Olüm emrini ‘Yeşil’ verdi

İnsan Hakları Derneği (İHD) eski Genel Başkanı Akın Birdal suikastı davasının gerekçeli kararı tamamlandı. Ankara 1 No'lu DGM'nin hazırladığı kararda, Birdal'ın öldürülmesi emrini 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'ın verdiği belirtildi.

ANKARA'da geçen yıl İnsan Hakları Derneği (İHD) eski Genel Başkanı Akın Birdal'a silahlı saldırı davasının gerekçeli kararında, Birdal'ın öldürülmesi emrini, Türk İntikam Tugayı'nın (TİT) kurucusu Cengiz Ersever'e, ‘‘Yeşil’’ kod adlı Mahmut Yıldırım'ın verdiği belirtildi.

Ankara 1 No'lu DGM, Birdal'a, 12 Mayıs 1998 günü düzenlenen silahlı saldırı olayı ile ilgili olarak, ‘‘Cürüm işlemek için silahlı çete oluşturdukları, siyasi amaçla adam öldürmeye tam teşebbüste bulundukları’’ gerekçesiyle 11 sanığı 10 ay ile 19 yıl 2 ay 3 gün arasında değişen ağır hapis cezalarına mahkum etmişti. Davanın 63 sayfalık gerekçeli kararı tamamlandı.

Büyükçekmece İlçe Jandarma Karakolu'nda uzman çavuş olarak görev yapan Ersever'in, değişik jandarma karakol ve teşkilatlarında idari, istihbarati, asayiş ve terör olaylarıyla ilgili çalıştığı belirtildi. Tunceli'de görev yaptığı 1994-1995 yıllarında bir kahvehanede Yeşil ile tanıştığı, Tunceli ve Elazığ'da devam eden ilişkilerinin İstanbul'a atandıktan sonra da sürdüğü belirtildi.

Ersever'in, çay bahçesi ve otopark işletmeciliği görünümü arkasında adamları vasıtasıyla yasadışı çek-senet işleri yapan ve Birdal'a silahlı saldırı olayını organize eden Semih Tufan Gülaltay ile ilişkisinin ise 1996 yılı yazında Yeşil aracılığıyla başladığı belirtildi. Kararda, bu tarihten sonra Ersever ile Gülaltay'ın ‘‘Sıkı dostluk ve işbirliği içine girdikleri’’ ifade edildi. Gülaltay'ın, arkadaşı Mustafa Gülen aracılığıyla ‘‘Mikail Sarı’’ sahte kimlikli Mehmet Cemal Kulaksızoğlu ile tanıştığı da kaydedildi. Birdal'a suikast çetesinin de bu şekilde kurulduğu belirtildi.

1998 yılı nisan ayı başlarında Yeşil ile ‘Fırat’ kod adlı Ersever'in Ankara Etimesgut yakınlarında bir görüşme yaptıları ifade edilerek, şöyle devam edildi: ‘‘Mahmut Yıldırım bu görüşmede, Birdal'ın gönül ilişkisi olan bir bayanın yengesi İran asıllı Suzan isimli kadın aracılığıyla İran gizli servisiyle irtibata geçtiğini, dolayısıyla PKK'ya yardım ettiğini, bu nedenle cezalandırılması gerektiğini Ersever'e bildirmiştir. ‘Yeşil' kod adlı Yıldırım'ın talimatı ve o tarihlerde Şemdin Sakık'ın basına yansıyan beyanlarında Birdal'ın isminin de geçmesinin de etkisi ile eylem tartışması yapılan kişilerden Birdal'ın öldürülmesi gerektiği yönünde karar alınmıştır.’’

Birdal’a 13 kurşun isabet etmişti

Dönemin İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal, 12 Mayıs 1998'de derneğin Ankara'daki Genel Merkezi'nde iki kişinin saldırısına uğramıştı. Bahri Eken ve Kerem Deretarla adlı tetikçiler, ziyarete geldikleri Birdal'a kurşun yağdırdılar. Vücuduna 13 kurşun isabet eden Birdal'ın kanlar içindeki görüntüsü hafızalardan silinmedi. Ağır yaralanan Birdal, uzun süren bir tedavinin ardından yaşama döndürüldü.