Onun emeklilik projesi orman

Güncelleme Tarihi:

Onun emeklilik projesi orman
Oluşturulma Tarihi: Aralık 01, 2013 01:54

Emekli matematik öğretmeni 73 yaşındaki Rahim Demirbaş, varını yoğunu orman kurmaya adadı. Konya Ereğli’ye 45 km mesafedeki Beyören’deki 500 dekara, 30 bine yakın ağaç dikti.

Haberin Devamı

RAHİM Demirbaş, Karacağ eteklerinin tam ortasında, bozkırdan ibaret Beyören köyünde 1940’ta dünyaya geldi. 7 çocuklu yoksul bir çiftçi ailenin en büyük çocuğuydu. Okuma yazmayı 9 yaşında öğrendi. Köyüne bir okul yapıldığında ise 16 yaşındaydı. İlkokulu dışardan bitirdi, Divris Öğretmen Okulu’na devam etti. Arkasından Ankara Yüksek Öğretmen Okulu’na , oradan da Fen Fakültesi Matematik bölümüne gitti. Afyon, Konya, İzmir, Kars’ta görev yaptı. 1986’ya kadar üniversitede kaldı. Emekli olunca dershanecilik yapmaya başladı.

ARSAYI BİRİKİMİYLE ALDI

Kendi deyimiyle “iktisatlı” adamdı. “Ne sigaram vardı ne içkim ne de kumarım. Kazandığım paralar birikti. Biriktikçe ev aldım, köyümden arsa aldım” diyor. Beyören köyü bildiğiniz bozkır. Sudan, ağaçtan fakir köyünde yıllardır hayali olan orman fikrini yeşertmek istiyordu. “Öyle çorak bir köydür ki... Altında oturup, kahvaltı edecek ağaç yoktu. Yılda en fazla 330 ml. Yağmur düşer. Türkiye’nin en kurak bölgelerinden. Muaazam çöl rüzgarları esiyor. O kadar çok toz kalkar ki... Erozyon toprağımızı almış götürmüş. Ama burada orman olursa, her yerde olur diye düşündüm” diyor.

Haberin Devamı

ORMANDA 110 ÇEŞİT AĞAÇ VAR

Eşi 6 çocuğunun rızkını ormana harcamasından ötürü sitem ederken, ahbapları “ne gelirin olacak, ne fayda kazanacaksın” diyordu. Yılmadı, doğru bildiği yolda ilerledi. Aldığı 500 dekarlık arsaya ilk fidanları Cumhuriyet’in 75’inci yıldönümünde, 29 Ekim 1998’de dikti. İç Anadolu’da yetişen 110 çeşit ağacı tercih etti. 8 kilometre uzakta su buldu, boru döşetip getirtti. 75 kilometre damlatma borusu döşetti. 6 havuz açtırdı. Binlerce ağacın bakımı için 3 işçi çalıştırdı. Hepsini kendi bütçesinden karşıladı. “Çok su isteyenleri hiç dikemedik. En çok sedir, meşe, akasya, dişbudak, badem, ceviz diktim. Birkaç da meyve ağacı, çeşit olsun diye. Antep fıstığı bile diktim. İnsanlara o dağda Antep fıstığının yetişebileceğini göstermek istiyorum. İlk diktiğim sedirler 12 metre oldu” diyor.

HAYVANLAR GELDİ

Demirhan’ın ormanı yavaş yavaş kendi doğal ortamını da oluşturdu. “Bizim oralarda tarla faresi dışında hayvan yoktur. Artık şimdiye kadar hiç görmediğim kuşlar görüyorum ormanda. Göçmen kuşlarının uğrağı oldu. Hatta geçenlerde 2 tavşan gördüm, çok sevindim” diyor.

Haberin Devamı

İçimden geçeni yaptım

Ben kahraman olmak istemiyordum. Biz bunu yaptık ama daha yapacak ne çok şey var. Kimi cami yaptırıyor, kimi okul yaptırıyor… Bunlar da güzel ama ormandan, oksijeninden bütün dünya faydalanır. Ayrıca ülkenin kalkınması, ileri gitmesi bir takım mevki sahibi insanların tekelinde olmamalı.

ARTIK DiKME DiYORLAR

50 hektarı daha ağaçlandırarak toplam 50 bin ağaca ulaşmak isteyen Demirhan, ormanının finansmanında güçlük çekmeye başladı. Geçtiğimiz günlerde reklam filminde oynadığı bir bankanın kuyu yaptırdığını ancak suyu çekmek için kullanılan elektrikli motorların 40 saatte 50 liralık faturaya malolduğunu söyleyen Demirhan, “Ne Orman Bakanlığı ne de yerel yönetimler ormana ilgi göstermiyor. Hatta bir kaymakam, ‘Allah aşkına artık ağaç dikme, sen öldükten sonra kim bakacak’ dedi. Benden sonra herkes bu ağaçların oksijeninden yararlanacak” diyor.

UĞRUNA EV SATTI

Haberin Devamı

Koskoca bir ormana bakmak kolay değil. Zaman içinde 3 evini sattı, bankalara borçlandı. “Elime 3-5 kuruş geçtikçe ormana yatırdım, sandım ki para bitmez. Ama maalesef artık tıkandım. Başbakan Erdoğan ‘taş üstüne taş koyanın yanındayım’ diyordu. Biz taş üstüne ağaç kondurduk kimse yanımızda yok” diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!