OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 24, 2002 00:00
ANAP lideri Yılmaz, seçimi erteletme gibi amacı olmadığını, ancak öncelikle AB yasalarının Meclis'ten geçmesi gerektiğini söyledi. Yılmaz, DSP'nin paketi yetkili kurullarında görüşeceğini, yasa teklifini SP ile birlikte Meclis'e vereceklerini kaydetti.Başbakan Yardımcısı ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, dünden bu yana liderlerle AB yasaları konusunda yaptığı ikili görüşmelerin sonuçlarını ve kendi yorumlarını, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında açıkladı. Yılmaz, "Bu ziyaretlerin temel amacı, AB'ye yönelik üyelik sürecinde özellikle Kopenhag siyasi kriterlerine uyum yönünde hazırladığımız paketin yasalaşması için kendilerinden destek istemekti" diyen Yılmaz şunları söyledi:BÜYÜK REFORM HAREKETİ"Türkiye'nin AB'ye üyeliği halkımızın büyük çoğunluğunun desteklediği ulusal bir hedeftir. Bu hedef, büyük
Atatürk'ün çizdiği çağdaş uygarlıkla bütünleşme ve onu aşma hedefiyle birebir örtüşmektedir. AB üyeliği sadece bir dış polita meselesi değildir. AB, cumhuriyet tarihimizin en temel projesidir. Tarımdan, üretime, adaletten güvenliğe, sağlıktan çevreye kadar hayatamızın her alanında Türkiye'yi ileri götürecek olan büyük bir reform hareketidir."AB ile 40 yıl süren ilişkiye rağmen Türkiye'nin Kopenhag Kriterleri'nin gereklerini yerine getirmediği için Türkiye'nin Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelerden dahi geride kalarak üyelik sürecinin dışında kaldığına işaret eden Yılmaz, şöyle konuştu:"Ulusal programımızda özellikle ölüm cezası ile bireysel özgürlükler kapsamında Türkçe'den farklı dil ve lehçelerini evlerinin dışında da öğrenebilmeleri ve bu dil ve lehçelerin radyo ve TV yayınlarında da olmasına yönelik düzenlemeler yapılamamıştır.Öte yandan Ulusal Program hazırlanırken o tarihte çok net olmayan AB genişleme takvimi özellikle Nice zirvesinden sonra netlik kazanmıştır. Genişlemenin dalga dalga yapılacağı söylenirken, Nice zirvesiyle birlikte müzakere sürecindeki ülkelerin büyük dalga halinde üyelik gündeme gelmiştir. Bu çerçevede Türkiye dışındaki 10 aday ülke AB'ye üye olacaktır. Geride kalan Bulgaristan ve Romanya'nın ise 2007'den itibaren üye olmaları planlamaktadır.Ülkemiz ise 40 yıllık ilişkilerine rağmen, Bulgaristan ve Romanya'nın dahi gerisinde kalmaktadır. Çünkü üyelik müzakerelerine başlamammış tek ülke Türkiye'dir. Bunun nedeni de hukukun üstünlüğü, insan hakları vb. konularda gelişim süecini tamamlayamamaıştır. Üyeliğin tek koşulu Kopenhag Kriterlerini karşılamıştır.Önümüzde geniş bir zaman vardır. Üyelik müzakerelerine başlayabilmek için AB ile aynı hukuk sistemine dahil olduğumuzu teredüte mahal bırakmayacak şekilde göstermemiz lazımdır."ACELEMİZ TÜRKİYE İÇİNDİRİdam, Kürtçe gibi konuların orta vade için öngörüldüğünü işaret ederek, kendilerini acele etmekle, suni bir gündemi zorlamakla ve bu suretle de siyasi bir rant elde etmekle suçlayanlar olduğunu söyleyen Yılmaz şöyle devam etti:"Bizim acelemiz Türkiye içindir. Acelemiz, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarının Türkiye'nin bir büyük kalkınma hamlesi içine girmesinin işsizlerimize iş yaratılmasının gecikmemesi içindir.Liderlere sunduğumuz paket, müzakere perspektifine yaklaştığımız ancak bu reformlara devam etmemiz gerektiğidir. Uyum Yasası paketi bu amaç ve anlayışla hazırlanmıştır. Bu paketin hazırlanmasında AB dönem başkanlığıyla da danışma içinde hareket edilmiştir. Ülkemizi daha özgürlükçü daha çağdaş bir demokrasiye, dünyada daha güçlü bir konuma ulaştıracağına inandığımız köklü değişiklikler içermektedir.Yılmaz, öngörülen değişikliklerin çağdaşlığın kaçınılmaz gereği olduğunu vurgulayarak, "Türkiye'nin AB'ye üyelik gibi bir davası olmamış olsaydı dahi, ülkemizin birlik ve beraberliğinin güçlendirilmesi, elzem olan tedbirlerdir."TERÖR SUÇLULARI CEZASINI SONUNA KADAR ÇEKECEKKamuoyunda tartışılan ölüm cezası ve Kürtçe konusuna da değinen Yılmaz, şunları söyledi:"Ülkemizde 1984'ten beri fiilen uygulanmayan ölüm cezasını tümüyle kaldıran 13 numaralı protokola değil, savaş halleri dışında ölüm cezasını yasaklayan 6 numaralı protokole ayanmaktadır. Terör suçlularının da cezalarını ölünceye kadar çekmeleri konusu da güvenceye alınmıştır. Bunların herhangi bir şekilde infaz yasasından, af yasasından yararlanmaların mümkün olamayacaktır.KÜRTÇE TVYine bu yasa paketinde yer alan önerilerimizde, vatandaşlarımızın geleneksel olarak ailelerinden farklı ortamlarda öğrenebilmeleri ve bu dilde radyo ve TV yayını yapılması önündeki engellerin kaldırılmasıdır.Türkiye'nin resmi dili de eğitim idili de Türkçe'dir. Bu değişmez bir ilkedir. Bu ilkeden sapma söz konusu değildir. Bu paket özellikle düşünce ve ifade özgürlüğü bakımından yeni açılımlar ihtiva etmektedir."AMACIMIZ SEÇİMİ ERTELETMEK DEĞİLYılmaz, ortağı MHP'nin AB yasalarının öne alınması halinde seçimin fiilen yapılamayacağı kaygılarına da açıklık getirdi:"Bu paket liderler tarafından da değerlendirilecektir. Sunmuş olduğumuz bu paket, erken genel seçimi engelleme niteliği taşımadığıdır. Türkiye kaçınılmaz bir şekilde erken seçime gitmektedir. Ancak, seçime giderken temel bir görevi ihmal edemeyiz." Yılmaz, konuşmasında AB'den yana olmakla, uyum yasalarından kaçmanın birbiriyle çalişen davranışlar olduğunu söyledi ve "Tüm siyasi partiler bu paketi el birliğiyle TBMM'den geçirmek görev ve sorumluluğuyla karşı karşıyadır" dedi.Meclis'ten önce bu yasaların geçirilmesinin, hemen ardından da
seçim yasalarının geçirilmesinin mümkün olduÄŸunu savunan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:"Seçimin 3 Kasım'da yapılması konusunda bizim hiç bir çekincemiz, hiç bir tereddütümüz söz konusu deÄŸildir. Bizim ANAP olarak tercihimiz, önce bu çerçeve yasanın TBMM'de görüşülüp yasalaÅŸması arkasından, YSK'ın bize önerdiÄŸi 10 AÄŸustos tarihini geçmeyecek ÅŸekilde seçim kararının alınmasıdır."YASA TEKLÄ°FÄ°NÄ° SP Ä°LE BÄ°RLÄ°KTE VERECEĞİZYılmaz, önce seçim kararı alınması halinde AB yasalarının geçmeyebileceÄŸine iliÅŸkin kaygılarını da şöyle dile getirdi:"Umarımki erken seçim kararı önce alınırsa, bugüne kadar AB yasalarına kayıtsız ÅŸartsız destek vereceÄŸini söyleyen siyasi partilerimiz de bu desteklerini Meclis'te veririler ve bunu sonuçlandırırız." Yılmaz, ortağı DSP'nin paketi yetkili kurullarında deÄŸerlendireceÄŸini yasa teklifini SP ile birlikte Meclis'e vereceklerini de sözlerine ekledi.ECEVÄ°T SEÇİM TELAÅžINA DÜŞEN MECLÄ°S'TEN KAYGILIYılmaz konuÅŸmasının ardından "AB Yasaları konusunda iÅŸ iÅŸten geçmiÅŸtir" diyen Ecevit'in yaklaşımını bir soran bir gazeteciye ÅŸu yanıtı verdi:"Sayın BaÅŸbakan sadece AB konusunda deÄŸil, diÄŸer konularda da yasal düzenleme yapılacaksa bunun erken seçim kararından önce yapılması gerektiÄŸini düşünüyor. Aksi halde seçim telaşına düşmüş bir Meclis'te bu deÄŸiÅŸikliklerin yapılmasının mümkün olamayacağını düşünmüş olabilir. Yoksa, bu teklifteki düzenlemeler konusunda farklı bir yaklaşım içinde olduÄŸunu düşünmüyorum."CEM PAKETÄ°N Ä°KÄ°YE BÖLÃœNMESÄ°NÄ° ÖNERDÄ°ANAP lideri, dün Meclis’te bir araya geldiÄŸi Yeni Türkiye Partisi Genel BaÅŸkanı Ä°smail Cem’in, paketin Meclis’ten en geniÅŸ uzlaÅŸmayla çıkarılması için paketin ikiye bölünmesini önerdiÄŸini söyledi. Yılmaz, "Sayın Cem, MHP’nin de destek verdiÄŸi konuların Meclis’te ayrı bir paketle ele alınmasını ve bu ÅŸekilde en geniÅŸ uzlaÅŸmaysa yasanın çıkarılmasını önerdi. ‘MHP’nin karşı çıktığı diÄŸer yasalar ise ayrı bir paketle Meclis’e getirilsin’ dedi" diye konuÅŸtu. Yılmaz, YTP’nin ANAP ve SP’nin birlikte Meclis’e sunacağı AB’ye uyum paketine imza vermeyeceÄŸini ancak Meclis’te katkı saÄŸlama yönünde söz aldıklarını aktardı.Â
button