Operacıdan türküler

Opera sanatçısı Selva Erdener ‘‘Sen Sen Sen’’ adlı albümünde Laçin, Sabahın Seherinde gibi geleneksel türkülere yer veriyor. Erdener ‘‘Neyse ki geleneksel Türk müziğiyle klasik Batı müziği arasına aşılmaz duvarlar ören eski muhafazakar anlayış bizim kuşağımızda yıkıldı’’ diyor.

‘‘Öykümüz, birbirini çok seven dostların, neşe dolu ortamları paylaştıkları günlerde başladı. Selva ve Turgay Erdener piyano başına geçtiler. Başladılar çalıp söylemeye. O ortamlara her yeni katılanın da hayranlıkla dinlediği bir repertuar oluşuyordu. Herkes, (ben en çok bu parçayı seviyorum), (hayır bence bu daha güzel), (benim favorim o ilk söylediğiydi) diye katkıda bulunuyor, tercihini belirtiyordu.

Bir bizden, bir sizden, bir arya, bir türkü derken, zaman öyle bir zaman oldu ki, olağanüstü güzellikteki armoniler, birbirinden hoş ezgilerin de ayağını yerden kesti...’’

Selva Erdener'in ‘‘Sen Sen Sen’’ adlı albümünün hikayesini, CD'nin içinden çıkan buklette, Murat Göksu böyle anlatıyor.

Bir Kalan Müzik yapımı olan ‘‘Sen Sen Sen’’ opera sanatçısı Selva Erdener'in ilk albümü. Geleneksel müzikle klasik müziği kucaklaştırmış.

Il Pagliacci, Don Giovanni, Cosi Fan Tutte, Sihirli Flüt, Faust, La Boheme, Zaide, gibi operalarda, Ali Baba ve Kırk Haramiler, İstanbulname gibi operetlerde önemli roller üstlenmiş olan Sevda Erdener'in albümünde ‘‘Yarim Senden Ayrılalı’’, ‘‘Laçin’’, Sabahın Seherinde'' gibi bilinen türkülerin yanısıra, eşi besteci Turgay Erdener'in besteleri de var. Kanun sanatçısı Tahir Aydoğdu dışında çalan bütün sanatçılar klasik müzik kökenli. Gitarda Ahmet Kanneci, klarnette Ekrem Öztan, trompette Tahir Öğüt, kemanlarda Tayfun Bozok, Derya Bozok, viyolonselde Erdoğan Davran, akordiyonda İvan Çelak, bas gitarda da Bora Akyol.

Erdener, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in ve Kültür Bakanlığı'nın desteklediği bir proje için eylül ayında Yunanistan'ın Sisam adasında bir konser verecek. Bir ağaç dikme kampanyası bu. Anadolu'dan tam 10 bin ağaç fidesi Sisam'a gitti ve Anadolu ağacıyla Yunan adası yeşillendirildi. Erdener de Türk-Yunan dostluk projesine şarkılarıyla destek veriyor.

Selva Erdener albümüyle ilgili soruları şöyle yanıtladı:

Böyle bir projenin ülkemizdeki müzik ortamı gözönüne alındığında cesaret istediğini düşündünüz mü?

- Doğru, aslında cesaret gerektiriyor. Ben operacı olmayı tercih ettim. Ama bu benim türkü söylememe ya da güzel şarkı söylememe engel olmamalı. Ben burada doğdum, burada büyüdüm, bu müziklerle yaşadım. Neyse ki, eski muhafazakar anlayış bizim jenerasyonumuzda kırıldı. Artık pek çok insan çok keyif alıyor türkü söylemekten.

Bu albümü, benzer arayışlarla yola çıkan albümlerden farklı kılan ne sizce?

- Türkü bağlamayla söylenir, biz bir evrensellik boyutunun ortaya çıkarılmasına çalıştık. Klasik müzik altyapısıyla türkülerimizi birleştirmek istedim. İstanbul'da konser vermiştim. Orada, Alman televizyonu Berlin Filarmoni'nin konseri için İstanbul'u tanıtan bir ön çekim yaptı. Benim konserime de geldiler. Konserden sonra sekiz tane CD aldıklarını öğrendim. Herhalde bunun bir anlamı vardır.

Albümün piyasa çıkışı nasıl oldu? Kalan Müzik'i siz mi seçtiniz?

- Elimde kayıtla, çok meşhur bir-iki müzik şirketinin kapısını ben çaldım. Bana ‘‘şu anda çok doluyuz’’ gibi cevaplar verdiler. Ama Hasan Saltık gönlünü koydu bu projeye. ‘‘Hiçbir şeyden çekinmeden yapacağız, çok iyi birşey olacak’’ dedi.

Peki neden televizyonlarda, radyolarla duymadık hiç? Klip çekmediniz mi?

- (Gülüyor) Klip çektik. Ama hiçbir yerde yayımlanmadı. Sebebi de yayımlansın diye üzerine para vermememizmiş. Türkülere dönük öyle kalıplaşmış bir bakış açısı var ki, insanlara alternatif sunulmuyor. Yani haberdar etmeyi bile kabullenmiyorlar.