Ölen PKK'lı terörist aileleri yemekte biraraya geldi
Güncelleme Tarihi:
HAKKARİ'de ‘Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Dayanışma ve Kültür Derneği'nin (MEYA-DER) çeşitli tarihlerde girdiği çatışmada ölen PKK'lı teröristlerin aileleri için yemek verdi.
Terörist aileleri, 30 yıldan bu yana akan kanın durması ve Kürt sorununa barışçıl yollarla çözüm getirilmesini istedi. BDP Hakkari İl Başkanı Sıddık Akış Kürt halkı ve PKK'nın ayrı devlet kurup ülkeyi bölme gibi niyeti olmadığını söyledi.
MEYA-DER'in Belediye Lokali'nde verdiği yemeğe BDP'li Belediye Başkan Vekili Abdullah Kılıç, İl Başkanı M. Sıddık Akış, MEYA- DER Hakkari Temsilcisi Mikail Atan, KESK Hakkari Dönem Sözcüsü İsmail Ata, Kızılay Şube Başkanı Fadıl Alçiçek, İHD Şube Başkanı İsmail Akbulut ve 300'e yakın ölen PKK’lı teröristin aileleri katıldı. Ölenler için saygı duruşu ardından Kürtçe konuşan BDP Hakkari il Başkanı M. Sıddık Akış, AKP Hükümeti'ne seslenerek, Kürt halkının ve PKK'nın ayrı devlet kurma gibi niyetlerinin olmadığını söyledi. Akış, “Bugün Kürt halkının birlik ve beraberlik olma günüdür. Bu bölgenin bir gerçeği var.Türk halkı nasıl barış için çaba gösteriyorsa buna Kürt halkı da ortaktır.Kürt halkının ayrı bir devlet kurma gibi bir düşünceleri yok” dedi.
Yemeğe katılan çocuklar ölen PKK'lı yakınları için Kürtçe şiirler okudu. Şiirler okunurken, ölen PKK'lı teröristlerin yakınları gözyaşlarını tutamadı. MEYA-DER Hakkari Temsilcisi Mikail Ata ise, AK Parti hükümetinin Kürt sorunu ile ilgili gerçekçi adım atmadığını ileri sürerek şöyle dedi:
“30 yılı aşkındır bir savaşta büyük bedeller ödeyen şehit aileleri duruşunuz ve örgütlüğünüzle dosta ve düşmana en büyük örneksiniz. Bu halk birçok aşamaları geçti ve şu anda örgütlü gücüyle kendini bütün dünyaya kanıtlamış, onurlu, şerefli bir halktır. AKP hükümeti, ‘açılım' adı altında sınır ötesi operasyonlar düzenleyerek, öldürülen gerilla cenazelerinin kafalarını tekmeleyerek bu halkı kandıramaz. AKP Hükümeti'ne diyoruz ki; ateşle oynuyorsunuz, Bu ateş gürleşti, sizi yakabilir. Kürt sorununu sahte Kürtler'le değil, kendisini bu mücadeleye atayanlarla konuşup çözün.”