Orhan Kemal Roman Armağanı Selim İleri'ye verildi

ORHAN KEMAL ROMAN ARMAĞANI bu yıl 1 Haziran Cumartesi günü AKM (Atatürk Kültür Merkezi) Konser Salonu'nda düzenlenen bir törenle Selim İleri'nin Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak kitabına verildi.Aydınlık Gerçekçilik'in büyük ustası Orhan Kemal'in adına düzenlenen bir ödülün doğru sahibini bulduğunu belirtmekle yazıya başlamalı.Ödülle ilgili yayınlanan bazı yazılardaki bir eksikliğe de değinmeli.Orhan Kemal üzerine övgüler yapılmış ama gelin görün, Selim İleri'nin adı pek anılmamış. Oysa Orhan Kemal'in gündeme gelmesinin nedeni, Selim İleri'nin aldığı ödül.Ben de konuşmacıydım, ne yazık ki Ordu'dan yetişemedim.Törene Kültür Bakanı İstemihan Talay ile Beyoğlu Belediye Başkanı Kadir Topbaş da katılmış.Devletin, hükümetin Orhan Kemal törenine katılması beni her zaman sevindirmiştir.Çünkü onun gibi ustaların birçoğu devletten, hükümetten o kadar zulüm görmüşlerdir ki, onların bağışlanmaları için bu törenler birer onurlu fırsattır.Oğlu Işık Öğütçü, bana geçtiği bilgi notunda, salonun dolduğunu yazmış.Genç kuşağın Orhan Kemal'i okumasının, bugünü, gerçekçiliği, Türk edebiyatındaki öykü ve romanın serüvenini anlayabilmeleri için şart olduğunu yazma gereği var mı?* * *SELİM İLERİ'nin armağanı kazanmasının bir başka özelliği var bana göre.O, kendinden önceki bütün ustaların okunması, bilinmesi için birçok eleştirmenden daha çok çaba harcamıştır.Edebiyat zincirinin bütün halkalarının okunması için bir edebiyat tarihçisi kadar da genç okurlara mesajlar göndermiştir.Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak'ın (Doğan Kitap) ilk sayfasına ünlü Fransız romancısı Andre Malraux'nun bir sözünü almış:‘‘Her roman aslında bir otobiyografidir.’’Romanı, bu sözün ışığında okursanız, romandaki otobiyografik öğeleri fark edebilirsiniz.İlhan Selçuk'un konuşmasından aşağıya aktaracağım bir bölüm, Orhan Kemal'in özgün yanını ortaya koymaktadır:‘‘Diyalektik denen mantığın o en güzel yöntemini öğrendiği zaman insan, karanlıkla aydınlığı, yaşamla ölümü, bütün bunların bir insanın hayatında ve evrende aynı zamanda bir arada olduğunu kendi mantığı içinde bir hamurkár gibi yoğurduktan sonra, bütün olayların birdenbire gözünde aydınlanmaya başladığını görür ve o zaman Orhan Kemal'in yaşadığı çelişkinin temelindeki o evrensel çatışmayı yakalayacaktır.’’* * *ADA konulan ödüller edebiyatçı buluşmalarıdır. İki kuşaktan, iki ustanın buluşması bu açıdan tutarlı ve isabetlidir.