Optik sektörü gereken önemi görmediğinden şikayetçi

Optik sektörünün 22 yıldır gerçekleştirdiği Sektör Optik Fuarı 17-20 Ocak tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde açılıyor. 22. Sektör 2008 Optik Fuarı’na bu yıl ilk defa Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) de destek veriyor.

“YERLİ MALINA SAHİP ÇIKILMADIKÇA BU SEKTÖR KAYBOLUR”

Toplantıya katılan, Türkiye Gözlük Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Dibi de Türkiye’deki gözlük yerli sanayisinin kaybolduğunu söyleyerek, 20 olan fabrika sayısının 3’e düştüğünü kaydetti. Konuyla ilgili olarak, devletten her türlü talepte bulunduklarını belirten Dibi, “Türkiye’deki yerli malına sahip çıkılmadıkça, ne kadar kaliteli gözlük yaparsak yapalım, bu sektör kaybolur” diye konuştu. Dibi 10 milyon adet kapasite varken 1 milyon adet sattıklarını dile getirerek, dışardan gelen ucuz gözlüğe talep nedeniyle zor şartlarda bulunduklarını belirtti. Ucuz gözlükleri bazı optikçilerin de alarak, kar için sattıklarını kaydeden Dibi, “Benim bir işçim, Çin’deki 3 işçiye tekabül ediyor. Haksız rekabetin altında eziliyoruz. Bizi eş seviyeye getirsinler dedi.

“OPTİSYENLİK İÇİN CİDDİ BİR EĞİTİM AŞAMASI GEREKİR”

Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği Başkanı Abdullah Aydın, Türkiye’de 90 milyar dolarlık perakendecilik cirosu içinde 1 milyar dolarlık iş hacmi bulunan optik sektörünün 4200 optisyene sahip olduğuna dikkat çekti.

Aydın, bu sayının artması gerektiği ve optisyenlikte özellikle eğitimsizliğin önemli bir sorun olduğunu vurgulayarak, “Almanya’da 3 bin 700 saatlik, hem pratik hem de teorik bir eğitime tabi tutuluyor optisyen adayları. Eğitim sonrasında sırasıyla kalfa, çırak ve ustalık sınavlarına giriliyor. Sınavlardan başarıyla geçenler koruyucu görme uzmanı olabiliyor” diye konuştu. Optik sektörünün sorunlarının başında eğitimin geldiğini söyleyen Aydın, optisyenlik eğitiminin merkezi yerlerde olması gerektiğini dile getirdi. Aydın, Türkiye’de Isparta, Sivas ve Muğla gibi yerlerde bölüm açıldığını ifade ederek, bölümlerin metropollerde açılmasının önemine değindi. Bölüme ilişkin kontenjanların sözel bölümde olanlardan alındığını fakat, optisyenliğin sayısal bölüme tabi olduğunu belirten Aydın, YÖK’ten optistenlik bölümünü sayısala almasını istedi. Aydın, eğitimdeki başarısızlık ve trafik kazalarının da optisyenlikteki uzmanlığın sağlanamamasından olduğunu kaydetti.

“TASARIM VE MARKALAŞMAYLA, İMALAT SORUNU AŞILABİLİR”

Sesa Optik Yönetim Kurulu Başkanı Semih Saraçoğlu ise, Türkiye’de gözlük imalat sektörünün gelişmemesinin çok büyük bir sorun olduğunu ifade ederek, özellikle güneş gözlüğü ayağında pazarlarda satılan ve talep gören sağlıksız ürünlerin sektörü kötü etkilediğini belirtti.

Türkiye’de gözlük sektöründe bir markalaşma sürecinin oluşmadığını söyleyen Saraçoğlu, tasarımsız ürünlerin ortaya çıktığını kaydetti. Saraçoğlu, geçmişte devletin, sektöre ciddi destekler verdiğini ve bu anlamda yabancı sermayeye karşı kotalar konulduğunu aktararak, bunun işe yaramadığını dile getirdi. Tasarım ve markalaşmaya önem verilerek imalat sorununun aşılabileceğini kaydeden Saraçoğlu, “Önümüzdeki dönem daha zor olacaktır. Yabancılarla rekabet ortamını yaratmamız lazım” dedi.