Onun gibisi gelmedi: Varol Ürkmez

Güncelleme Tarihi:

Onun gibisi gelmedi: Varol Ürkmez
Oluşturulma Tarihi: Ocak 30, 2021 07:00

Futbol-sinema birlikteliğinin en ilginç adresi Varol Ürkmez’dir. Dün “Benden bu kadar” diyerek aramızdan ayrılan Ürkmez, futbol tarihimizin en renkli, en farklı isimlerden, izlerden biridir...

Haberin Devamı

İster tarih, ister sosyoloji kitaplarına bakın; 20. yüzyıl boyunca kitleleri sürükleyen iki büyük eğlenceye, iki tutkuya vurgu yaptıklarını göreceksiniz: Futbola ve sinemaya… İşte bu iki renkli, zevkli, sevinçli, yeri geldiğinde üzüntülü, hüzünlü ve trajik serüvende boy göstermek, hayat hikâyene çok özel bir not düşürmek demektir...

Hem bizde hem de dünyada böylesi kimliğe sahip olanların sayısı çok azdır. Eric Cantona, Vinnie Jones uluslararası futbol camiasından ilk elde akla gelen isimlerdir mesela. Bizde ise ilk adım döneminin havalı futbolcularından Bülent Eken’le atılmıştır. Kani Kıpçak’ın yönettiği 1949 tarihli ‘Ölünceye Kadar Seninim’ bir futbolcunun başrolünü üstlendiği ilk Yeşilçam filmidir. Literatürdeki en ünlü yapım ise ‘rahmetli’ Metin Oktay’ın İzmir’den çıkıp İstanbul’a gelen yetenekli bir futbolcunun öyküsünü anlattığı ve kendi hayat hikâyesine göndermelerde bulunan Atıf Yılmaz imzalı ‘Taçsız Kral’dır.

Haberin Devamı

19 YAŞINDA BEŞİKTAŞ’TA

Bütün bu hamleler bir anlamda tek maçlık serüvenlerdir. Asıl olarak futbol-sinema birlikteliğinin en ilginç adresi Varol Ürkmez’dir. Dün, “Benden bu kadar” diyerek aramızdan ayrılan Ürkmez, futbol tarihimizin en renkli, en farklı isimlerden, izlerden biridir… 1937, Sakarya doğumlu efsane file bekçisi Selimiye Spor Kulübü’nde başladığı futbol kariyerini daha sonra Sultantepe Spor Kulübü’ne taşımış, 1953’te katıldığı ve beğenildiği seçmelerden sonra 19 yaşında Beşiktaş’ın kalesinin sahibi olmuştu. Siyah-Beyazlı forma altında en unutulmaz maçlarından birini kadrosunda Di Stefano, Puskas, Gento, Kopa gibi isimleri barındıran, dönemin efsanevi takımı Real Madrid’e karşı oynamıştı. Öyle ki o maçta Kartal 2-0 mağlup olmasına rağmen, ışıltılı performansı İspanyolların dikkatini çekmiş, transfer teklifi almış ama ailevi nedenlerden dolayı Madrid’in yolunu tutamamıştı. Beşiktaş macerası 1960’da sona eren ve daha sonra İzmir’in siyah-beyazlı kulübü Altay’ın yolunu tutan Ürkmez, Galatasaray, Manisaspor, Gençlerbirliği ve Tekelspor formaları da giydi ve 70’li yıllarda profesyonel futbol hayatını sona erdirdi.

Haberin Devamı

İLK FİLMİ 1963 YILINDA

Ürkmez’in sinemadaki yolculuğuna gelince ilk filmi 1963 tarihli ‘Kavgasız Yaşayalım’la başlamıştı. Leyla Sayar ve Suzan Avcı’nın da rol aldığı bu Sırrı Gültekin imzalı yapımda zengin kızıyla âşık olduğu babasının şoförü arasındaki aşk anlatılıyordu. ‘Tavan Arası’, ‘Aklın Durur’, ‘Şekerli Misin Vay Vay’ ve ‘Şiribim Şiribom’, Ürkmez’in rol aldığı diğer filmlerdi.

5 NİKÂH, 52 NİŞAN YAPTI

Ürkmez’i renkli, farklı, sıra dışı yapan unsurlar sadece futbol ve sinema kariyeri değildi. Bir futbolcunun ya da aktörün hayat hikâyesine bakıldığında kendisine ilişkin sayfada oynadığı kulüpleri, oynadığı maç sayısı ya da rol aldığı filmleri görürsünüz. Ürkmez’in öyküsüne göz attığınızda şu nota da rastlıyorsunuz: Beş nikâh, 52 nişan yapmıştır. Özetle kimde vardır böyle bir kariyer! Ki, hayatına giren isimler arasında Suzan Avcı ve Fatma Girik gibi sinemamızın kalburüstü kadın yıldızları bulunuyordu. Girik’le tanışıklıkları bir film galasında başlamış, ilişkiye dönüşmüş. ünlü oyuncunun kaleme aldığı duygu yüklü mektuplarla sürmüştü. Yıllar sonra Ürkmez bu aşkı şöyle tanımlamıştı: “Ben ona layık değildim.”

‘İYİ Kİ İÇERİ GİRMİŞİM’

Haberin Devamı

Ürkmez’in hayatındaki ilgi çekici notlar sadece bu kadar değil. Şike yapmakla suçlanan ünlü kaleci, ayrıca birkaç kez borcunu ödememek, nafaka vermemek, oto kaçaklığına karışmak gibi suçlardan dolayı içeri girmiş ve hapis yatmıştı. 84 yıllık bir ömre çok şey sığdırdı. Bence bu hayat sinema perdesine yansımayı hak ediyor. Tüm sevenlerinin başı sağ olsun diyorum…

‘OKULA DİYE SAHAYA GİDERDİM’

Varol Ürkmez yaşadıklarını ‘Bir Kalecinin Yaşam Öyküsü’ adlı kitapta toplamıştı. Kitabının tanıtım kampanyası çalışmaları dolayısıyla 2013’te İzmir’de düzenlenen bir toplantıya katılmış ve burada Beşiktaş’a geliş öyküsünü şöyle aktarmıştı: “Okula diye sahaya giderdim. Milli Takım’a seçildiğimde evdekilerin haberi yoktu. Gazeteci bir ağabeyim vardı, beni bir gün gizlice Beşiktaş’ın idman maçına götürdü. Kaleye geçtim, altı tane gol yedim. Yönetici Sadri Usuoğlu ‘Herkes gitsin bir tek golleri yiyen küçük çocuk kalsın’ demiş. Ben de korktum ‘Golleri yedik, bir de dayak yiyeceğiz’ diye. Ama ‘Okumak şartıyla seni Beşiktaş’a aldık’ dedi. Ben de düştüm bayıldım.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!