Güncelleme Tarihi:
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ı Akıncı Üssü’nden Çankaya Köşkü’ne götüren Pilot Albay Uğur Kapan’ın ifadesi ortaya çıktı. Habertürk Gazetesi'nden Fevzi Çakır'ın haberine göre Kapan, 15 Temmuz günü Kara Havacılık adına harekâtı Kara Havacılık Komutanı Tuğgeneral Ünsal Coşkun’un yönettiğini belirtti.
Darbe girişiminin ardından tutuklanan ve TSK’dan ihraç edilen Albay Kapan’ın ifadesi özetle şöyle:
‘HELİKOPTERLERİN KAÇIRILMASI GEREKİYOR’
''Helikopter ve uçak pilotuyum. Kara Havacılık Okul Komutanımız Tuğgeneral Ünsal Coşkun, 14 Temmuz’da mesai sonrası bizi yanına çağırdı, “Yarın sabotaj ihtimali var, ekibini oluştur. Helikopterlerin kaçırılması gerekiyor. Yarın akşam uçuş faaliyeti olacak. Gece 23.30 sularında buluşacağız. Faaliyet gece 02.00 sularında olacak” dedi. Bunun üzerine ben Mustafa Cin Albay ile Başçavuş Kadir’i ekibime dahil ettim.
10 SİKORSKY HELİKOPTER VARDI
Fakat buluşma saati erkene çekildi. Saat 20.30 sularında apronda buluştuk. Aprona geldiğimde 10 tane Sikorsky helikopter vardı. Ben Mustafa Cin Albay ve Kadir Başçavuş ile birlikte helikoptere binip saat 20.50 sularında Akıncı Hava Üssü’ne iniş yaptım. Bizden sonra toplam 9 helikopter daha Akıncı Üssü’ne geldi. Helikopterlerden 2’si Cougar tipi helikopterlerdi.
16 PİLOT AKINCI’DA BULUŞTU
Akıncı Üssü’nde ben dahil 16 pilot buluştuk. Kara Havacılık Komutanımız Tümgeneral Hakan Atınç’tır. Kara Havacılık Okul Komutanımız ise Tuğgeneral Ünsal Coşkun’dur. Bu harekâtı Kara Havacılık adına organize eden okul komutanımız Ünsal Coşkun’dur. Yapılan faaliyetlerde harekât gecesi saat 01.00’e kadar Tümgeneral Hakan Atınç’ın bilgisinin olduğu, işler kötüye gitmeye başlayınca Atınç’ın geri çekildiği şeklinde bulunduğumuz yerde konuşmalar yapılıyordu. Ancak bu konuşmaların doğru olup olmadığını bilemiyorum.
5 HELİKOPTER İSABET ALDI
Helikopterler saat 23.00 sularında uçmaya başladı. 2’şerli gruplar halinde uçuş yapılıyordu. Hangi helikopterin ve hangi pilotun nerede ve kime, nasıl ateş ettiğini bilmiyorum. Jetler havalanmaya başladı, bombalama olunca durumun farkına vardım.
UÇMAMAK İÇİN ELİMDEN GELEN GAYRETİ GÖSTERDİM
Uçmamak için elimden gelen gayreti gösterdim ve sabaha kadar uçmadım. Akıncı’ya gelen helikopterlerimizden 5’i isabet aldı. En son 3’ü sağlam kaldı. F-16 uçakları da uçmaya başladılar ancak hangi pilotun kullandığını bilmiyorum. Gece 03.45’te Eskişehir Hava Üssünden F-16’lar geldi.
DİŞLİ ‘AKINCI’YA DÖN’ DEDİ, AKAR AKINCI'YA GİTMEME ENGEL OLDU
Çankaya Köşkü’ne Genelkurmay Başkanı’nı bıraktıktan sonra, yanında bir tümgeneralimiz vardı. Kendisine “Burada mı kalalım?” diye sordum, “Hayır gidin, Akıncı’ya döneceksiniz” dedi. Akıncı’ya uçağın kontrolünde giderken, bizi zorunlu olarak Etimesgut’a indirdiler. Genelkurmay Başkanı, benim Akıncı’ya gitmeme engel oldu. Daha sonra merkez komutanlığı bizi polislere teslim etti. Suçsuzum.
EMİRLER WHATSAPP’TAKİ ATAKANLAR GRUBU’NDAN
Harekât sırasında Akıncı’ya gelen arkadaşlar arasında ‘ATAKANLAR’ isimli WhatsApp grubu kuruldu. Haberleşmeler bu grup üzerinden yapıldı. Ben helikopterle uçuş yapmadım, lojistik faaliyetlerde bulundum. Daha doğrusu hava üssünde koordinasyonu sağladım. Gece saat 03.00’te harekâtın başarıyla sonuçlanmayacağı anlaşılınca Akıncılar’da panik başladı.
‘F-16 EŞLİK ETTİ’
Sabah 07.00 civarında Genelkurmay’ın aracı çok hızlı biçimde geldi. Ben de koşarak yanına gittim. Uğur Amiral ‘Helikopterle hızlıca çıkar beni buradan’ dedi. Ben de ikinci pilotum ve başçavuşumla helikopteri hazırladım. Akıncı Üssü’nde rehin bulunan Genelkurmay Başkanı’nı ekibimle birlikte kurtarıp Çankaya Köşkü’ne bıraktım.
Benim kodum da Hakan 01’dir. Kayıtlara bakıldığında ne zaman, nerede uçtuğum görülecektir. BHM ile temasa geçip ‘VIP kod 4’ diyerek Genelkurmay Başkanı’nı tahliye ettiğimizi, bize ateş açmamasını söyledik. Helikopterde Genelkurmay Başkanı dışında bir de tümgeneral (Mehmet Dişli) vardı. Bütün uçuşumuz boyunca, Çankaya Köşkü’ne gidişimizde F-16 uçağı eşlik etti.
FETÖ’CÜ DEĞİLİM
Gülen’i medyadan tanırım ancak talebesi değilim. Cemaatçi ağabeyim yoktur. FETÖ’cü değilim. Gülen’in kitaplarını okumadım ancak Said Nursi’nin kitaplarını okudum. Okuyucular grubu olarak bilinen grupla birkaç kez Malatya’da görev yaparken sohbetlerine katılmışlığım vardır.”