Ölü otomobiller erken doğan bebekleri hayata bağlayacak
Güncelleme Tarihi:
Aslan BATUR
Oluşturulma Tarihi: Aralık 24, 2008 00:00
Fakir ülkelerdeki erken doğumdan kaynaklanan bebek ölümlerinin önüne geçmek isteyen bilim adamları, otomobil parçalarını birleştirerek ortaya ucuz maliyetli bir kuvöz çıkarmayı başardı. Otomobil mezarlığında yatan araçların ’organları’ ile hayata bağlanacak olan prematüre bebekler, otomobillerin farları ile ısınıp hava filtresinden gelen temiz havayla nefes alacak. Böylece 40 bin dolarlık kuvöz 1000 dolara mál edilebilecek.
Dünya üzerinde çoğu kişi otomlobillerin sadece çevreyi kirlettiğini ve insan sağlığı açısından oldukça zararlı olduğunu düşünür. Ancak bu fikri destekleyenler, yaratıcı zekalarını kullanmış olsalardı, zarar olarak gördükleri şeyden yarar sağlamayı başarabilirlerdi. Çünkü, insan zekasının yaratıcılığı, basit el aletlerinden günümüzde insanlara hizmet eden robotlara kadar gelmemizi sağladı. İnsanoğlunun çoğu noktada ’zararlı’ olarak gördüğü otomobillerin, yeni doğmuş bebeklerin hayata bağlanma umudu olabileceği kulağa saçma bir fikir gibi gelse de, Boston Üniversitesinden bir grup bu düşünceyi hayata geçirmeyi başardı.
Dünyaya merhaba diyen bebekler bazen bu selamlama için acele edebiliyorlar. Dokuz aylık bu süreyi bekleyemeyen bebekler, anne karnındaki gelişimlerini tam olarak tamamlamadıkları için bağışık sistemleri de oldukça zayıf oluyor. Ancak anne karnına en yakın ortamı bebekler için sağlayan kuvözler bebeğin oksijen alması, ısısının korunması ve bulaşıcı hastalıklardan uzak tutulmasını sağlıyor. Ancak bu mucizevi aletlerin maliyeti de oldukça pahalı. Ortalama 40 bin dolarlık bir maliyeti olan kuvözler, erken doğan bebeklerin tek umudu. Ancak gelişmemiş ekonomiye sahip olan ülkelerin bu kadar pahalı bir ekipmanı, henüz doğru düzgün bir hastaneleri bile yokken almaları imkansız. Durum böyle olunca bebek ölümleri fakir ülkelerin kaderi haline geliyor. İnsanların ne olursa olsun eşit olduğunu ve bu çıkmaza bir son vermek istediğini söyleyen Boston Üniversitesi’nden Jonathan Rosen, biomedikal teknoloji üzerine çalışıyor. Medikal malzemelerin çevremizdeki parçalarla nasıl imal edilebileceğini araştıran Rosen, etrafına bakarken otomobilini görmüş ve eski araçların bunun için kullanılabileceğini düşünmüş. İşe kendi otomobilinden parçaları sökerek başlayan Rosen, tasarım örneği için de bu konuda çalışan bir firmaya başvurmuş. Tasarım ortaya çıkarıldıktan sonra Toyota’nın 4x4 modeli 4Runner’ın eski versiyonundan belli parçalar sökülerek ortaya robotu andıran bir bebek arabası çıkmış. Her ne kadar enteresan bir görüntüye sahip olsa da ortaya çıkan şey aslında yeni doğan bebekleri hayata bağlayacak bir kuvözden başka birşey değil.
HAVA FİLTRESİ FARLAR VE ALARM
Tabi ki tasarımının bu noktada bir önemi yok çünkü otomobil mezarlığından alınan araçların belli ’organları’ bir araya gelerek insan hayatına fayda sağlıyor. 40 bin dolarlık kuvözü 1000 dolara mál eden bilimadamları, ısıtıcı olarak otomobil farlarını, temiz hava için klima sisteminden polen filtresi ve motordan hava filtresini kullanırken; acil durumda doktorların uyarılması için de açık kapı uyarısını tercih etmişler. Kolay taşınabiliyor olması ve arıza durumunda ’yedek parça’ konusunda sıkıntı yaratmıyor olması fiyatından sonra gelen en büyük artılarını oluşturuyor. Son teknoloji ürünü bir kuvözle kıyaslanacak kadar başarılı olmasa da, fakir ülkelerde erken doğan çocukların ilk günlerdeki hassas günlerini sağlıklı bir şekilde atlatmalarına yardımcı olacağı kesin.
Dünyaya merhaba diyen bebekler bazen bu selamlama için acele edebiliyorlar. Dokuz aylık bu süreyi bekleyemeyen bebekler, anne karnındaki gelişimlerini tam olarak tamamlamadıkları için bağışık sistemleri de oldukça zayıf oluyor. Ancak anne karnına en yakın ortamı bebekler için sağlayan kuvözler bebeğin oksijen alması, ısısının korunması ve bulaşıcı hastalıklardan uzak tutulmasını sağlıyor. Ancak bu mucizevi aletlerin maliyeti de oldukça pahalı. Ortalama 40 bin dolarlık bir maliyeti olan kuvözler, erken doğan bebeklerin tek umudu. Ancak gelişmemiş ekonomiye sahip olan ülkelerin bu kadar pahalı bir ekipmanı, henüz doğru düzgün bir hastaneleri bile yokken almaları imkansız. Durum böyle olunca bebek ölümleri fakir ülkelerin kaderi haline geliyor. İnsanların ne olursa olsun eşit olduğunu ve bu çıkmaza bir son vermek istediğini söyleyen Boston Üniversitesi’nden Jonathan Rosen, biomedikal teknoloji üzerine çalışıyor. Medikal malzemelerin çevremizdeki parçalarla nasıl imal edilebileceğini araştıran Rosen, etrafına bakarken otomobilini görmüş ve eski araçların bunun için kullanılabileceğini düşünmüş. İşe kendi otomobilinden parçaları sökerek başlayan Rosen, tasarım örneği için de bu konuda çalışan bir firmaya başvurmuş. Tasarım ortaya çıkarıldıktan sonra Toyota’nın 4x4 modeli 4Runner’ın eski versiyonundan belli parçalar sökülerek ortaya robotu andıran bir bebek arabası çıkmış. Her ne kadar enteresan bir görüntüye sahip olsa da ortaya çıkan şey aslında yeni doğan bebekleri hayata bağlayacak bir kuvözden başka birşey değil.
HAVA FİLTRESİ FARLAR VE ALARM
Tabi ki tasarımının bu noktada bir önemi yok çünkü otomobil mezarlığından alınan araçların belli ’organları’ bir araya gelerek insan hayatına fayda sağlıyor. 40 bin dolarlık kuvözü 1000 dolara mál eden bilimadamları, ısıtıcı olarak otomobil farlarını, temiz hava için klima sisteminden polen filtresi ve motordan hava filtresini kullanırken; acil durumda doktorların uyarılması için de açık kapı uyarısını tercih etmişler. Kolay taşınabiliyor olması ve arıza durumunda ’yedek parça’ konusunda sıkıntı yaratmıyor olması fiyatından sonra gelen en büyük artılarını oluşturuyor. Son teknoloji ürünü bir kuvözle kıyaslanacak kadar başarılı olmasa da, fakir ülkelerde erken doğan çocukların ilk günlerdeki hassas günlerini sağlıklı bir şekilde atlatmalarına yardımcı olacağı kesin.