Güncelleme Tarihi:
Kimlikleri DNA testi sonrası tespit edilen ve Aşağı Çağlar köyünde oturan madenciler Kerim Haznedar ve İsa Gözbaşı’nın cenaze namazları öğle namazına müteakip mezarlıkta hazırlanan alanda kılındı. Cenaze namazına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, askeri ve mülki erkan, madencilerin yakınları ile vatandaşlar katıldı. Bakanlar Yıldız ve Elvan, madenci yakınlarına sarılarak başsağlığı diledi.
CENAZEDEN YÜREK YAKAN FOTOĞRAFLAR
Cenaze namazının ardından Türk bayrağına sarılı tabutlar mezarların başına getirildi. Bu sırada halasına evlatlık verildiği için soyadı farklı olan İsa Gözbaşı’nın öz annesi Hatice Tuncer mezara girerek, 'Beni ondan önce gömün' dedi. Ağıtlar yakan anne, yakınları tarafından güçlükle mezardan çıkarılarak uzaklaştırıldı. Cenazelerin defni sırasında fenalık geçiren madenci yakınlarına, sağlık görevlileri müdahale etti.
YAN YANA TOPRAĞA VERİLDİLER
Maden ocağının nefeslik kısımdaki 2’nci baş yukarı bölümünde moloz içinde cesetleri yan yana bulunan Kerim Haznedar ve İsa Gözbaşı, mezarlıkta da yan yana toprağa verildi. Maden ocağında mahsur kalan 18 işçiden 6’sının Aşağı Çağlar Köyü’nden olması nedeniyle Haznedar ve Gözbaşı’nın defnedildiği mezarlığın Madenci Şehitliği olarak düzenleneceği belirtildi.
Kerim Haznedar ve İsa Gözbaşı’nın cenazeleri kimlikleri belirlendikten sonra Ermenek Devlet Hastanesi Morgu’ndan alınıp Aşağı Çağlar Köyü’ne getirildi. Cenaze töreni alan dar olduğu için cami önünde değil de köy mezarlığında yapıldı. Bu nedenle de televizyonların canlı yayın araçları köy girişinden içeri alınmadı. Üzerine beyaz örtü serilen masalar musalla taşı olarak kullanıldı.
İşçilerin bayrağa sarılı tabutları cenaze aracından indirilip omuzlarda getirildiği sırada İsa Gözbaşı’nın öz annesi Hatice Tuncer, koşarak açılan mezara girdi. Hatice Tuncer, ”Yavrum, nasıl girecek buraya? Ne olur onu gömmeyin beni gömün buraya” diye ağladı. Yakınları, Hatice Tuncer’i güçlükle mezarın içinden çıkartıp sakinleştirdi.
ACILI BABA: BUNLARIN HESABINI KİM SORACAK?
Kerim Haznedar’ın babası Şükrü Haznedar ise cenaze törenine gelen bakanlardan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’a sarılarak, "Bunların hesabını kim soracak? Siz mi soracaksınız, biz mi soracağız? Biz soracaksak hesap sormasını biliriz. Onların ocaklarını söndürürüz. Yavrularım böyle ortada kalmasın. Ne olur diğer oğlumu Ali’yi de madenden çıkartın” dedi.
Bakan Lütfi Elvan da, madenci babasına sarılıp teselli etti.
Cenaze törenine Enerji ve Tabii Kaynaklara Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Karaman Valisi Murat Koca, Ak Parti Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, işçilerin yakınları ve yaklaşık 3 bin kişi katıldı.
ÇOCUĞUNUN TEDAVİ MASRAFLARI İÇİN MADENDE ÇALIŞMIŞ
Kardeşi Ali Haznedar ile birlikte mahsur kaldığı madende cesedine ulaşılan 2 çocuk babası 32 yaşındaki Kerim Haznedar, beyninde su toplaması nedeniyle 5 ay önce ameliyat olan 1 yaşındaki oğlu Mustafa’nın tedavi masraflarını karşılayabilmek için madende çalışıyordu.
Kerim Haznedar’ın, 9 kardeşinden 5’i maden ocaklarında çalışıyor. Kardeşlerinden kendisiyle birlikte çalışan Ali Haznedar da mahsur kalan ve henüz ulaşılamayan 16 işçi arasında bulunuyor.
7 AYLIKEN HALASINA EVLATLIK VERİLDİ
Kömür ocağından cesedi çıkarılan işçilerden 23 yaşındaki İsa Gözbaşı’nın, 7 aylık iken çocukları olmadığı için halası Nazmiye Gözbaşı’na evlatlık olarak verildiği ortaya çıktı. 43 yıl önce evlenen Nazmiye ve Ali Gözbaşı çifti, evlat edindikleri İsa Gözbaşı’nı öz evlatları gibi yetiştirdi.
Bekar olan ve 1 yıldır sigortalı iş olduğu için mahsur kaldığı maden ocağında çalışan İsa Gözbaşı’nın ’dayı’ dediği 4 çocuk babası Hasan Hüseyin Tuncer’in öz babası, Hatice Tuncer’in de annesi olduğunu bildiği belirtildi.