Güncelleme Tarihi:
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Genel BaÅŸkan ve BaÅŸbakan DavutoÄŸlu baÅŸkanlığında düzenlenen AK Parti MYK toplantısı devam ederken, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Parti Sözcüsü Çelik, 1 Kasım milletvekili seçimi sonuçlarının, 1 Kasım milletvekili seçimlerinden sonra ilk AK Parti MYK toplantısını yaptıklarını, toplantıda 1 Kasım'a giden süreç ve seçim sonuçlarının kapsamlı ÅŸekilde deÄŸerlendirildiÄŸini ifade etti.  Â
   Â
Seçimlerin yüksek katılımla ve saÄŸlıklı bir ÅŸekilde yapıldığına iÅŸaret eden Çelik, ÅŸunları kaydetti:        Â
"1 Kasım seçimlerine Türkiye'de yüksek katılımla gerçekleÅŸen seçimlerden bir tanesi olması sebebiyle, demokrasimizin gücünü göstermesi, hem demokrasi ile toplumumuzun kurduÄŸu saÄŸlıklı iliÅŸkinin bir göstergesi olarak görülmesi bakımından hem de dünyanın pekçok yerinde siyasal katılım oranları geliÅŸmiÅŸ, demokrasilerde çok azken ya da ciddi demokratikleÅŸme problemi yaÅŸayan ülkeler varken, Türkiye'nin böyle yüksek katılımla saÄŸlıklı seçimler yapması, Türkiye'nin en büyük kazanımlardan biri olarak görüyoruz.      Â
Tabii en önemli hususlardan bir tanesi neredeyse birkaç saat içerisinde Türkiye'de seçim sonuçlarının belli olması ve bu seçim sonuçlarının ufak tefek itirazlar hariç genel kabul gören, genel onay alan ÅŸekilde hiçbir sıkıntıya mahal vermeyecek ÅŸekilde açıklanmış olmasıdır. Tabii ki itirazlar var. Resmi sonuçları yayınlanacak ama sonuçları itibarıyla hemen her parti bu sonuçlarının saÄŸlıklı sonuçlar olduÄŸunu, bu çerçevede teÅŸekkül ettiÄŸini kabul etmiÅŸ bulunuyor. Bu da yine demokrasimizin gücü, Türkiye'nin seçim yapabilen, seçimleri saÄŸlıklı ÅŸekilde yapabilen ülke olması bakımından altını çizmesi bakımından önemlidir."        Â
AK Parti Genel BaÅŸkanı ve BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu'nu, seçimdeki baÅŸarısından dolayı dünyanın çeÅŸitli ülkelerinden liderlerin aradığını belirten Çelik, "Bu arayışlarında, hem Türk demokrasinin gücünün altını çiziyorlar hem baÅŸarılı ÅŸekilde seçimlerin yapılmış olması hem de AK Parti'nin büyük galibiyetle seçimden çıkmış olmasını tebrik ediyorlar. Biz de bu sevincimizi paylaÅŸan herkese teÅŸekkür ediyoruz" diye konuÅŸtu.       Â
"KAYBEDEN TEK VATANDAÅžIMIZ BÄ°LE YOKTUR"Â Â Â Â Â Â Â Â
Seçimin tabii kazananının AK Parti olduÄŸunu, diÄŸer partilerin kayba uÄŸradığını dile getiren Çelik, şöyle devam etti:      Â
 "Fakat kaybeden partiler olmasına rağmen, altını çizerek söylüyoruz, kaybeden tek vatandaşımız bile yoktur. Türkiye bugün önünü gören huzurlu barış içinde bir güne uyanmıştır. Bütün vatandaşlarımız kazanmıştır. Bu milletimizin zaferidir. Açık bir şekilde ve net şekilde söylüyoruz, AK Parti her seçimde bir sayısal olarak aldığı oy kadar bunun arkasındaki meşruiyet gücüne dayanan partidir.
O sebeple bize oy verenlere teÅŸekkür ettiÄŸimiz kadar sandık başına giden, oy versin vermesin bütün partilerin tabanındaki ve diÄŸer vatandaÅŸlarımızın hepsine de şükranlarımızı sunuyoruz, demokrasimize sahip çıktıkları için. Yine AK Parti'li olsun olmasın sandıklarda nöbet tutarak seçimin saÄŸlıklı bir ÅŸekilde yapılması için seçimin barışçıl ÅŸekilde yapılması için, vatandaÅŸlarımızın hür iradesinin yansıması için elinden gelen gayreti gösteren bütün partilerin, barışçı yaklaşım üreten, demokrasiye sahip çıkan, hukuk içinde hareket eden bütün partilerin mensuplarına da bu çalışmalarından ötürü teÅŸekkür ediyoruz.        Â
AK Parti'nin zaferi, hem demokrasi tarihimiz açısından hem de dünya siyasi tarihi açısından açık zaferdir. Genellikle iktidar partileri iktidarda zayıflarlar muhalefet partileri güçlenirler. Ancak, AK Parti dünya tarihinde istisnai ÅŸekilde iktidardayken gücünü koruyan, gücünü artıran parti olmuÅŸtur."       Â
7 Haziran seçimlerinde AK Parti'nin oy oranında düşüş yaÅŸandığını ve tek başına hükümet kurmasının mümkün olmadığını hatırlatan Çelik, "Bunun sebeplerini çok düşündük, çünkü biz nihayetinde siyasetin esasının toplumsal taleplerin siyasi temsile dönüştürülmesi olduÄŸunu düşünüyoruz. Biz sadece muhalefetteyken toplumun sesine kulak veren ya da iktidara geldiÄŸinde bundan vazgeçen partiler gibi olmamaya özen gösterdik" dedi.       Â
Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:       Â
 "Biz seçime giderken toplumun sesine kulak verip toplumun sözünü dillendirdiÄŸimiz gibi, iktidarımız döneminde iktidar faaliyetinde bulunurken de toplumun sesine kulak vermeyi, toplumun sözünü dillendirmeyi esas kabul ettik. Bu sebeple açık ve tartışmasız biçimde AK Parti, Türkiye'de en güçlü merkez partisidir, sadece siyasi merkezi temsil etmemektedir aynı zamanda toplumsal merkezi de temsil eden yegane partidir. Sayısal meÅŸruiyeti kadar siyasal meÅŸruiyeti de çok yüksektir. Aynı ÅŸekilde Türkiye'de her yaÅŸta, her kesimden, her etnik gruptan her mezhep grubundan, her coÄŸrafyadan oy alabilen partidir. Bu bakımdan da baktığınızda sadece siyasi olarak güce sahip olmakla deÄŸerlendirilemez, sosyolojik olarak da Türkiye'nin toplumsal yapıştırıcısı, toplumsal tutkalı, toplumsal omurgası durumdadır.        Â
KuÅŸkusuz MYK'mız, milletimizin partimize verdiÄŸi büyük sorumluluÄŸun farkındadır. Büyük milletle kurduÄŸumuz iliÅŸki bakımından daha büyük tevazuyla, daha çok çalışarak her kesimle daha eÅŸitlikçi daha özgürlükçü iliÅŸkiler kurarak, Türkiye'nin toplumsal barışını en yüksekte tutmaya çalışarak, reformları kesintisiz biçimde devam ettirerek Türkiye'de en önemli ÅŸeyin birlik beraberlik dirlik içinde 2023 hedeflerine ulaÅŸmak olduÄŸunun bilincinde olan, bundan sonraki siyasi süreci sürdüreceÄŸiz."       Â
"TÃœRKÄ°YE PARTÄ°SÄ° OLDUÄžUMUZUN FARKINDAYIZ"Â Â Â Â Â Â Â Â Â
"Hiçbir vatandaşımız mahzun olmasın, herhangi ÅŸekilde oy verdiÄŸi partilerden bir tanesi geride kalan vatandaÅŸlarımız mahzun olmasınlar. AK Parti'nin zaferi, onların da zaferidir" ifadesini kullanan DavutoÄŸlu, sözlerine şöyle sürdürdü:        Â
"Bize oy vermeyen vatandaÅŸlarımızın toplumsal taleplerine de bize oy veren vatandaÅŸlarımız kadar duyarlı olacağız. Biz Türkiye partisi olduÄŸumuzun farkındayız. Türkiye'nin sorumluÄŸunu 14 yıldır taşıyoruz. Bundan sonra omuzlarımıza yüklenen ağır yükün farkındayız. Bu sebeple büyük şükranla aziz milletimizin partimize tevdi ettiÄŸi bu sorumluluk karşısında üzerimize düşeni yapmanın gayreti içinde olacağız. Bu bizim için büyük bir onurdur, büyük bir ÅŸereftir. Milletin görevlendirmesi ÅŸereflerin en büyüğüdür siyasette. Bu millet büyük alicenaplık göstererek partimize bu ÅŸekilde teveccüh göstermiÅŸtir. Bunun kıymetini her zaman bileceÄŸiz. Bunun karşılığını vermek için büyük gayret içinde olacağız.       Â
 Türkiye'de öteki yoktur. Türkiye'de herkes biz duygusunun içindedir. Bugün Türkiye'de öteki üzerinden siyaset yapmak, ötekileÅŸtirme üzerinden siyaset yapmak en karşı olduÄŸumuz meseledir. Türkiye'de siyasi olarak. ideolojik olarak, hayat tarzı bakımından bütün farklı kesimlerin hiçbirisi Türkiye'de kiracı deÄŸildir. Bütün kimlikler bütün toplumsal kesimleri, bütün ideolojik kesimleri diÄŸer partilere oy veren herkes bu ülkede ev sahibidir, bu ülkede birinci sınıf vatandaÅŸtır. Hepsinin oyu kıymetlidir, hangi partiye oy vermiÅŸ olursa olsunlar onayını aldığımız vatandaÅŸlarımız kadar, bize oy vermeyenlerin rızasını almak da bundan sonraki politikalarımızda gözeteceÄŸimiz ana unsur olacaktır."       Â
Demokrasinin güçlendirilmesi ve Türkiye'de refahın artırılması konusunda yapılabilecek çalışmaların da MYK toplantısında ele alındığını bildiren Çelik, "EÅŸitlik içinde kardeÅŸlik içinde demokrasimizi güçlendirmek ve Türkiye'nin refahını artırmak konusunda, politikaların güncellenmesi, yeni politikaların belirlenmesi konusunda MYK'mızda, Genel BaÅŸkanımız baÅŸkanlığında çok önemli deÄŸerlendirme yapılmıştır. Bunları zaman içinde göreceÄŸiz" dedi.      Â
Toplantıda ele alınan bir diÄŸer konunun da hükümetin bir an önce kurulmasına iliÅŸkin takvim olduÄŸunu anlatan Çelik, ÅŸunları kaydetti:       Â
 "Türkiye'de bekleyecek zamanımız yok. Bütün genel baÅŸkan yardımcılarımız kendi birimleriyle ilgili sunumlarını yaptılar ama esas meselelerden bir tanesi, bir an evvel Türkiye'nin hükümete kavuÅŸmasıdır. Takvim konusu üzerinde deÄŸerlendirmeler yaptık. Türkiye'nin bir an evvel 'tek başına iÅŸ başına' mesajını alacak ÅŸekilde yeni hükümete kavuÅŸması, geçici seçim hükümetinin görevi sona eriyor. Bu hükümetin iÅŸ başı yapması, görevine baÅŸlaması milletimizin arzusudur. Bu sebeple de takvimin hızlı iÅŸlemesi gerekiyor. Aziz milletimizin verdiÄŸi sorumluÄŸunu bir an evvel yerine getirilmesi gerekiyor. Bu bakımdan takvimle ilgili ince titiz çalışma yapıldı. Bu çalışma çerçevesinde arkadaÅŸlarımız diÄŸer partilerin Meclis kısmıyla ilgili olarak, grup baÅŸkanvekilleriyle deÄŸerlendirme yapılacaklar."       Â
Çelik, CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu'nun da AK Parti Genel BaÅŸkanı ve BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu'nu telefonla arayıp, partilerinin seçim baÅŸarısından dolayı tebrik ettiÄŸine iÅŸaret ederek, "Kendilerine teÅŸekkür ediyoruz. Ayrıca diÄŸer siyasi partilerden gerek ÅŸahsımızı gerek diÄŸer arkadaÅŸlarımızı arayan çok deÄŸerli arkadaÅŸlarımız vardır, gösterdikleri bu iyi niyet ve centilmenlik için kendilerine teÅŸekkür ediyoruz. Kendilerine bundan sonraki dönemde de baÅŸarılar diliyoruz" ÅŸeklinde konuÅŸtu.       Â
Önümüzdeki dönemde vakit kaybetmek istemediklerini söyleyen Çelik, şöyle konuÅŸtu:        Â
"Åžu kadar zamanımız var diye hiçbir rehavetin içinde olmayacağız. Türkiye'nin büyük meseleleri var. Çözüm arayışında olacağız. Çözüm gayretlerimizi ve reformlarımızı sürdüreceÄŸiz. Tabii ki Türkiye'nin büyük meselelerini çözmek için esas durduÄŸumuz yer, saÄŸlam politikalar üretmek, deÄŸerli politikalar üretmek, kalitesi yüksek politikalar üretmek, ileri demokrasi standartlarında politikalar üretmek ve bu çerçeveyle mutabık olduÄŸumuz kesimlerle hem politikaların oluÅŸturulmasında hem uygulanmasında toplumsal kesimlerle diyalog içerisinde olmak, diÄŸer siyasi kesimlerle de uzlaÅŸma arayışı içinde olmak ana siyasi eksenlerimizden bir tanesi olacaktır."       Â
AK Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Bir an evvel seçilmiÅŸ hükümetin atanması, güvenoyu alması, hükümet programının okunması, bütün bu süreçlerin tamamlanmasını, bunun göreve baÅŸlamasını arzu ediyoruz çünkü 1 Kasım'ın verdiÄŸi mesaj budur" dedi.         Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Genel BaÅŸkan ve BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu baÅŸkanlığında düzenlenen AK Parti MYK toplantısı devam ederken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.        Â
Türkiye'nin önünde yeni dönem açıldığına dikkati çeken Çelik, 1 Kasım seçimlerine giderken ülkede kriz ortamı algısı yaratıldığını, bu olayların bugün itibarıyla geride kaldığını söyledi.        Â
Türkiye'nin önünü görebilen bir ülke olarak büyük hedeflere yürüyeceÄŸine iÅŸaret eden Çelik, "Hep beraber bundan sonra kol kola, eÅŸit, özgür kardeşçe, birlikte olmanın standartlarını daha da yükselterek yolumuza devam etme kararlılığı içindeyiz" diye konuÅŸtu.         Yeni hükümetin kurulmasına iliÅŸkin takvim konusunda ise geliÅŸmeler netlik kazandıkça kamuoyuyla paylaÅŸacaklarını aktaran Çelik, MYK toplantısında seçim mesajlarının deÄŸerlendirildiÄŸini anlattı.       Â
Çelik, AK Parti'ye oy versin, vermesin herkese demokrasiye katılım saÄŸladıkları için teÅŸekkür etti.        Â
Bir gazetecinin "Seçim mesajlarını nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?" yönündeki sorusuna Ömer Çelik, toplumla çok sıcak diyalog kuran bir parti olduklarını ifade ederek, sadece seçim zamanları deÄŸil, her hafta sonu vatandaÅŸlarla buluÅŸtuklarını kaydetti.       Â
7 Haziran'da alınan sonuçları diyalog eksikliÄŸi, kendilerini anlatamama ve tespit edilen bazı yanlışlara baÄŸlayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:         "Söylem yanlışlarımızın da olduÄŸunu, vatandaÅŸlarımız tarafından onaylanmayan söylemlerimiz olduÄŸunu da tespit ettik, vatandaÅŸlarımız tarafından onaylanmayan bazı politikalarımız olabilir. Sonuç itibarıyla vatandaÅŸlarımız ÅŸunu söylediler 7 Haziran'da: 'Sizi birinci parti yapıyoruz, Türkiye ile ilgili sorumluluÄŸunuzu devam ettirmenizi istiyoruz fakat tek başına iktidar yetkisi vermiyoruz. Bazı politikalarınızı ve söylemlerinizi düzeltmenizi istiyoruz.' Åžimdi siyaset toplum ve toplumu temsil etmek adına yapılır. Biz toplumun sesini, vatandaÅŸlarımızın taleplerini iyi dinleyen bir partiyiz. Söylemimizi buna göre organize etme konusunda da yüksek kapasiteye sahip bir partiyiz. Dolayısıyla bu politikalarda vatandaÅŸlarımızın onaylamadığı ÅŸeyleri düzeltmek konusunda ciddi çalışmalar yaptık."        Â
VatandaÅŸların daha duyarlı olmalarını istediÄŸi meseleler konusunda da duyarlılık gösterdiklerini vurgulayan Ömer Çelik, en önemli sorunun arzu etmedikleri halde birtakım söylem yanlışlıkları olduÄŸunu söyledi.       Â
Genel BaÅŸkan Yardımcısı Çelik, bunlar konusunda da Genel BaÅŸkan ve BaÅŸbakan DavutoÄŸlu'nın katılımıyla Anadolu'yu dolaÅŸarak çalışmalar yapıp deÄŸerlendirdiklerini anlattı.  Â
Partinin söyleminde bu açıdan "Ä°lk günkü aÅŸkla" dediklerini belirten Çelik, ÅŸunları dile getirdi:      Â
"DeÄŸerlendirmelerimiz neticesi olarak da vatandaşımızla aramızda kurduÄŸumuz köprüler eÄŸer zayıflamışsa bunları yeniden güçlendirme imkanı ortaya çıktı. En önemlisi de ÅŸu, 7 Haziran sonrasında AK Parti kadrolarının toplumla iliÅŸki kurmak ve bu siyaseti toplum merkezli yapma konusunda samimiyetini gösterdiÄŸini herkes gördü. Bu seçimde de net ÅŸekilde gördük. Daha sahaya adımımızı attığımız ilk andan itibaren bu kadar seçim geçirmiÅŸ, bu kadar yorulmuÅŸ olmasına raÄŸmen hem teÅŸkilatlarımız hem de vatandaÅŸlarımız, her kesimden vatandaşımız kucak açtı bize. Netice itibarıyla da bugünkü tablo ortaya çıktı. 'Mesajı aldık' demiÅŸtik, mesajı aldık, alıyoruz, almaya devam edeceÄŸiz, sürekli kendimizi güncelleyeceÄŸiz."       Â
 "BÄ°Z BÄ°R RÖVANÅž PARTÄ°SÄ° DEĞİLÄ°Z"      Â
 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, diğer partilerle ilgili değerlendirme yapma durumunda olmadığını ancak diğer partilerin de toplumun verdiği mesajı iyi değerlendirmeleri gerektiğini bildirdi.
AK Parti'nin en temel yaklaşımının pozitif siyaset üzerinden toplumla iliÅŸki kurmak ve bugünü, geleceÄŸi yönetmek olduÄŸunun görülmesi gerektiÄŸini ifade eden Çelik, ÅŸu deÄŸerlendirmede bulundu:       Â
"Siyasetin yine AK Parti'nin ortaya koyduÄŸu üslupla içerik itibarıyla toplum tarafından satın alındığını, kabul gördüğünü, onay verildiÄŸini, toplumun buna rıza gösterdiÄŸini görüyoruz. KuÅŸkusuz diÄŸer partiler kendi deÄŸerlendirmelerini yapacaklardır. Onların ilk deÄŸerlendirmelerinde hala iç deÄŸerlendirmelerini yapmak yerine AK Parti'yi suçlayan yaklaşımlarda bulunmamalarını isterdik çünkü nihayetinde bunu seçim sürecinde yaptılar ve bu netice almadı. Hala cumhurbaÅŸkanlığı makamını, hala baÅŸbakanlık makamını, hala baÅŸka AK Parti ile ilgili konuları bu ÅŸekilde negatif üslupla ele almaları, iÅŸte seçim sürecinde de yaptılar, netice almadı.  Â
Biz Türkiye'de demokrasinin güçlenmesi bakımından rakiplerimizin hiçbirini hasım görmüyoruz. Hepsi rakibimiz. Rekabetin yüksek kalitede olmasını isterdik."        Â
Üslup sataşmalarına, hırçınlığa gerek olmadığını, barışçıl dil ve akılla siyaset yaparak yüksek kalitede, temiz dil kullanarak, herkesin derdini daha iyi anlatabileceğini vurgulayan Çelik, bu yaklaşımın siyasetin kalitesini ve standartlarını da yükselteceğini belirtti.
"Biz hiçbir zaman rakiplerimizin zayıflığından güç alan bir parti olmak istemedik, tam tersine rakiplerimiz güçlü olsun ki biz kendimizi daha da güçlendirelim, daha zinde hale gelelim ve Türkiye'de siyasetin standartları yükselsin" diyen Çelik, Türkiye'de siyasetin standartlarının yükselmediÄŸi bir ortamda kaliteli iÅŸler üretilemeyeceÄŸi kaydetti. Â
Her partinin kaliteli iÅŸler yapmasını, ciddi rekabet ortamının oluÅŸmasını arzuladıklarını aktaran Çelik, "Hiç kimseyle bir rövanÅŸ duygusu içinde deÄŸiliz, bunun altını çiziyorum. Biz bir rövanÅŸ partisi deÄŸiliz arkadaÅŸlar, biz Türkiye'yi yöneltme sorumluluÄŸu içinde gereken olgunlukla hareket eden bir partiyiz. RövanÅŸ siyaseti, negatif dil, rövanÅŸ dili bizim kitabımızda yazmaz" ifadelerini kullandı.     Â
YENÄ° HÃœKÃœMET KURMA SÃœRECÄ°Â Â Â Â Â Â Â
Yeni hükümetin kurulma takvimiyle ilgili soruya ise Çelik, Yüksek Seçim Kurulu BaÅŸkanı Sadi Güven'in 12 gün sonra kesin sonuçların açıklanacağını belirttiÄŸini, bu açıdan bir bekleme süresi olduÄŸunu söyledi.        Â
Türkiye'nin önünde G-20 Zirvesi, bütçe meselesi gibi önemli konular olduÄŸuna dikkati çeken Çelik, bu açıdan bir an evvel yeni hükümetin kurulması gerektiÄŸini kaydetti.       Â
Seçim sonuçlarının açıklandığını ve milletin tek başına AK Parti'ye görevi verdiÄŸini dile getiren Ömer Çelik, şöyle devam etti:       Â
 "Muhalefet partisindeki arkadaÅŸlarımızla da grup baÅŸkan vekillerimiz görüşecekler, onların da bu takvimin hızlı iÅŸlemesi konusunda yardımcı olacağını düşünüyoruz çünkü seçim sonuçları bunu gerektiriyor. Onun detaylarını takvim üzerinde anlaÅŸtığımızda size açıklarız. Onlarla da görüşmeden biz kafamızdaki takvimi açıklamış olmayalım ama burada altını çizdiÄŸimiz husus ÅŸu, bir an evvel seçilmiÅŸ hükümetin atanması, güvenoyu alması, hükümet programının okunması, bütün bu süreçlerin tamamlanmasını, bunun göreve baÅŸlamasını arzu ediyoruz çünkü 1 Kasım'ın verdiÄŸi mesaj budur."         "Böyle bir sonuç bekliyor muydunuz?" sorusuna ise Parti Sözcüsü Çelik, AK Parti'nin bu sonuçlara alışık olduÄŸunu, 2011 yılındaki seçime yakın oy aldığını belirtti.       Â
7 Haziran sonrası koalisyon görüşmelerinde sonuç alınamayınca ve seçim sürecine girilince bütün kuvvetleriyle seçime odaklandıklarını anlatan Çelik, ÅŸunları söyledi:        Â
"7 Haziran sonrasındaki deÄŸerlendirmelerimizde ortaya çıkan eksikliklerimizi giderdiÄŸimiz takdirde tek başına iktidar tablosunun çıkacağını görüyorduk fakat bu hangi sayıyla olur, kuÅŸkusuz bunu görmemiz çok zordu. Anket ÅŸirketleri açısından da zor bir seçimdi. Tek kaygımız ÅŸuydu, kendimizi anlatmak ve politikalarımız konusundaki düzeltmeleri vatandaşımıza iyi gösterebilmek açısından yeterli zaman olmayabilirdi fakat bu konuda da baÅŸarılı bir kampanya yürüttüğümüz, kendimizi iyi anlattığımız, vatandaşımızın da bu mesajları doÄŸru aldığı ve bizi dikkatle dinlediÄŸi, bizim kendileriyle kurmak istediÄŸimiz samimi iliÅŸkiye kapı açtığı, buna müsaade ettiÄŸi görüldü."        Â
Parti içinde böyle bir sonucu bilen birkaç kiÅŸi olduÄŸunu dile getiren Çelik, tek başına iktidar tablosunun çıkacağını son haftalarda görmeye baÅŸladıklarını anlattı.      Â
AK Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Türkiye Büyük Millet Meclisine her seferinde milletimiz bu talimatı vermektedir. Demektedir ki: 'Yeni anayasa yapın'. Bu, en güçlü vaadimizdir, en güçlü talebimizdir. Siyasi partilerin bu konudaki her türlü destek, iÅŸ birliÄŸi, mekanizma kurma, karşılıklı diyalog geliÅŸtirme çaÄŸrılarına açığız. Buradan da bir kere daha çaÄŸrı yapıyoruz: Gelin, Türkiye'yi 2023'e taşıyacak sivil bir anayasa yapalım" dedi.        Â
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Genel BaÅŸkan ve BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu baÅŸkanlığında düzenlenen AK Parti MYK toplantısı devam ederken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.       Â
Çelik, diÄŸer partilerle ilgili söyleyecek bir ÅŸeyinin olmadığını belirterek, ÅŸunları dile getirdi:       Â
"AK Parti kendi baÅŸarısını, diÄŸer partilerin baÅŸarısızlığı üzerinden anlatan bir parti deÄŸil. DiÄŸer partilerin aldığı oyla hiç ilgilenmeyeceÄŸiz. Bu seçimin tek gündemi vardır. AK Parti tek başına iktidar olacak mıdır, olmayacak mıdır? Genel BaÅŸkanımız, BaÅŸbakanımız bunu defalarca açıkladı. Türkiye'nin gündemi buydu. Toplumda da bu tartışıldı ama ortada da bir tablo var. O tablo da ÅŸudur, Türkiye'de iktidar-muhalafet diyalektiÄŸinin iÅŸlemesiyle oluÅŸacak siyasi süreçler konusunda muhalefetin daha çok çaba sarf etmesi gerektiÄŸi görülüyor. AK Parti'ye Türkiye hem yönetme sorumluluÄŸu veriyor hem de AK Parti'nin adeta bir muhalefet gibi davranarak kendi içinde de bu dinamizmi kendisinin gerçekleÅŸtirmesini istiyor."        Â
Toplumun birbiriyle çok farklı kesimlerinin taleplerini ve özlemlerini AK Parti'de ifade ettiÄŸini gördüklerini aktaran Çelik, zıt siyasi yönelimlere sahip vatandaÅŸların bile AK Parti'de buluÅŸtuklarına dikkati çekti.       Â
Çelik, bunun da AK Parti'nin Türkiye için ne kadar büyük bir toplumsal ÅŸemsiye olduÄŸunu, bir merkez partisi olarak ne kadar büyük bir çatı kurduÄŸunu gösterdiÄŸini söyledi.       Â
 "ÇALIÅžMALARIMIZ BU SABAH Ä°TÄ°BARIYLA BAÅžLAMIÅžTIR"       Â
BaÅŸbakan DavutoÄŸlu'nun seçim sonrası ziyaretlerine iliÅŸkin Çelik, "Bütün illerimize teÅŸekkür ziyaretine baÅŸlayacağız. Birkaç gün içinde bunu yaparız. Ondan sonra tabii bu kadar seçim geçirmiÅŸ, bu kadar güçlü mesailer vermiÅŸ bir kadronun, teÅŸkilatlarımızın ayın 12'sine kadar bir arası olacak fakat Sayın BaÅŸbakan'ımızın mesaisi tam devam ediyor. Sabahtan geç saatlere kadar. Dün zaten gece 03.00 gibi bitti mesai" ÅŸeklinde konuÅŸtu.        Â
Çelik, AK Parti'nin ilk adımının ne olacağı ve DavutoÄŸlu'nun bu konuda herhangi bir talimatı olup olmadığı yönündeki soruya şöyle cevap verdi:         "Bu çerçevede tabii ki talimatları var. Öncelikle seçim beyannamesinde söz verdiÄŸimiz hususların, bunlarla ilgili düzenlemelerin, yasalsa yasal, mevzuatla ilgiliyse mevzuatla ilgili, bunların bir an evvel yerine getirilmesi için gereken çalışmalara baÅŸladık. Bir yandan hükümet programıyla ilgili çalışmalar, hemen anında bu sabah itibarıyla baÅŸlamıştır. Gerek ekonomi gerek reformlar konusunda hangi adımlar atılacak, hangi kanunlar öncelenecek, onunla ilgili çalışmalar da bu sabah itibarıyla baÅŸlamıştır. Hiçbir ara ve kesinti yoktur. Bu sabah itibarıyla görevli arkadaÅŸlarımız belli, beyannameyle ilgili vaatlerin yerine gelmesi, hükümet programının hazırlanması, bundan sonraki sahada yapılacak çalışmaların yapılması bakımından...       Â
Åžu anda tabii il ve ülke ziyaretleriyle ilgili bir ÅŸey söyleyebilecek durumda deÄŸiliz. Belki yarın Ä°stanbul'da bazı deÄŸerlendirmeler olacak. Onun dışındaki takvimi sizinle paylaşırız."       Â
"GELÄ°N, TÃœRKÄ°YE'YÄ° 2023'E TAÅžIYACAK SÄ°VÄ°L BÄ°R ANAYASA YAPALIM" Â Â
 Yeni anayasa çalışmalarına iliÅŸkin soruyu Çelik, "Yeni anayasa, AK Parti'nin Türkiye'ye vadettiÄŸi temel politikaların ilk maddesidir. AK Parti'nin yeni anayasa vaadi en taze, en saÄŸlam ve en güçlü vaadidir. Bu, devam etmektedir" diyerek yanıtladı.        Â
Bütün siyasi partilere çaÄŸrıda bulunan Çelik, ÅŸunları kaydetti:        Â
"Gelin, Türkiye'yi sivil vatandaÅŸ odaklı, çaÄŸdaÅŸ, geleceÄŸe taşıyacak yeni bir anayasa yapalım. Åžimdiye kadar anayasa hukukçuları yazdılar, milletin onayına sunuldu. Bu sefer millet bu anayasayı yazsın, anayasa hukukçuları sadece anayasa tekniÄŸi açısından formüle etsinler. Bu ÅŸekilde bu anayasayı Türkiye'ye kazandıralım. Türkiye'nin hala birtakım revizyonlar, sivilleÅŸtirmeler yapılmasına raÄŸmen eski anayasa ile yönetiliyor olması kabul edilemez. Türkiye Büyük Millet Meclisine her seferinde milletimiz bu talimatı vermektedir. Demektedir ki: 'Yeni anayasa yapın'. Bu, en güçlü vaadimizdir, en güçlü talebimizdir. Siyasi partilerin bu konudaki her türlü destek, iÅŸ birliÄŸi, mekanizma kurma, karşılıklı diyalog geliÅŸtirme çaÄŸrılarına açığız. Buradan da bir kere daha çaÄŸrı yapıyoruz: Gelin, Türkiye'yi 2023'e taşıyacak sivil bir anayasa yapalım."        Â
Çelik, Türkiye'nin ekonomisinin ve demokrasisinin büyümesi, çaÄŸdaÅŸ dünyanın birtakım meydan okumalarına karşılık verebilmesi için yeni anayasaya ÅŸiddetle ihtiyaç duyduÄŸunu dile getirdi.       Â
"Çünkü anayasa devletin yazılımıdır" diyen Çelik, ÅŸunları ifade etti:        Â
"Toplumun taleplerinin bir devlet yazılımına dönüşmesidir, sivil anayasa. Daha önce böylesi bir imkandan mahrumduk. Yeni Türkiye'nin kimliÄŸidir, doÄŸum belgesidir, 2023 hedeflerinin en büyük zeminidir. Yeni anayasa olmadan ne arzu ettiÄŸimiz ekonomik seviyeye ne arzu ettiÄŸimiz demokrasi seviyesine ne de dış dünyayla iliÅŸkiler kurma bakımından doyurucu bir kimlik belgesine sahip olamayız. Bu, hepimizin vazifesidir. Bu, tek başına AK Parti'nin sorumluluÄŸu deÄŸildir. Vatandaşın Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderdiÄŸi her bir milletvekilinin tek tek sorumluluÄŸudur."       Â
"KAMU DÃœZENÄ°NDE TAM HAKÄ°MÄ°YET SAÄžLANDIKTAN SONRA BUZDOLABINDAN ÇIKARILABÄ°LÄ°R"        Â
Çözüm Süreci'nin, Milli Birlik, KardeÅŸlik Projesi olarak aÅŸamalar itibarıyla Türkiye'deki silahlı unsurların ülke toprakları dışına çıkarılmasıyla ilgili olduÄŸunu anımsatan Çelik, sürecin kamu düzeniyle birbirine zıt olmadığını, kamu düzeni ile Çözüm Süreci'nin birbirinin alternatifi olmadığını vurguladı.         Çelik, ÅŸunları dile getirdi:       Â
"Burada bu silahlı unsurlar, terör örgütünün silahlı unsurları, ülke toprakları dışına çıkmak için daha önce ilan ettikleri takvime uymadılar. O takvim içinde sadece yüzde 15'i civarında bir kısmı da hasta olanlar, ülke topraklarının dışına çıkarıldı. Åžunu açık ve net ÅŸekilde söyleyelim: Türkiye ve bu bölge bundan sonrasında bu silahlı unsurlara ÅŸimdiye kadar olduÄŸu gibi kesinlikle tahammül etmez. Bunlar 'Ä°ÅŸte biz belli örgütlerle savaşıyoruz, DAÄ°Åž'le savaşıyoruz, ÅŸunla, bunla mücadele ediyoruz' diye kendilerine konjonktürel olarak bölgede birtakım derinlikler ürettiklerini düşünüyorlar.        Â
Orada mücadele eden bazı büyük ülkelerle geçici ittifaklar kurduklarını düşünüyorlar, bunun da Türkiye'ye dönük terör tehdidini örtebileceÄŸini düşünüyorlar. Böyle bir ÅŸey söz konusu deÄŸil."        Â
Çözüm Süreci konusunda samimi olanların, süreci samimi sahiplendiÄŸini düşünenlerin yapması gereken iki ÅŸey bulunduÄŸuna iÅŸaret eden Çelik, "Bir siyasi olarak bunu söyleyenlerin kesinlikle terör örgütüne ve terör faaliyetlerine karşı olduklarını ilan etmeleri, ikincisi eli silahlı unsurların da ikide bir barıştan bahsediyorlar, çözümden bahsediyorlar yapacakları tek ÅŸey bu silahları gömmektir" ifadelerini kullandı.        Â
"Türkiye ret, inkar ve asimilasyon politikalarını bitirmiÅŸtir, Türkiye'de siyasal katılım yolları sonuna kadar açıktır" diyen Çelik, ÅŸunları belirtti:       Â
 "Hiç kimsenin Çözüm Süreci'ni bahane ederek kamu düzenini imha etmesine, yaralamasına müsaade etmeyiz, biz kamu düzeni adına demokrasiyi rafa kaldıran bir anlayışa da sahip deÄŸiliz. Hem kamu düzeni hem de demokratikleÅŸme, birbirini besleyen iki unsur olarak bundan sonra devam edecektir. Dolayısıyla kamu düzeni saÄŸlandıktan, kamu düzeni konusunda tam hakimiyet saÄŸlandıktan sonra o buzdolabı meselesi yeniden gündeme alınır, buzdolabından çıkarılabilir ama terörle mücadelenin herhangi bir aÅŸamasında kamu düzeni tam saÄŸlanmadan karşı taraftan gelen 'Çözüm Sürecini yeniden devreye sokalım' türü çaÄŸrıların hiçbirini ciddiye almıyoruz, her birine kulağımız kapalıdır.        Â
Ya da birilerinin tutup da 'Devletle görüşüyoruz, seçimden sonra yeni bir diyalog ya da çözüm aÅŸaması baÅŸlayacak' demelerinin hiçbir zemini yoktur. Kamu düzeni tam saÄŸlandıktan sonra bu meseleyi gündemimize alırız."        Â
Çelik, bir gazetecinin AK Parti MYK'sında revizyon olup olmayacağına yönelik sorusu üzerine, "Tabii siyaset, aritmetik bir ÅŸekilde iÅŸlemiyor, siyaset daha kuantum stiliyle iÅŸliyor. Dolayısıyla bütün bunlar MYK, Bakanlar Kurulu, diÄŸer mekanizmalar, Sayın Genel BaÅŸkan'ın takdirindedir. Onlar önümüzdeki süreç içinde deÄŸerlendirilir, bunlar MYK'da konuÅŸulan konular deÄŸil tabii ki" deÄŸerlendirmesinde bulundu.    Â
"ÖZEL TELEVÄ°ZYONLAR Ä°STEDÄ°KLERÄ° PARTÄ°YÄ° DESTEKLEYEBÄ°LÄ°RLER"        Â
Seçim yayınları dolayısıyla bir haber kanalına 7 yayın cezası verilmesine yönelik deÄŸerlendirmesinin sorulması üzerine Çelik, konunun içeriÄŸini bilmediÄŸini söyledi.        Â
Çelik, "Türkiye'de bu yayınlarla ilgili, yayınlar konusundaki cezalarla ilgili daha objektif kriterlerin uygulanması, burada Türkiye'nin geldiÄŸi aÅŸamada hemen her ÅŸey konuÅŸuluyor, hemen her ÅŸey ifade ediliyor. Özellikle özel televizyon kanallarının yani kamu kurumu deÄŸilse istediÄŸi partiyi tutması, istediÄŸi partiyle ilgili propaganda yapması serbest, nasıl kiÅŸiler serbestse ya da kurumlar aynı ÅŸekilde tutum alabiliyorsa televizyonlar açısından da bunun söz konusu olabilmesi gerekir" görüşünü paylaÅŸtı.        Â
Özel televizyonların bu alanda istedikleri partiyi destekleyebileceklerini anlatan Çelik, "Bu konuda belki bu cezalar meselesi, benzeri meselelerle ilgili herkesin aslında olan, biten, iÅŸleyen bir süreç var. Herkes istediÄŸi propagandayı yapabiliyor, seçimler dışında da yapabiliyor. Belki bu konularda bütün bir medyayı kapsayacak bir ÅŸekilde daha özgürlükçü yeni düzenlemeler olabilir" diye konuÅŸtu.        Â
Yeni anayasa çalışmalarında baÅŸkanlık sisteminin yer alıp almayacağına iliÅŸkin soru üzerine Çelik, şöyle devam etti:       Â
"Bu, zaten daha öncesinde AK Parti'nin resmi görüşü olarak ifade edilmişti, geçmişteki anayasa çalışmalarında. Tabii bunlar, bütün bu meseleler sadece tek bir mesele değil, hepsinin ne şekilde değerlendirileceği, nasıl ele alınacağı, bir anayasa komisyonu kurulur, yeni bir süreç başlarsa ele alınacak meseleler ama şunu öngörmek lazım, Türkiye'nin daha geniş, daha yüksek normlara ihtiyacı var.
Türkiye, bu yüksek normları tartışırken denge, denetim mekanizmalarından pek çok temel hak ve hürriyetlere, onun dışındaki ifade hürriyetine, bir sürü alana kadar tartışması gereken pek çok konu var. Tüm bu konular özgürce tartışılmalı, 'Bir yeni anayasa nasıl istiyoruz' diye. O zaman Türkiye Büyük Millet Meclisinde güzel bir site açılmıştı, vatandaÅŸlarımızın taleplerini iletmesiyle ilgili, aynı ÅŸekilde bu anayasayla ilgili çalışma yapan sivil toplum örgütleri de bütün illeri gezerek birtakım fokus gruplarla çalışmalar yapmıştı, doÄŸrudan vatandaÅŸa sorulmuÅŸtu. Onlar çok iyi, çok kıymetli çalışmalardı, binlerce sayfayla da analizi yapıldı."        Â
Çelik, "Dolayısıyla tüm meselelerin topluca ele alınması, tek tek içinden çekerek, 'Åžu konuda şöyle, bu konuda böyle düşünüyoruz' meselesi deÄŸil, bir yeni anayasa perspektifiyle siyasi partilerin bir araya gelmesinin ama geçmiÅŸteki anayasa komisyonunda olduÄŸu gibi, yani frenleyici deÄŸil, tam tersine yeni anayasanın önünü açıcı bir çalışma yapmalarını çok arzu ederiz" diye konuÅŸtu.  Â