Ölmeden 1 gün önce ismini koydu
Güncelleme Tarihi:
Esma ÇAKIR
Oluşturulma Tarihi: Şubat 01, 2004 02:10
Serkan Terzi, henüz doğmamış çocuğuna Emrecan adını koyduktan 1 gün sonra trafik kazasında can verdi. Anne Figen Terzi, şimdi 27 günlük olan yavrusuna sarılıp ‘‘Bu kaza oğluma doğmadan verilmiş en acımasız ceza’’ diyor.
Son öpücükten sonra dönmedi
BAHÇELİEVLER'de 19 Ekim gecesi kontrolden çıkıp takla atan dolmuş-minibüs, bir ailenin hayatını kararttı. Serkan Terzi (29), Bakırköy'de bir kafede garsonluk yapıyordu. Cumartesi sabahı işe giderken, eşi Figen'i uyandırmaya kıyamadı.
Yanağına bir öpücük kondurup çıktı evden. Akşam bir restoranda yemek yiyip doğacak çocukları hakkında planlar yapacaklardı ama olmadı. Figen Terzi (34) bütün gece eşinden haber alamadı.
TELEFONLA GELEN ACI
Çoktan gelmesi gereken eşi gelmemişti. Kocasını beklerken uyuya kaldığı koltukta çalan telefona uyandı. Saat 02.00 idi. Yüreğinde bir sızı hissetti. Yanılmamıştı. Telefondaki ses, biraz üzgündü. Bir polis memuru, ‘‘Eşinizi bir dolmuş ezdi. Başınız sağolsun’’ dediğinde ölüp ölüp dirildiğini anımsıyor. Figen Terzi, eşini en son morgda gördü. Orada hareketsiz yatanın, sabah alnında dudaklarının sıcaklığını hissettiği kocası olduğuna inanması çok güç oldu.
Babasının ölmeden bir gün önce adını koyduğu Emrecan, 5 Ocak günü doğdu. Figen Terzi, ‘‘Kazadan sonra yaşayan ölü gibiydim. Çocuğumun doğduğu gün ben de doğdum. Emrecan ışığım oldu’’ diyor. Hastane odasında onu kucağına aldığı o anı, ‘‘Sanki karşımda Serkan duruyordu. Adını kulağına ilk fısıldadığımda, yüreğim acıdı. Gözünü açıp bana baktığında, 'Anne üzülme' der gibiydi’’ diye hatırlıyor.
Figen Terzi, 4 yıl önce evlendiği kocasının, bir çocukları olmasını kendisinden daha çok istediğini söylerken buruk. ‘‘Evlendiğimizden beri bir oğlumuz olsun istiyordu. Ancak ekonomik durumumuzu yoluna koymadan çocuk sahibi olmak istemiyordum. Biraz daha sabretmesini söylüyordum. Nihayet bir çocuğumuz var, ama o yok’’ derken sesi titriyor.
Bir otelde yöneticilik yapan Figen Terzi, kazadan sonra hayatının altüst olduğunu söylüyor. ‘‘Uzun süre sakinleştirici ilaçlarla ayakta durdum. İşe biraz ara verdim. Emrecan hayat kaynağım oldu. Onunla yaşama tutunuyorum’’ diyor. Bir dolmuşun, hayatını karartmasını ise sineye çekemiyor.
BAHÇELİEVLER'de 19 Ekim gecesi kontrolden çıkıp takla atan dolmuş-minibüs, bir ailenin hayatını kararttı. Serkan Terzi (29), Bakırköy'de bir kafede garsonluk yapıyordu. Cumartesi sabahı işe giderken, eşi Figen'i uyandırmaya kıyamadı.
Yanağına bir öpücük kondurup çıktı evden. Akşam bir restoranda yemek yiyip doğacak çocukları hakkında planlar yapacaklardı ama olmadı. Figen Terzi (34) bütün gece eşinden haber alamadı.
TELEFONLA GELEN ACI
Çoktan gelmesi gereken eşi gelmemişti. Kocasını beklerken uyuya kaldığı koltukta çalan telefona uyandı. Saat 02.00 idi. Yüreğinde bir sızı hissetti. Yanılmamıştı. Telefondaki ses, biraz üzgündü. Bir polis memuru, ‘‘Eşinizi bir dolmuş ezdi. Başınız sağolsun’’ dediğinde ölüp ölüp dirildiğini anımsıyor. Figen Terzi, eşini en son morgda gördü. Orada hareketsiz yatanın, sabah alnında dudaklarının sıcaklığını hissettiği kocası olduğuna inanması çok güç oldu.
Babasının ölmeden bir gün önce adını koyduğu Emrecan, 5 Ocak günü doğdu. Figen Terzi, ‘‘Kazadan sonra yaşayan ölü gibiydim. Çocuğumun doğduğu gün ben de doğdum. Emrecan ışığım oldu’’ diyor. Hastane odasında onu kucağına aldığı o anı, ‘‘Sanki karşımda Serkan duruyordu. Adını kulağına ilk fısıldadığımda, yüreğim acıdı. Gözünü açıp bana baktığında, 'Anne üzülme' der gibiydi’’ diye hatırlıyor.
Figen Terzi, 4 yıl önce evlendiği kocasının, bir çocukları olmasını kendisinden daha çok istediğini söylerken buruk. ‘‘Evlendiğimizden beri bir oğlumuz olsun istiyordu. Ancak ekonomik durumumuzu yoluna koymadan çocuk sahibi olmak istemiyordum. Biraz daha sabretmesini söylüyordum. Nihayet bir çocuğumuz var, ama o yok’’ derken sesi titriyor.
Bir otelde yöneticilik yapan Figen Terzi, kazadan sonra hayatının altüst olduğunu söylüyor. ‘‘Uzun süre sakinleştirici ilaçlarla ayakta durdum. İşe biraz ara verdim. Emrecan hayat kaynağım oldu. Onunla yaşama tutunuyorum’’ diyor. Bir dolmuşun, hayatını karartmasını ise sineye çekemiyor.