî bir baskın sonucunda gemilerini kaybetti. Leventleriyle birlikte bu baskından kurtulduktan sonra, Şehzâde Korkut’a tekrar başvurdu. Kendisine, biri yirmi dört oturak, ikincisi yirmi iki oturak iki savaş gemisi verildi. Şehzâde Korkut’un elini öpüp, hayır duâsını aldıktan sonra Akdeniz’e açıldı.
Cezayir’de bir devlet kurmaya karar veren Oruç Reis, kısa zamanda bu toprakları ele geçirdi. İspanya Kralı Şarlken, Cezayir’e donanma gönderdiyse de, Oruç Reis’i elde ettiği yerlerden çıkaramadı. Becâye kuşatması sırasında Oruç Reis, sol kolundan ağır yaralandı ve hekimlerin tavsiyesiyle bu kolu dirsekten kesildi. Tek kolla mücadelede de şevk ve azminden hiçbir şey kaybetmeyen Oruç Reis, iyileşince derhal denize açıldı ve pek çok gemi ele geçirdi.
Oruç Reis'in 1518’de hayatını kaybettiğinde, kırk sekiz yaşında olduğu tahmin edilmektedir.