Güncelleme Tarihi:
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısının ardından, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Ankara'daki saldırı nedeniyle cuma gününe kadar parti mitinglerini askıya aldıklarını duyuran Çelik, 'güvenlik ve istihbarat zafiyeti' tartışmaları için "Bir yandan bu faillerin bulunulmasına çalışıyor. Bir yandan da idari soruşturma aynı şekilde sürdürülüyor. Bir zaaf varsa gereği yapılır. Herhangi bir zaaf örtülmez. Bu konuda bir zaaf varsa bunun üstüne gidilir. Herhangi bir zaaf henüz tespit edilmemişse burada şu anki siyasi sorumluluk teröre karşı tek ses olmayı gerektiriyor" dedi.
"'TERÖRE KARŞI, BİRLİK DİRLİK VE KARDEŞLİK' MİTİNGLERİ YAPACAĞIZ"
AK Parti Genel Merkezi'nde konuşan Çelik, cuma gününe kadar parti mitinglerini askıya aldıklarını açıklayarak "AK Parti olarak mitinglerimizi askıya aldık. Sayın genel başkanımız, Başbakanımız cuma gününe kadar herhangi bir miting gerçekleştirmeyecek. Cuma günü ve cuma gününden sonraki birkaç mitingimizi ise bir parti mitingi hüviyetinde olmaktan ziyade normal, rutin takvimi içerisinde 'Teröre karşı, birlik dirlik ve kardeşlik' mitingleri olarak yapacağız. Bursa'dan itibaren" diye konuştu.
"ACELE BAZI ADRESLER GÖSTERMEK DOĞRU OLMAZ"
Saldırıyla ilgili güvenlik ve istihbarat zafiyeti olup olmadığı konularında yürütülen tartışmalara değinen Çelik, "Acele karar vermemek lazım. Önemli olan somut bulgulara ulaştıktan ve titiz çalışmaların neticesinden sonra karar vermek lazım. Acele bazı adresler göstermek kamuoyunu yanlış bir yere sevk edebilir. Bu doğru olmaz. Bir güvenlik ve istihbarat zaafı var mı? Şimdiye kadarki verilerde bu mitingle ilgili ve diğer konularda alınması gereken tedbirlerin en üst düzeyde alındığı şeklinde bir veri var elimizde. İstihbaratın şu ana kadar yaklaşık son zamanlarda 17-18 tane bu tip olayı engellediği, kamuoyuna duyurulmamış onlarca olayı engelliyor" ifadelerini kullandı.
"ZAAF VARSA BUNUN ÜSTÜNE GİDİLİR"
AK Parti Sözcüsü Çelik, "Eylemi gerçekleştirenler eğer içerideki birtakım birimlerle irtibat kurmuyorsa bunların tespitinde zorluk olabiliyor. Dünyada son yıllarda maalesef bu şekilde tespit edilemeyen ciddi terör eylemleri oldu. Tarihimizin en kanlı ve en acılı eylemlerinden birisiyle karşı karşıya kaldık. Bir yandan bu faillerin bulunulmasına çalışılıyor. Bir yandan da idari soruşturma aynı şekilde sürdürülüyor. Bir zaaf varsa gereği yapılır. Herhangi bir zaaf örtülmez. Bu konuda bir zaaf varsa bunun üstüne gidilir. Herhangi bir zaaf henüz tespit edilmemişse burada da şu anki siyasi sorumluluk teröre karşı tek ses olmayı gerektiriyor" şeklinde konuştu.
"RAKAMLAR SAKLANIYOR, GİBİ ŞEYLER YAKIŞIKSIZ"
Ankara'daki saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısı hakkında siyasi partilerin ve farklı grupların yaptığı açıklamaları eleştiren Çelik, "Rakamlarla ilgili açıklama yapılıyor. Rakamlar konusunda başka siyasi partiler ya da başka gruplar açıklama yaptığı zaman şuna dikkat etmek lazım. Adli tıpta yürüyen bir süreç var. Maalesef bu ağır bir saldırı. Bazı cesetler parçalanmış. Bunların DNA testlerinin yapılması için hem adli tıpta titiz bir çalışma yürütülüyor hem de belli bir aşamada savcılık onayı gerekiyor. Tam bir karara varılmadan sayıyla ilgili spekülasyon yapmak doğru değil. Başbakanlık Kriz Merkezi, Sağlık Bakanlığı bununla ilgili açıklama yaparlar. Rakamlar saklanıyor, birtakım bulgular var ama engelleniyor, gibi şeyler yakışıksız şeyler. Söz konusu olan kendi insanımızın canı. Saklı, gizli bir iş olmaz" açıklamasında bulundu.
"BAHÇELİ, MİLLİYETÇİ SİYASETE İPOTEK KOYMUŞ GÖZÜKÜYOR"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Başbakan Davutoğlu ve CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun görüşme davetlerini reddetmesi sorulan Çelik, "Bahçeli'nin tutumunu normalde yadırgıyorduk. MHP tabanına izah edemediği bir durum var. MHP'lilerin en hassas olduğu konu terör konusudur. Bu ara terörle ilgili böyle bir hassasiyet olduğu zaman mantık şunu gerektirir. Bahçeli'nin bir adım daha önde olmasını gerektirir. Fakat bunun yerine hiç de hoş olmayan şekilde tekrar 'hayır' üslubunu yürütmesi, ortaya şunu çıkarıyor. Bahçeli, 7 Haziran'dan beri kişisel olarak ülkücü ve milliyetçi siyasete ipotek koymuş gözüküyor. MHP gibi bir partinin terör konusunda hükümetle dayanışma içinde olmaması, Bahçeli'nin böyle bir daveti reddetmesi bizim siyasi tarihimizde ilk rastlanan durum. Böyle bir güvenlik krizi olduğu zaman herkesten önce hükümete destek veren MHP olurdu. Bu seferse en geride kalan parti. MHP'nin tabanı Türkiye'nin güvenliği ve terörle mücadele konusunda, Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik bir saldırı söz konusu olduğunda en hassas tabandır. Onların arzusuyla Bahçeli'nin tutumu arasında açık bir çelişki görüyorum. Tabi ki doğru bulmuyoruz" dedi.
"AK PARTİ TARAFINDAN YAPILMAYAN HİÇBİR FAALİYETİN SORUMLUSU DEĞİLİZ"
Rize'de Türk bayraklarıyla düzenlediği 'Teröre lanet' mitinginde 'Oluk oluk kan akacak' sözleriyle eleştirilen Sedat Peker'in söz konusu mitinginin, AK Parti ile ilişkilendirilmesine yönelik tartışmalar hakkında ne düşündüğü sorulan Çelik, "Bunlarla AK Parti'nin hiçbir ilişkisi yoktur. Organik ve kurumsal bir ilgisi yoktur. Bizi bağlayan bir konu değildir bu. Açık ve net şekilde söylüyorum, AK Parti'nin resmi mekanizmaları tarafından yapılmayan hiçbir faaliyetin sorumlusu değiliz. Biz organizasyona destek veriyoruz, demediğimiz sürece bizi bağlayan bir tarafı yoktur. Hangi kurum, dernek, kişi ya da kuruluş olursa olsun bizim onayımız olmaksızın bizim sembollerimizin kullanılması, bize destek verilmesi gibi şeyler; bizim dışımızda şeylerdir. Biz bu şeyleri reddederiz" diye yanıt verdi.
"PARALEL YAPI BAŞTA OLMAK ÜZERE CASUSLUK FAALİYETİNDEN VAZGEÇMEYEN YAPILAR VAR"
AK Parti Genel Merkezi'nde yapılan Strateji Toplantısı'nın basına yansıyan tutanakları üzerinden AK Parti'ye dinlenmek üzere böcek yerleştirilip yerleştirilmediği sorulan Çelik, "AK Parti Genel Merkezi'nin dinlenmesine, AK Parti'deki toplantıların birtakım dış unsurlar tarafından dinlenip kaydedilip deşifre edilmesine dönük birtakım teşebbüslerle karşı karşıya kalıyoruz zaman zaman. Bildiğiniz yapılar var. Paralel yapı başta olmak üzere casusluğu huy edinmiş, hastalıklı şekilde casusluk faaliyetinden vazgeçmeyen yapılar var. Ama bunlar şimdiye kadar başarılı olamadılar. AK Parti Genel Merkezi, AK Parti'nin faaliyetleriyle ilgili dışarıya bilgi sızmamasıyla ünlü bir binadır. Bu bahsettiğiniz tutanakların hepsi hayal mahsülü ve kurgu. Bir dizi senaryosu gibi orada bir araya getirilmiş. Genel sekreterliğimiz hukuki açıdan da yapılabileceklerle ilgili değerlendirme yapıyor" ifadelerini kullandı.
"İNSANLIK DIŞI BİR TUTUM OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ"
Şırnak'ta Hacı Lokman Birlik'in cesedinin polis araçlarıyla sürüklenmesi olayında 2 emniyet personelinin görevden uzaklaştırılması hakkında ne düşündüğü sorulan Çelik, şöyle konuştu: "Bizde kim olursa olsun ölüye eziyet edilmemesi bir değerimizdir. Bu görüntüleri hiçbir şekilde tasvip etmiyoruz. Söz konusu şahıs roket atarla polise saldırırken resimleri olan şahıs, daha sonra güvenlik güçleri tarafından bertaraf edilmiş. Ama netice itibariyle bu şekilde bir işkence görüntüsünün ortaya çıkmaması gerekir. Bunun insanlık dışı bir tutum olduğunu düşünüyoruz. Bunu yapan kişilerin iyi niyetli olmadığını düşünüyoruz. Gereken cezayı almasını isteriz. Parti olarak süreci takip ediyoruz"
"MÜZİKLİ VE COŞKULU OLMAYACAK"
Cuma günü ve sonrasında AK Parti'nin yapacağı 'Teröre karşı, birlik dirlik ve kardeşlik' mitinglerinin içeriği hakkında bilgiler sorulan Çelik, "Bir iki mitingimizi birlik, dirlik, kardeşlik mitingi olarak planlıyoruz. Müzikli ve coşkulu olmayacak. Bursa'da rahmetli olanlar için Kur'an okunacak ondan sonra miting organizasyonu yapılacak" dedi.
"CUMHURBAŞKANIMIZ VE BAŞBAKANIMIZ HAKKINDA ÇİRKİN İFADELERİ KULLANIRSA YAN YANA GELMEMİZ SÖZ KONUSU OLAMAZ"
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Ankara'daki saldırının ardından yaptığı açıklamaları ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Çankaya Köşkü'nde Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşmesi sonrasındaki açıklamalarını eleştiren Çelik, şunları kaydetti: "Bizim daha büyük bir dayanışma ruhuyla siyasi partiler olarak bir araya gelip bu duruşu sergilememiz gerekirken son derece sorumsuz açıklamalar gördük. Doğrudan doğruya HDP'nin genel başkanının, Cumhurbaşkanımızı, Başbakanımızı ve diğer yetkilileri hedef alan ve bunları son derece çirkin ifadelerle suçlayan birtakım yaklaşımlarını gördük. Dün Kılıçdaroğlu'nun teröre verdiği desteğin kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Ama dünkü basın toplantısında terör dışında bugünün konusu olmayan bazı konuların gündeme getirilmiş olmasını da hassasiyet kaybı olarak görüyoruz. Bahçeli ülkede önemli bir siyasi hareketi temsil eden partinin genel başkanı olarak konuşuyor ama hiçbir meselede sorumluluk almıyor. Bugün devlet adamlığının ve siyaset adamlığının test edildiği gündür. Birisi teröre pas atan, terörle yan yana duran bir açıklama yaparsa Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız hakkında çirkin ve yakışıksız ifadeleri kullanırsa yan yana gelmemiz söz konusu olamaz"