Önce Toz Biraderler’dik, ama o isimdeki grup bacaklarınızı kırarız deyince Kimyevi Biraderler olduk

Güncelleme Tarihi:

Önce Toz Biraderler’dik, ama o isimdeki grup bacaklarınızı kırarız deyince Kimyevi Biraderler olduk
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 09, 2003 01:43

Elektronik müziğin en önemli gruplarından Chemical Brothers bugün ülkemizde ilk kez sahne alacak. Konser, bu yıl ikincisi düzenlenen, Urban Bug organizasyonu Bughole Festivali kapsamında gerçekleşiyor. Organizasyonun medya sponsoru olan Dream TV'nin Müzik Direktörü Yiğit Alıcı, grup elemanlarından Tom Rowlands ile telefonda görüştü.

Chemical Brothers nasıl bir araya geldi ve müzik yapmaya nasıl başladınız?

- Üniversitede tanıştık. İkimiz de Manchester'daydık. Üniversitede aynı kursu alıyorduk ve ikimiz de dans müziği ile ilgileniyorduk. Beraber kulüplere gidiyorduk. Arkadaşlığımız böyle başladı. Beraber müzik yapmayı düşünmemiştik. Partilere, müzik mağazalarına gidiyorduk. Müzikle ilgileniyor ve albümler alıyorduk. O zaman ben müzik yapıyordum. Üniversitedeki odamda küçük bir stüdyom vardı. Beraber şarkılar yapmaya başladık. Daha sonra yine beraber DJ'liğe başladık. Üniversite bitince odamda bir parça yapıp bastık. Ondan birkaç yüz kopya yaptık. Gerisi de tarih zaten.

İlk bir araya geldiğinizde isminiz 'The Dust Brothers'tı. Daha sonra neden değiştirdiniz? Chemical Brothers isminden memnun musunuz?

- The Dust Brothers, Beastie Boys'un Pauls Boutique albümünü yapan Amerikalı prodüksiyon takımı ve bu albümü ikimiz de çok seviyoruz. Güzel bir isim gibi gelmişti. O zamanlar sadece bodrumlarda, garajlarda ve Manchester çevresinde çalıyorduk. Bir sorun olacağını düşünmemiştik çünkü Amerika'da kimsenin bizden haberi olamazdı. Ama parçalarımızı daha çok kişi dinlemeye başlayınca isim sorun olmaya başladı. Orijinal Dust Brothers bize ‘‘İsmimizi kullanmayın yoksa bacaklarınızı kırarız’’ dediler. Biz de onlarla anlaştık. İsmimizi Chemical Brothers'a çevirdiğimiz için mutluyum.

DJ Mİ MÜZİSYEN Mİ?

Müziğinizi etkileyen şeyler nedir? Chemical Brothers'ın müziğini nasıl tanımlayabilirsiniz?

- Müziğimizi etkileyen üç ana şey tekno, acid house türü müzik, hip-hop ve psychedelic rock. Bu üçü yaptığımız albümlerde bizi etkileyen şeyler oldu. Chemical Brothers'ın sound'ına gelince ise albümlerimizde çok farklı şeyler yapıyoruz. Beth Orton gibi şarkıcılarla daha yumuşak elektronik parçalar yapıyoruz. Daha çok kulüp türü olan ‘‘Hey Boy Hey Girl’’ ya da ‘‘Star Guitar’’ türü parçalar var. Chemical Brothers içinde çok farklı müzik parçaları var ve bütün bu farklı şeyleri müziğimizde ortaya çıkarabildiğimizi hissediyoruz.

Kendinizi DJ olarak mı, müzisyen olarak mı tanımlarsınız?

- DJ'lik yapmadan uzun süre önce de parçalar yaptığım için kendimi müzisyen olarak görüyorum. Ya da müzisyen ve prodüktör ama DJ'lik yapmayı seviyorum. Eğlenceli bir şey. Ama söylediğim gibi turn table'larım olmadan çok önceleri de müzik yapıyor ve yazıyordum. DJ'lik müziğimizin önemli bir parçası. Büyük bir konserimiz olduğunda stüdyoya giriyoruz ve kulübü yerle bir edecek bir parça yapmaya çalışıyoruz.

Albümlerin oluşum süreci ne kadar sürüyor?

- Albüm yapmamız bir, bir buçuk sene sürüyor. Çalışmamız ve fikirler üretmemiz uzun bir süreç ama müzik üretmenin sabit bir yolu yok. Bazen bir şarkı için fikir bir akordan çıkıyor, yani geleneksel şekilde. Bazen de davul makinesinde bir beat'i bir araya getirerek ya da eski bir synth bularak bilmediğin bir ses ortaya çıkarmakla olabiliyor. Bunlarla uğraşarak şarkının başlangıcını sağlıyorsun. Bunun farklı yolları var ama önemli olan teknoloji. Müzik yazmayı öğrenirken bir yandan da davul makineleri ve synthesizer programlamayı öğreniyordum ve bu iki şey benim için çok doğal. Bilgisayar kullanmayı bilmeyen eski bir müzisyenin bir anda bilgisayar kullanmasını öğrenmesi gibi değil yani. Piyano çalmayı öğrenirken bir yandan da bilgisayarda müzik yazmayı öğreniyordum. İkisi de çok doğal ve müziğimiz ikisinden de besleniyor. Geleneksel şarkı yazma metodundan yola çıkarak modern müzik üretiyoruz. Müziğimiz bu ikisinin buluşma noktası.

BAŞKALARIYLA ÇALIŞMAK İYİ

Müziğe başladığınız zamandan bugüne müzik üretim sürecinizde değişen bir şey oldu mu?

- Hayır; hálá Ed ile stüdyoya girip fikirler üretmeye çalışıyoruz. Yeni şeyler yapmaya, ilginç şarkılar yazmaya uğraşıyoruz. Bir hafta, bir yıl ya da 10 yıl sonra da dinlemek isteyeceğimiz şarkılar yapmak istiyoruz. Kendimizi memnun eden şarkılar yapmak istiyoruz. 'Exit Planet Dust' ve toplama albümümüz için iki yeni şarkıyı yazarken de amacımız buydu.

Albümlerinizde birçok farklı müzisyenle çalışıyorsunuz. En son albümünüz 'Come With Us'ta Beth Orton ve Richard Ashcroft ile çalıştınız. Sizin için ortak çalışmaların önemi nedir?

- Bizim için stüdyoda farklı müzisyenlerle çalışmak bazı şeyleri farklı yapmanın ve farklı fikirler üretmenin bir yolu. Başkalarıyla çalışmayı çok seviyoruz. Farklı şeyler yapmayı öğreniyorsun. Beraber stüdyoda olmak, şarkı yazmak inanılmaz bir deneyim ve bir araya geldiğinizde o ünlü rock starı kayboluyor. Sadece beraber çalışan müzisyenlersiniz.

Farklı bir enerji galiba.

- Evet, bir şarkı yazmaya çalışmak çift taraflı işleyen bir prosedür. Çünkü Noel Gallagher gibi biriyle çalışmak bizim için faydalı bir şey olduğu gibi, onun için de Oasis ile olmaktan bir kaçıştı. Özgürleştirici bir deneyimdi. Farklı şeyler deneyebiliyordu ve bir sonraki Oasis albümünde yer almayacağı için uyum konusunda endişe etmesi gerekmedi. Farklı bir şeyler yapmak için bir fırsattı. Bizim müziğimiz de tam bu noktada.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!