Ordu iktidar meraklısı değil

Başbakan Ecevit, Hintli gazetecilerle yaptığı toplantıda ‘‘Neden diğer Türk devlet adamları gibi Pakistan'a gitmediniz’’ sorusuna ‘‘Benim askeri yönetimlere karşı tavrım bellidir. Türkiye'de de asker iktidar meraklısı değildir’’ yanıtını verdi.

BAŞBAKAN Bülent Ecevit, Hindistan gezisinin üçüncü gününde önemli mesajlar verdi. Ecevit, bugüne kadar Türk devlet adamlarının izlediği yöntemin dışına çıkıp Pasifik Asya gezisine Pakistan'ı eklemeyişinin nedenini ‘‘askeri yönetimlere karşı tavrını’’ göstererek açıklarken, Türkiye'de ordunun ‘‘iktidar meraklısı’’ olmadığını söyledi.

DARBE ELEŞTİRİSİ

Ecevit dün Yeni Delhi'de Taj Palace Oteli'nde Hindistan'ın önde gelen gazetelerinin genel yayın yönetmenlerini kabul etti. ‘‘Geçmişte Türk devlet adamları önce Pakistan'ı ziyaret eder sonra Hindistan'a gelirdi’’ hatırlatmasında bulunan bir gazeteci Ecevit'e ‘‘Pakistan'a neden gitmediniz?’’ sorusunu yöneltti. Ecevit, Pakistan'da bir süre önce askeri darbe olduğunu ve General Müşerref'in darbeden hemen sonra Türkiye'yi ziyaret ettiğini anımsatarak, ‘‘Kendisine bir an önce demokrasiye geçmesi telkininde buluduk’’ dedi. Türkiye’de de darbeler olduğu hatırlatılınca Ecevit şu karşılığı verdi:

‘‘Benim o zaman da askeri yönetime karşı tavrım bilinir. Ama Türkiye'de asker hiçbir zaman iktidar meraklısı olmadı. Görevinin gereğini yerine getirdikten sonra kışlasına dönmeyi bildi.’’

TALİBAN'I TANIMAMIZ İMKANSIZ

Gazetecilerin ‘‘Pakistan gibi siz de Taliban yönetimini destekliyor musunuz?’’ sorusunu da Ecevit ‘‘Taliban'ı desteklememiz de, tanımamız da imkansız. Afganistan'daki Taliban yönetimini destekleyen ve tanıyan ülkeler de yanlış yapıyorlar’’ diye yanıtladı.

Bu yanıtı Hintli gazeteciler arasında memnunlukla karşılan Ecevit bir başka soru üzerine Keşmir sorunu için Pakistan ile Hindistan arasında arabulucuk yaptığını resmen açıkladı. Hindistan'a hareketinden önce Pakistan'ın Ankara Büyükelçisi'nin kendisini ziyaret ettiğini söyleyen Ecevit şöyle dedi:

‘‘Büyükelçi bana Hindistan yönetimine ulaştırmak için bir mesaj getirdi. Onlar Keşmir sorununun askeri yöntemle değil barışçı yollarla çözülmesini istiyor. Ben de bu mesajı ilettim.’’

Laiklik için iki şehit verdik

BAŞBAKAN Bülent Ecevit muhalefetteki Kongre Partisi'nin lideri Sonia Gandhi ile de dün biraraya geldi. 1991'de annesi İndra gibi suikaste kurban giden Rajiv Gandhi'nin İtalyan asıllı eşi Sonia Gahdhi görüşmede ağırlıklı olarak laiklik üzerinde durdu. İtalyan olduğu gerekçesiyle ülkesindeki köktendincilerin saldırılarına maruz kalan Gandhi parlamentoda laikliği sadece kendilerinin savunduğunu belirtti ve hükümetinin tutumunu eleştirdi. Ecevit'in yanına Hintlilere özgü elbise olan yeşil renkli sari ile gelen görüşme boyunca güneş gözlüklerini hiç çıkarmayan Gandhi'nin en dikkat çeken sözü ise, ‘‘Ailem laikliğin korunması mücadelesinde iki şehit verdi’’ oldu. Ecevit ise demokrasinin laiklikle gelişebileceğini, laikliğin Türkiye'nin temel taşı olduğunu belirtti. Sonia Gandhi ise Türkiye ile ilişkilerin gelişmesinden duyduğu memnuniyeti vurguladı.

Taj Mahal'in güvercinleri

CİHAN Şah'ın, tutkuyla sevdiği eşi Mümtaz Mahal'in ölümü üzerine yaptırdığı anıt mezar Taj Mahal, bir inci tanesi gibi karşılarında belirdiğinde Başbakan Bülent Ecevit, eşi Rahşan Ecevit'in elini tutuyor.

Gazetecilerin görüntü alma işlemi bittiğinde Ecevit'in dikkatini havada uçuşan güvercinler çekiyor. Eşi Rahşan Ecevit'e eğilip, ‘‘Rahşan, güviercinlere bak’’ diyor. Eşinden aldığı ‘‘Ne kadar çoklar değil mi?’’ yanıtına DSP'nin amblemini çağrıştıran bir şu cümleyle karşılık veriyor:

‘‘Bu ihtişama da güvercin yakışır...’’

Ecevit, Taj Mahal’e girişinde kendisine galoş giydirilirken çevresini saran gazetecilere, yanındaki görevlilerin ayaklarını yıkayarak abdest aldırdığı Erbakan'a atıfta bulunarak şöyle diyor:

‘‘Beni Erbakan'ın resmine benzeteceksiniz.’’

Ecevit, Taj Mahal'den ayrılırken özel deftere duygularını şu cümlelerle geçiriyor: ‘‘Taj Mahal, barış ve harmoni içinde farklılıkları birleştiren dünyadaki en büyük haritalardan biridir...’’

Büyüleyen görüntüler

Mimar Sinan'ın en önemli yardımcısının yanısıra dünyanın en ünlü mimarlarının biraraya gelmesi ve 20 bin işçinin 22 yıl çalışarak 1653'de tamamladıkları Taj Mahal Rahşan-Bülent Ecevit çiftini büyüledi. Ecevitler ‘‘aşkın mimamisi’’ olarak tanımlanan Taj Mahal'in çevresindeki manzaradan da etkilendiler. Başbakan Ecevit, görüntüsünü engelleyen kameramanlara ilk kez sert bir üslupla ‘‘Lütfen çekilin de seyretme olanağını bize de tanıyın’’ diye çıkıştı.