Ölüm orucu sertlikle bitmez
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2000 00:00
Türkiye İnsan Hakları Vakfı İzmir Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nden Psikiyatrist Alp Ayan, cezaevlerinde sürdürülen açlık grevleri ve ölüm oruçlarının intihar değil, protesto biçimi olduğunu ifade ederek, ölüm oruçlarının Adalet Bakanlığı'nın sert tavrı ile bitirilemeyeceğini söyledi.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı İzmir Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nden Psikiyatrist Alp Ayan, insanların başka yolları kalmadığı için ölüm orucu gibi kritik bir yolu seçtiğini bu nedenle olayın ciddiye alınması gerektiğini söyledi.
Eylemcileri zorla besleme ile vicdanların rahatlatılmaya çalışıldığını savunan Ayan, "Bu bencillik olur" dedi. Ölüm orucuna başlayan bazı tutuklu ve hükümlülerin irade beyanı vererek "Bilincim kapandıktan sonra da aynen bilincim kapanmadan önce almakta olduğum su ve şeker, mide sondası ile arkadaşlarım tarafından verilmeye devam edilsin" dediğini bildiren Alp Ayan, "Bu arkadaşlar doktorlar da olabilir.
Bunu asla Adalet Bakanlığı tarzı ile sağlamak mümkün değil. Bu irade beyanları hoş ve ileri bir nokta. O hekimle insan arasında hiçbir manipülasyon olmaksızın zaman içerisinde sağlanabilir. Hekim gerçekten inandırıcı olabilir ben şu ana kadar senin iradene göre hareket ettim, şimdi buna gücüm yok diyebilir, `kendime bu noktadan sonra güvenmiyorum senin iradene uyup uyamayacağım konusunda' diyebilir. Bunun üzerine tutuklu ya da hükümlü `Ben size güveniyorum istediğiniz gibi davranın' diyebilir" dedi. Bunun insani bir yaklaşım olacağını söyleyen Ayan, Adalet Bakanlığı'nın sert tutumunun sonuç getirmeyeceğini kaydetti. Ayan, hekimlerin, ikna aracı olarak kullanılamayacağını ifade etti.
Alp Ayan, cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin psikolojisinin zannedilenin aksine iyi olduğunu söyledi. Ayan, önyargıların tersine tutuklu ve hükümlülerin katı yapılanmalarının olmadığını, sıcak ve sakin bir durumda bulunduklarını kaydetti. Cezaevlerinde dayanışma ve birlikte hareket etme duygusu ile hiyerarşik değil, demokratik bir yapılanma oluşturulduğunu söyleyen Ayan, ortamdan kaynaklı paylaşımların da üst seviyede olduğunu bildirdi. İktidarın cezaevlerindekilerin normal ruh hali içinde bulunmalarını kabullenmediğini, bu nedenle onları yalnızlaştırarak `burunları sürtülsün' mantığı ile düşündüklerini söyleyen Ayan, bunlar için F tipi cezaevlerinin hazırlandığını kaydetti. (ANKA)
•Özgen: Siz gerekeni yaptınız, sıra devlette
•DSP'li Budak: Devlet adım atmalı
•TMMOB: Ölümler olmadan F tipinden vazgeçin
Türkiye İnsan Hakları Vakfı İzmir Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nden Psikiyatrist Alp Ayan, insanların başka yolları kalmadığı için ölüm orucu gibi kritik bir yolu seçtiğini bu nedenle olayın ciddiye alınması gerektiğini söyledi.
Eylemcileri zorla besleme ile vicdanların rahatlatılmaya çalışıldığını savunan Ayan, "Bu bencillik olur" dedi. Ölüm orucuna başlayan bazı tutuklu ve hükümlülerin irade beyanı vererek "Bilincim kapandıktan sonra da aynen bilincim kapanmadan önce almakta olduğum su ve şeker, mide sondası ile arkadaşlarım tarafından verilmeye devam edilsin" dediğini bildiren Alp Ayan, "Bu arkadaşlar doktorlar da olabilir.
Bunu asla Adalet Bakanlığı tarzı ile sağlamak mümkün değil. Bu irade beyanları hoş ve ileri bir nokta. O hekimle insan arasında hiçbir manipülasyon olmaksızın zaman içerisinde sağlanabilir. Hekim gerçekten inandırıcı olabilir ben şu ana kadar senin iradene göre hareket ettim, şimdi buna gücüm yok diyebilir, `kendime bu noktadan sonra güvenmiyorum senin iradene uyup uyamayacağım konusunda' diyebilir. Bunun üzerine tutuklu ya da hükümlü `Ben size güveniyorum istediğiniz gibi davranın' diyebilir" dedi. Bunun insani bir yaklaşım olacağını söyleyen Ayan, Adalet Bakanlığı'nın sert tutumunun sonuç getirmeyeceğini kaydetti. Ayan, hekimlerin, ikna aracı olarak kullanılamayacağını ifade etti.
Alp Ayan, cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin psikolojisinin zannedilenin aksine iyi olduğunu söyledi. Ayan, önyargıların tersine tutuklu ve hükümlülerin katı yapılanmalarının olmadığını, sıcak ve sakin bir durumda bulunduklarını kaydetti. Cezaevlerinde dayanışma ve birlikte hareket etme duygusu ile hiyerarşik değil, demokratik bir yapılanma oluşturulduğunu söyleyen Ayan, ortamdan kaynaklı paylaşımların da üst seviyede olduğunu bildirdi. İktidarın cezaevlerindekilerin normal ruh hali içinde bulunmalarını kabullenmediğini, bu nedenle onları yalnızlaştırarak `burunları sürtülsün' mantığı ile düşündüklerini söyleyen Ayan, bunlar için F tipi cezaevlerinin hazırlandığını kaydetti. (ANKA)
•Özgen: Siz gerekeni yaptınız, sıra devlette
•DSP'li Budak: Devlet adım atmalı
•TMMOB: Ölümler olmadan F tipinden vazgeçin