Güncelleme Tarihi:
Suriye’de kuzeybatısında bulunan antik kent Tell Karkur, binlerce yıl boyunca çok sayıda medeniyetin yok olduğu bir coğrafyada ayakta kalmayı başardı. Arkansas Üniversitesi’nden Jesse Casana, “Bölgede yaptığımız kazılarda, çok sayıda antik kentin ve küçük yerleşim birimlerinin binlerce yıl önce terk edilmiş olduğunu anladık… Ancak Tell Karkur ayakta kalmayı başardı” dedi.
Canasa ve Boston Üniversitesi’nde arkeolog olan Rudolph Dornemann, dünyanın en büyük kazı alanlarından birini oluşturan Asi Nehri civarında, “çamur-tuğladan yapılan evler ve büyük surlar ortaya çıkardıklarını, bulguların Tell Karkur’daki medeniyetinin zaman içinde gelişmeye devam ettiğini gösterdiğini” söyledi.
Dornemann, “Bu alanın oldukça büyük ve koruma altında alınmış bir yer olduğu anlaşılıyor. Etrafı ise dağınık bir yerleşim tarafından çevrilmiş” dedi. Arkeoloji ekibinden Amy Karoll, Tell Karkur’da yapılan çalışmaları Amerikan Arkeoloji Toplumu’nun Nisan ayında düzenlenen 76’ıncı konferansında sundu.
10 BİN YIL ÖNCESİNE UZANAN TARİH
TELL KARKUK ANTİK KENTİ / Foto Galeri
Tell Karkur, M.Ö 8,500 ve M.S 1,350 yıllarını kapsayan 10 bin yıl boyunca ayakta kaldı. Yaklaşık 300 yıl süren kazı çalışmalarının ardından, şehrin sadece çok küçük bir kısmı ortaya çıkarılmış durumda. Bilim insanları, binlerce yıl önce yaşanan değişiklikleri anlamak için, yeraltını tarayan radar sistemleriyle incelem yaptı.
Arkeologlar, kazılarda ortaya çıkarılan ve 4,200 yıl öncesine ait taştan yapılma bir tapınak buldu. Casana, “Bu taş yapı içinde bir içki ritüelinde kullanıldığı düşünülen alçı leğenler bulduk” dedi. Casana ve meslektaşları tağınağın içinde ayrıca büyük, oturmak için oyulmuş taşlar, kuzulara ait kemikler, tütsü yuvaları ve çeşitli dekorlar bulundu.
UYGARLIKLARI YIKAN FELAKET
Okyanus çökeltileri ve bitki kalıntıları gibi birçok çevresel kaynaktan elde edilen veriler, yaklaşık 4,200 yıl önce Ortadoğu’yu sarsan bir iklim olayı yaşandığını savundu. Yale Üniversitesi’nden Harvey Weiss, “4,200 yıl önce beklenmedik bir kuraklık ve Akdeniz’in batıya rutubetli hava taşıyan yağmurlarında sapma yaşandı” ifadesini kullandı.
Weiss, “Batı rüzgarlarının sapması sonucu, Asya’nın batı bölgesinde 300 yıl boyunca yıllık yağmur oranı azaldı… Yağmur miktarı yüzde 30-50 azaldı. Sonuç olarak, ekinleri susuz kalan Ortadoğu medeniyetleri ayakta kalamadı” dedi. Weiss ayrıca, Ortadoğu’da yaşanan kuraklığın küresel alanda yayıldığına dikkat çekti.
ESKİ KRALLIK BİLE YOK OLDU
Yaşanan kuraklık, Akdeniz’deki uygarlıkların sonunu getirirken, Büyük Piramitleri inşa eden Mısır’daki Eski Krallık çöktü. Weiss’in açıklamalarına kıyasla, Casana “tüm bilim insanlarının bu teoriye inanmadıklarına” dikkat çekti.
Bilim insanları, neden bu kadar çok medeniyet çökerken Tell Karkur’un ayakta kalarak genişlemeye devam ettiğine cevap bulmaya çalıştı. Casana, bu sorunun kesin cevabının alınabilmesi için tüm şehrin gün ışığına çıkarılması gerektiğini ifade etti.
Weiss, Tell Karkur’un ayakta kalmasını Asi Nehri’ne bağlıyor. Ona göre, nehrin altındaki dev yeraltı su rezervuarı (karst) kuraklık döneminde şehri besledi. Kuraklığın gelmesinden önce, Tell Karkur güçlü Ebla krallığının nüfuzu altındaydı. Krallığın yıkılmasının, şehrin yönetilme şeklini de önemli derece değiştirdiğine inanılıyor.
Bilim insanları, Tell Karkur’un sırrını çözerek iklim değişikliği üzerinde yararlı bulgular elde etmeyi amaçlıyor.