Güncelleme Tarihi:
TBMM Genel Kurulu’ndan dün sabah saatlerinde geçen Torba Yasa’da son dakika önergesiyle sürpriz bir düzenlemeye gidildi, Başbakan gibi Cumhurbaşkanı’na da örtülü ödenek getirildi. Düzenleme, seçim döneminde görev yapmak üzere 3 aylık süre için atanan İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk’ün verdiği önergeyle Torba Yasa’ya 36’ncı madde olarak eklendi.
24. MADDE DEĞİŞTİ
Cumhurbaşkanı bu ödeneği, ‘kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri, devletin milli güvenliği ve yüksek menfaatleri ile devlet itibarının gerekleri, siyasi, sosyal ve kültürel amaçlar ile olağanüstü hizmetlerle ilgili devlet icapları için’ kullanacak. CHP, ‘Saray darbesi’ diye nitelediği düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracak. Önergeyle, örtülü ödeneğin düzenlendiği Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası’nın 24’üncü maddesinde de değişikliğe gidildi. Maddede yer alan ‘hükümet icapları’ ibaresi ‘devlet ve hükümet icapları’, ‘Başbakanlık bütçesine’ ibaresi ‘Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık bütçelerine’, ‘Başbakan’ın ve ailesinin’ ibaresi de ‘Cumhurbaşkanının, Başbakanın ve ailelerinin’ şeklinde değiştirildi. 24’üncü madde şöyleydi: “Örtülü ödenek; kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri, devletin milli güvenliği ve yüksek menfaatleri ile devlet itibarının gerekleri, siyasi, sosyal ve kültürel amaçlar ve olağanüstü hizmetlerle ilgili hükümet icapları için kullanılmak üzere Başbakanlık bütçesine konulan ödenektir. Kanunlarla verilen görevlerin gerektirdiği istihbarat hizmetlerini yürüten diğer kamu idarelerinin bütçelerine de örtülü ödenek konulabilir. Örtülü ödenek, bu amaçlar dışında ve Başbakan’ın ve ailesinin kişisel harcamaları ile siyasi partilerin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlarında kullanılamaz. İlgili yılda bu amaçla tahsis edilen ödenekler toplamı, genel bütçe başlangıç ödenekleri toplamının binde beşini geçemez.”
KENDİSİ BELİRLEYECEK
Cumhurbaşkanı’nın bu ödeneği nasıl kullanacağına ilişkin de düzenlemeye gidildi. Buna göre Cumhurbaşkanı bu ödeneği nerede ve nasıl harcayacağını, sadece kendisinin imzasını taşıyan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle belirleyip uygulayacak. Mevcut yasada ise buna ilişkin, “Başbakanlık ve diğer ilgili idare bütçelerinde yer alan örtülü ödeneklerin kullanılma yeri, giderin kimin tarafından yapılacağı, hesapların tutulma ve kapatılma yöntemi, gideri yapanın değişmesi halinde yeni yetkiliye hangi belgelerin aktarılacağı Başbakan tarafından belirlenir. Örtülü ödeneklere ilişkin giderler Başbakan, Maliye Bakanı ve ilgili bakan tarafından imzalanan kararname esaslarına göre gerçekleştirilir ve ödenir” hükmü yer alıyor.
DENETİMİ DIŞI
Anayasanın 107’nci maddesine göre Cumhurbaşkanlığı kararnameleri, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin kuruluş teşkilat ve çalışma esasları ile personel atama işlemlerinin düzenlenmesi konularında çıkarılabiliyor. Cumhurbaşkanı’nın tek başına imzaladığı bu kararnameler ise Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı diğer işlemler gibi idari yargının denetimi dışında bulunuyor.
AK PARTİ: DOĞAL
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Meclis’te uzun tartışmaların ardından kabul edilen düzenlemeyi, “Bu kişiye verilen değil bir makama verilen bir yetkidir. O makam da devletin başıdır ve sorumluluk içinde bu yetkisini kullanacaktır. Cumhurbaşkanlığımızın daha aktif bir şekilde görev icra etmesi, halk tarafından doğrudan seçilen bir kişilik olarak hakla ilişkilerinin daha da yoğunlaşması normal bir durumdur ve bunda hiçbir yadırganacak durum yok” diyerek savundu.
Bu anayasal darbedir
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “Saray darbesi” diye nitelediği düzenlemeyle ilgili “Artık örtülü ödeneğiyle Saray’da paralel bir devlet var, Davutoğlu kendisini Başbakan zannediyor, Başbakanlık sanal olarak doludur fiilen boştur” diye konuştu. Düzenlemeyi, MİT gibi Başbakanlığa bağlı bir kurum üzerinde hâkimiyet kurma mücadelesi olarak da niteleyen Hamzaçebi, “Cumhurbaşkanı bunu ben yapacağım, örtülü ödeneği de ben kullanacağım diyor. Bununla Ortadoğu’nun El Muhaberat’ını, Baas rejimini getiriyorlar. Bu, anayasal darbedir. MİT içinde yasadışı yapıyı kendine bağlamak istemektedir. Bu parlamenter sistem ve Başbakan’a ihanettir” dedi.
İnfaz emri mi verecek
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da “Cumhurbaşkanı Saray’da istihbarat merkezi kuracakmış, kapalı savunma yapacakmış, örtülü operasyon, örtülü istihbarat yapacakmış. Bu bir istihbarat devleti, parti devleti anlayışıdır. Ben soruyorum: Cumhurbaşkanı tim mi kuracak, birilerine infaz emri mi verecek, darbe mi planlayacak, bizi mi dinleyecek, sizi mi dinleyecek, sizi mi izleyecek, ne görevi var?” tepkisini gösterdi. Vural, yasanın oylanması sırasında “Emekliye 24 lirayı reva görüp katrilyonluk Saray’da oturana bir de örtülü ödenek vermek milletin vicdanına sığmaz. Yetmemiş para arkadaşlar, örtüsüzü yetmedi şimdi örtülü istiyor. Bence milletvekilleri olarak birer maaşımızı gönderelim, yetmiyor, masraf fazla” dedi.
ONLARDA NASIL?
Gizli ödenek yok
ALMANYA’da cumhurbaşkanlığı, başbakanlık ve her bakanlık için Meclis’in onayladığı bütçeler var. Bu resmi bütçeler dışında herhangi bir gizli ödenek veya benzeri bütçe ve uygulama bulunmuyor. Başbakanlık veya ilgili bakanlık gerektiği zaman gizli operasyonlar veya benzeri durumlar için bütçesinden parayı kullanabiliyor. Bakanlık, Meclis’in görevlendirdiği raportöre -bütçe komisyonu üyesi milletvekili- tüm harcamalar ile ilgili detaylı bilgi vermek durumunda. Gizli operasyonlar için yapılan harcamalar da dahil Meclis bilgi isterse ilgili bakanlık detaylı bilgi vermek zorunda. Federal Dışişleri Bakanlığı rehin alınan vatandaşları için rehinecilere ödemeler yapıyor. Bunun için de herhangi bir ödenek bulunmuyor. Bakanlığın genel bütçesinden karşılanıyor. - Ali VARLI / BERLİN
Bildirim zorunlu
FRANSA’da 2001’e kadar cumhurbaşkanlığının da aralarında bulunduğu kurumlar ‘gizli fon’ olarak adlandırılan örtülü ödeneği nakit olarak alıyordu ve bu miktar deklare edilmiyordu. Bu tarihten sonra bazı siyasi suçlamalar nedeniyle ve şeffaflık gereği sistem değişikliğine gidilerek istihbarat servislerinin kullanımına sunulan miktarlar dışındaki miktarlar için deklarasyon zorunluluğu getirildi. 2002’de alınan bir kararla ‘gizli fon’ iptalinden kaynaklanan kaybın giderilmesi için ilgili kurumların resmi bütçelerine ekleme yapıldı. Ekleme yapılan bütçelere cumhurbaşkanlığınınki de dahil. Geçmiş tarihlerde detaylı incelemeye kapalı olan cumhurbaşkanlığı bütçesi 2007’den bu yana detaylı şekilde Sayıştay denetiminden geçiyor ve veriler yıllık rapor halinde kamuoyuyla paylaşılıyor. İstihbarat birimleri için ise ‘özel fon’ uygulaması sürüyor. Bu fonların kullanımı özel olarak oluşturulan bir parlamenter komisyonu tarafından denetleniyor. - Güven ÖZALP/ BRÜKSEL
Kapalı 3 fon var
RUSYA Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Başbakan Dmitri Medvedev’in emrindeki ödenek fonları, Avrupa ülkeleri arasında kamu denetimine en kapalı olanları sayılıyor. Putin’e hizmet veren en az 2 fon bulunuyor. İlki ‘Devlet Başkanı Günlük Harcama ve Temsil Giderleri Fonu’, ikincisi ise ‘Devlet Başkanı Rezerv Fonu’ olarak tanımlanıyor. Putin’in günlük işleri yürütmesi için harcamaların yapıldığı bu fonda, geçtiğimiz yıl verilerine göre 9 milyon ruble (Yaklaşık 425 bin TL) gibi cüzi bir kaynak bulunuyordu. Putin’in denetimindeki 2’nci fon olan ‘Devlet Başkanı Rezerv Fonu’ ise yasalara göre Rusya yıllık bütçesinin yüzde 1’i kadar meblağdan oluşuyor. Rezerv Fonu’nda bugün kaç para bulunduğu tam olarak açıklanmamakla birlikte 2015 yılı Rusya bütçesinin 12.54 trilyon ruble olduğu bilindiği için Putin’in emrindeki fon parasının 125 milyar ruble (yaklaşık 6 milyar TL) olduğu ortaya çıkıyor. Benzer bir fon, Rusya Başbakanı Medvedev’in emrinde de var. Rusya’da icraatın başı başbakan sayıldığı için ‘Başbakanlık Rezerv Fonu’ Rusya bütçesinin yüzde 3’lük bölümünü kapsayabiliyor. Putin’in fonundan 3 misli daha fazla olan Başbakanlık Fonu’na her yıl yaklaşık 18 milyar TL aktarılıyor. - Nerdun HACIOĞLU/ MOSKOVA