OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 16, 2004 00:00
Jülide Kural (38) geçtiğimiz sene tiyatro sahnesinde, Meksikalı kadın ressam Frida Kahlo'nun (1907-1954) hayatını oynamaya başladı. Frida'nın gençliğinde geçirdiği bir kaza ömrü boyunca sakat kalmasına, acı çekmesine yol açmıştı.Jülide Kural, rolünü iyi oynayabilmek için onun gibi korse takmış, baston kullanmış ve hazırlanmıştı. Sonra yaz geldi ve Kural, arkadaşlarıyla tatile gitti. Bir
trafik kazası geçirdi. Frida Kahlo kadar olmasa da omuriliÄŸinden yaralandı ve bir bacağı aksamaya baÅŸladı. Üç ay yattı, dört ay boyunca gerçekten bastonla dolaÅŸtı, gerçekten korse taktı. ‘‘Ben Frida'yı anladığımı sanıyordum. MeÄŸer bir ÅŸeyi anlamak için gerçekten yaÅŸamak gerekiyormuş’’ diyen Jülide Kural, ‘‘YaÅŸasın Hayat’’ isimli oyunu oynamaya devam ediyor. Bu kaza Frida'nın laneti mi? - Çevremde birçok insan böyle yorumluyor. Frida'yı oynarken bir hayatın mahremiyetine giriyordum. Belki bir bedel ödedim.Bedel mi? - Evet ama bu bir rastlantı. Rastlantı olduÄŸuna inanmak istiyorum. Ä°nsan bu kadar örtüşen bir paralellikte bir kaza yaÅŸadığı zaman çok farklı bir psikolojiye giriyor. Aslında ben Frida'nın yaÅŸadığı acının yüzde birini yaÅŸadım. Frida 47 yıllık hayatının 40 yılını bu acılarla geçirdi. Ben sadece üç beÅŸ ay tahammül ettim. Ama ÅŸimdi onu daha iyi anlıyorum. Frida'nın hayatı kazadan önce ve sonra diye ikiye ayrılır. Sizin geçirdiÄŸiniz kaza da böyle bir dönüm noktası mı? - Evet, çok deÄŸiÅŸtim. Kaza öncesinde onu anlamak için sokaklarda bastonla yürüdüm, belime korseler taktım. Anladığımı sanıyordum. O korseyi gerçekten takınca, gerçekten topallayınca, insanların size ‘‘vah vah genç bir kadın ama sakat’ diye baktıklarını görünce anladım. Oyunda ‘‘Frida'nın geçirdiÄŸi kazayı anlatmayacağım. Çünkü o bir kazadan ibaret deÄŸil’’ diyorsunuz. Hálá böyle mi düşünüyorsunuz?- Geçen sene oyunu oynarken kazayı anlatma anında Frida olarak oynuyor ve ‘‘Otobüs demiri beni ikiye ayırmasaydı, Diego'nun çocuklarını doÄŸurabilirdim’’ diyordum. Åžimdi o sahnede oyuncu olarak çıkıyorum ve şöyle diyorum: ‘‘Otobüs demiri Frida'yı ikiye ayırmasaydı, Diego'nun çocuklarını doÄŸurabilirdi. Bir demirdi onun içine giren...’’ Bu çok önemli bir fark. Artık kazayı daha çok önemsiyorum ve anlatmak istiyorum. Ama Frida'nın başına o kaza gelmeseydi Frida yine Frida olurdu. Hálá böyle düşünüyorum. O halde geçirdiÄŸiniz kazayı anlatır mısınız? - Sıradan bir kazaydı. Bir gün sevdiÄŸiniz insanlarla tatile gitmek istersiniz. Birden araba yoldan çıkar, takla atar. Arkadaşınızın bilinci kapanır, bir diÄŸeri vefat eder, sizin 7 tane omurunuz ve bacağınız kırılır. Herkesin başına gelebilirdi. Ama ben böyle bir kaza geçirince baÅŸka bir ÅŸey oldu. Bir düşünsenize omuriliÄŸi paramparça bir kadın ve omurları kırık onu oynamaya çalışan bir baÅŸka kadın. Garip bir ÅŸeydi.Dünyanın her yerinde Frida tek kiÅŸi olarak oynanan bir oyun mu? - Daha kalabalık kadrolarla oynanıyor. Çok araÅŸtırdım tek kiÅŸi oynayan baÅŸka bir ülke yok. Frida'yla benim aramda tuhaf bir iliÅŸki var. BaÅŸka bir oyuncuyla bunu paylaÅŸamazdım. Hatta rejiyi de ben yapıyorum. Salma Hayek, Frida filminde, ressamın kendisi gibi kaÅŸlarını birleÅŸtiriyordu. Siz yapmamışsınız. Frida gibi bıyıklarınız da yok. Neden?- Frida Kahlo'yu taklit etmiyorum. Renkli kıyafetlerinden, küpelerinden, sigarasından ve küfretmesinden vazgeçemem. Onu anımsatacak ÅŸeyleri kullanıyorum ama o olmaya çalışmıyorum. Bence Frida çok cazibeli bir kadın. Bende o kadar cazibe yok. Belki bu sebeple sahnede güzel gözükmeye çalışıyorum. Frida'nın çok sigara içip ağız dolusu küfür etmesi gibi özelliklerinin ne kadarı sizde var? - Sigara içiyorum ama onun kadar deÄŸil! En kötü sözüm 'aptal'dır. Küfrün çok erkek bir ÅŸey olduÄŸunu düşünüyorum ve bir tek sahnede küfrediyorum.Televizyon izleyicisi sizi hálá Süper Baba'daki Ä°pek rolüyle hatırlıyor. Bir daha televizyon dizisinde oynamayacak mısınız? - Seçici davranıyorum. Hata yapmak istemiyorum. Ama dizide oynamak istiyorum.Â
button