Güncelleme Tarihi:
Antalya’da geçen 14 Ağustos’ta Kepez İlçesi Varsak mevkiindeki ormanlık alanda başı taşla ezilip, boğazı kesilerek öldürülmüş, yarı çıplak durumda bir kadın cesedi bulundu. Tecavüz bulgusu belirlenen cesedin, kayıp başvurusu yapılan Gülizar Turan’a ait olduğu tespit edildi. Olayla ilgili Antalya Toptancı Hali’nde hamallık yapan Cengiz Dok gözaltına alınıp tutuklandı.
Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına, Cengiz Dok ile öldürülen Turan’ın annesi Menekşe Kocabaş ve tarafların avukatları katıldı. Cengiz Dok, mahkemedeki ifadesinde, olaydan dolayı üzgün olduğunu söyledi. Gülizar Turan’a rahmet dileyen Cengiz Dok, kendisinin olay günü maktülle para karşılığında ilişkiye girdiğini, ardından bu olayın meydana geldiğini söyledi. Gülizar Turan’a tecavüz etmediğini ve işkence yapmadığını savunan Dok, Kendisine 40 lira verdim. Para karşılığında ilişkiye girdik" dedi.
Mahkeme sanığı, savcının talebi doğrultusunda ağırlaştırılmış ömür boyu hapse mahkum etti. Gülizar Turan’a nitelikli cinsel saldırı suçundan da sanığı 18 yıl hapse mahkum eden mahkeme, verilen cezada indirim de yapmadı. Karar sonrası gözyaşları içinde adliyeden ayrılan Gülizar Turan’ın annesi Menekşe Kocabaş, Melek yüzlü kızıma müjdeyi vermeye gidiyorum. Allah mahkemeden razı olsun. Sanığa verilen cezada hiçbir indirim yapmadı. Sanık karar duruşmasında utanmadan bir de kızıma iftira atıyor. Kızıma para verip ilişkiye girdiğini söylüyor. Öyle bir şey olsaydı, kızımın üzerinden para çıkardı. Bırakın para çıkmasını kızımın üzerinden kimliği bile çıkmadı. Gülizar’ın üzerinde ne kimliği, ne cüzdanı, ne telefonu bulundu. Cesedi bulunduğunda üzerinden hiçbir şey çıkmayınca kimliği belirsiz bir ceset olarak adli tıp morguna kaldırılmış" dedi.
"BENİM KIZIM DEĞİLDİR DİYE DÜŞÜNÜYORDUM"
Kızının öldürüldüğünden nasıl haberdar olduğunu da anlatan Menekşe Kocabaş, Gülizar öldürüldüğü gün öğleden sonra evden ayrılmıştı. Akşam gelmeyince merak ettik. Polise başvurduk. Ertesi gün internet haberlerinde kimliği belirsiz bir genç kız cesedinin bulunduğunu duyunca, adli tıp morguna gittim. ’Benim kızım değildir’ diye düşünüyordum. Bakınca kızımın cesediyle karşılaştım. O an dünyam başıma yıkıldı" dedi. Kocabaş, sanığın cinayetten sonra kızının cüzdanını, kimliğini de almış olabileceğini belirterek, "Sanık hakkında yağmadan da dava açılması gerekirdi. Ancak iddianamede buna yer verilmemiş" dedi.