Öldürülen çevreci çift için duygusal adım

Finike'nin Gökçeyaka Mahallesi Kızılcık Yaylası Adala mevkisinde bir dağ evinde yaşayan Ali Ulvi (61) ve eşi Aysin Büyüknohutçu (61), 9 Mayıs 2017'de evlerinde uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi. Sedir ve kızılçam ağaçlarıyla kaplı ormanlık alanlarda faaliyet gösteren mermer ocaklarına karşı verdikleri mücadeleyle tanınan çiftin katil zanlısı Ali Yamuç, olaydan bir gün sonra tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Elmalı Cezaevi'nde bir süre yattıktan sonra Alanya L Tipi Kapalı Cezaevi'ne sevk edilen Ali Yamuç'un, 20 Eylül 2017 tarihinde intihar ettiği açıklandı. Yamuç'un intiharı hem aile hem de olayı yakından takip eden çevreciler tarafından şüpheli bulundu. Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden dava sürecinde, Ali Yamuç’un olaydan bir hafta sonra tutuklanan eşi Fatma Yamuç, bir süre sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Büyüknohutçu çiftinin kızları ve yakınları ile doğaseverler, cinayetin ardında bir azmettirici olduğu iddiasıyla bu yönde hukuki mücadeleye devam ediyor.

GAZİANTEP'TE ORMAN OLUŞTURULACAK

İki yıl önce Muratpaşa Belediyesi'nin annesi ve babası adına bir park açtığını belirten Emine Büyüknohutçu, TEMA Vakfı aracılığıyla Gaziantep'in Kızılin bölgesindeki kurak bir alanda ağaçlandırma kampanyası başlatıldığını söyledi. Ali Ulvi- Aysin Büyüknohutçu çifti adını taşıyacak orman için başlatılan kampanyaya destek vermek isteyenlerin bir fidan için 10 TL bağışta bulunabileceğini belirten Büyüknohutçu, “Bir ay boyunca bağış toplama kampanyası devam edecek ve 20 bin TL'ye ulaşıldığında ağaçlandırma başlatılacak" dedi.

'SENİN DE BİR AĞACIN OLSUN İSTER MİSİN'

Kızılin'in, en acil ağaçlandırılması gereken bölge olduğu için seçildiğini belirten Emine Büyüknohutçu, projenin bir yıl süreceğini, hedeflerinin önümüzdeki yıl ölüm yıl dönümünde ormanlaştırma çalışmasını tamamlamak olduğunu açıkladı. Sosyal medyadan da duyurulan kampanyada, 'Ali Ulvi-Aysin Büyüknohutçu Ormanı'nda senin de bir ağacın olsun ister misin? Gel sen de doğaya gönlünü ver yakılan yıkılanlara inat, yeni ağaçlar dikelim' çağrısı yapıldı.

AZMETTİRİCİ İDDİASIYLA İLGİLİ KAMPANYA

Bu arada çiftin 3 kızı tarafından, imza platformu change.org aracılığıyla, cinayette azmettirici bir kişi olduğu iddiasıyla açılan imza kampanyasındaki sayı da 50 bine yaklaştı. Anne babalarını 4 sene önce, vahşice işlenen bir cinayete kurban verdiklerini belirten Emine Büyüknohutçu, “Finike'de taş ocaklarına karşı doğayı savunma mücadelesi verdikleri için öldürülen anne ve babamızın cinayeti, hala çözülemedi. Yasımız hala çok taze. Kaybımızın acısına, bunca yıldır adaletin yerini bulmamış olması da ekleniyor ve azmettiricinin yakalanmadığı her yıl, bu acı katlanarak artıyor. Anne ve babamızı öldüren katil, olayı para için yaptığını yani kiralık katil olduğunu itiraf edip, azmettiricinin ismini vermesine rağmen, son geldiğimiz noktada azmettiriciler hakkında takipsizlik kararı verildi" dedi.

KİRALIK KATİL NİTELENDİRMESİ

Adalet arayışında aldığı tehditlere rağmen hiçbir zaman pes etmediğini ve asla etmeyeceğini belirten Emine Büyüknohutçu, 'kiralık katil' olarak nitelendirdiği Ali Yamuç'un ifadeleri ve yazdığı mektuplarda azmettirici olarak bir mermer ocağı firması sahibini açıkça belirttiğine işaret etti. 20 Eylül 2017'de, Alanya L Tipi Kapalı Cezaevi'nde Ali Yamuç'un ölü bulunduğunu belirten Büyüknohutçu, “Alanya Savcılığı'nın hazırladığı rapora göre, Ali Yamuç'un kaldığı koğuşun banyosunda havalandırma penceresine eşofman lastiğiyle kendini astığı belirtildi. Yamuç, hayatını kaybederken birçok cevabı da beraberinde götürdü. Katil zanlısı Ali Yamuç'un eşi Fatma Yamuç, 'cinayete yardım etmek' suçundan yargılandığı davada tahliye edildi. Dosyamız şu an Yargıtay aşamasında" diye konuştu.

TAKİPSİZLİK KARARINA İTİRAZ

Olayla ilgili soruşturmanın yenilenmediğini ve azmettiriciler yönünden takipsizlik kararı verildiğini açıklayan Büyüknohutçu, şunları söyledi:

“Bu karara da avukatımız aracılığıyla itiraz edildi. Bu itirazımızın onanmasını ve azmettiricinin de ortaya çıkarılmasını bekliyoruz. Cinayetlerin üstünün baştan beri eksik soruşturmayla örtüldüğü, arkasında kimler olduğunun ortaya çıkarılmadığı inancını taşımaktayız. Bu nedenle soruşturmanın yeniden açılması ve derinleştirilmesi gerekmektedir."