Ortaköy geriye gidiyor

Yakın zamana kadar yerli ve yabancı turistlerin gözdesi olan meydanın bugünkü hali tartışılıyor

GERİLEME DÖNEMİ

Ortaköy, bakımsız sokakları, otopark ve trafik sorunu, bar ve lokantalara polis baskısı, özensiz esnafı ve estetikten uzak binalarıyla bir gerileme dönemi yaşıyor. Barların sinek avladığı ve çoğunun devren kiralık olduğu iddia ediliyor. Esnaf, Beşiktaş Belediye Başkanı Yusuf Namoğlu'nun ilgisizliğinden şikayetçi.

BAŞKANIN PROJELERİ

Namoğlu ise eleştirilere yeni Ortaköy projeleriyle cevap veriyor. Meydandaki bina sahiplerine cephelerini boyamaları için bir ay süre verildi. Çay bahçeleri ve diğer esnafın tenteleri düzenlenecek. Oturma bankları elden geçirilecek. Yeni otopark ve trafiği Portakal Yokuşu'na bağlayan bir kilometrelik üst yol yapılacak.

TARTIŞILAN TABELA KALDIRILACAK

Mc Donald's'ın Ortaköy Camii manzarasını bozan bu tabelası daha önce de gündeme gelmiş ve ağır bir şekilde eleştirilmişti. Mc Donald's'ın bu tabelasının ne olacağını Beşiktaş Belediyesi'ne sorduk. Belediye yetkilileri, Ortaköy çevre düzenleme projesi başlatıldığında bu tabelanın da kaldırılacağını açıkladı.

Trafik sıkışıklığı kanıksandı, çözülebileceğine kimse inanmıyor.

Otopark sorununda İstanbul birincisi. GS Üniversitesi'nin açılmasıyla park yeri sorunu 24 saate yayıldı.

En büyük otopark Trafik Vakfı'na devredildi, ama sokak aralarındaki otoparklar için kapışma sürüyor.

Esnaf kuru kalabalıktan şikayetçi.

Meydan bakımsız, mekanlar eskidi, zevksizleşti.

Müşteriyi kolundan tutup çeken çay bahçeleri müşteri kaçırıyor.

Lokantacılar ikide bir yapılan polis baskınından şikáyetçi.

Erhan İŞÖZEN

(Ayfer Atay döneminde Ortaköy Meydan düzenlemesini yapan mimar)

1992'de yaptığımız düzenleme korunamadı. Kumpircilerin tezgahlarına çaktığı bakır levhadan, kahvecinin eskiyen brandasına kadar her ayrıntı ufak ufak Ortaköy'den birşeyler götürdü.

Yusuf NAMOĞLU

(Beşiktaş Belediye Başkanı)

Ben her gün meydandayım. Projelerimiz var. Çay bahçeleri ve diğer esnafın tenteleri düzenlenecek. Ortaköy Camii arkasında ilk defa düzenleme çalışmaları başlatacağız.

Ortaköy yine kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Artık ona özgü olduğu için bir bakıma hoşgörülen kusurlarının iyice kabak tadı verdiği, tekrar bir köşeye itilmeye başlandığı bir dönem. Düşen ziyaretçi profili, bakımsız sokakları, özensiz esnafıyla tekrar kabuğuna çekiliyor.

1990 öncesinde, Ortaköy tarihi kimliğinden oldukça uzaklaşmıştı. Ortaköylüler'in ifadesiyle tam bir ‘‘Serseri yatağı’’ haline gelmiş, sadece Ortaköylüler'in mecburiyetten yaşadığı terkedilmiş bir görüntü içindeydi.

Beşiktaş eski Belediye Başkanı Ayfer Atay döneminde Mimar Erhan İşözen tarafından yürütülen proje 1992'de tamamlandı. Ve Ortaköy, ana hatlarıyla bugünkü görünümünü kazandı. İncik boncuk satılan, ‘‘entel pazarı’’ diye adlandırılan işportalar kuruldu, çay bahçeleri çoğaldı, meydan derlenip toplandı ve etkinlikler düzenlenmeye başlandı.

Ancak semt son yıllarda yine krize girdi.

Yapılanları koruyamadık

1992'de Ortaköy Meydanı düzenlemesi projesini yürüten Mimar Erhan İşözen, şunları söylüyor: ‘‘Biz yapılanları çok koruyabilen insanlar değiliz. 10 yıllık hazırlık, üç yıllık saha çalışmasından sonra projeyi 1992'de tamamladığımızda, yepyeni bir altyapı hazırlamıştık. Elektrik tesisatından doğalgaz ve kablolu televizyon hatlarına kadar herşeyi döşemiş, gözden düşen malzemeyle yeniden bir moda yaratmıştık. Ama bunları koruyamadık.’’

Birçok Ortaköylü'ye göre Ortaköy'ün bugün yaşadığı sorunların temelinde, belediyenin Ortaköy'e olan ilgisizliği yatıyor. Ayfer Atay zamanında Ortaköy'ün en parlak dönemini yaşadığını anlatan eskiler, şimdiki Belediye Başkanı Yusuf Namoğlu'nun ilgisizliğinden şikayet ediyor.

Namoğlu bu eleştiriye katılmıyor: ‘‘Ortaköy ile ilgili projelerimizi saydığımda siz de hak vereceksiniz. Ortaköy'deki tarihi tonozda oluşan taşmaları önlemek için projeler hazırlıyoruz. Eski düzenlemede Ortaköy Camii'nin arkasına hiç dokunulmamış. Anıtlar Kurulu'ndan izin alıp bu bölgede işe girişeceğiz. Meydandaki dış cephesi kötü durumdaki bina sahiplerine bir ay süre verdik. Cephelerini pastel krem, vişne, açık sarı veya bordo renklerinden birine boyatacaklar. Çay bahçeleri ve diğer esnafın tenteleri düzenlenecek. Oturma bantları elden geçirilecek.’’

Semtte büyük bir araç yığılması var. Namoğlu, bunun için de projeleri olduğunu söylüyor. ‘‘Kırca Ali Paşa İlkokulu ile Pfizer fabrikası arasındaki çıkmaz yolu açıp, burayı Portakal Yokuşu'na bağlama gibi bir planımız var. Bunun için görüşmelerimiz sürüyor. Ortaköy'ü Ulus'a bağlayan bir kilometrelik bir yol yapıyoruz. Otopark için ise hamamın karşısındaki otopark yerini, bir buçuk metre aşağıya çekip, burada bir kat daha yaratmaya çalışacağız’’ diyen Namoğlu, semtte bir belediye hizmet ofisi dahi yaptırdığını açıklıyor.

Ancak Mimar Erhan İşözen bundan sonra Ortaköy'ün kurtarılması için yapılacakların, yapılanları yoketmemesi gerektiğini belirtiyor: ‘‘Yapılan tüm işler, ilk yapılan düzenleme planına uyularak yapılmalı. Sonuçta Ortaköy bugün dünyadaki dergilerde en fazla tanıtımı yapılan ve turistin en aşina olduğu semttir. Halihazırda bir Ortaköy imajı var. Bu imaj yıkılıp yerine yenisi konmaya çalışılmamalı.’’

Spor Kulübü'nün tesis sorunu

Ortaköylü'nün tüm İstanbul halkına mal olmuş kronik sorunlarının yanı sıra Ortaköylüler'in yaşadığı sorunlar da var. Bunlardan biri de Ortaköy Gençlik Kulübü'nün Portakal Yokuşu'nun girişindeki sosyal tesisleri. 1930 kuruluşlu Ortaköy Gençlik Kulübü, bugün Türkiye'nin en fazla alanda mücadele eden amatör kulübü. Üstelik basketbolda 1996'da Türkiye Kupası'nda final oynayabilecek kadar başarılar yaşamış. 15 yıldan beri kullandıkları sosyal tesislerin ellerinden alınma ihtimali olan Ortaköylüler, belediyeden yardım bekliyor. Ortaköy Gençlik Kulübü Genel Kaptanı Mesut Akkurt şunları söylüyor: ‘‘Yardım yok, tesis yok, saha yok. Belediye-kulüp ilişkileri kötü. Şimdi de 15 senedir kullandığımız sosyal tesisler elimizden alınmak üzere. Hazine'nin tahsis ettiği Karayolları Genel Müdürlüğü bizi buradan çıkarmak istiyor. Beşiktaş Belediyesi bu konuda bize yardımcı olmuyor.’’