A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2007 15:26
"Yetkililerin yakasına yapışıp hesap soracağım" diyen baba şikayetinden vazgeçti. Anne ise tanıklık yapmayacağını belirti. Bunun üzerine 2 sanık tahliye edildi.
Bahçelievler'de Dilara Dumrul'un rögardan kanalizasyona düşerek ölümüne ilişkin 8 sanığın yargılanmasına başlandı.
Bakırköy 4. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Güntek şirketinin yöneticisi Ömer Adnan Kaya, bu şirketin şantiye şefi Yunus Naci Ozarlı ile tutuksuz sanıklar İSKİ'de görevli kontrol memurları Mehmet Erbaş, Ali Albayrak ve MVM şirketinin inşaattan sorumlu teknik müdürü Erol Balcı katıldı.
MVM şirketinin sahibi Bilal Şahin, şirket yetkilisi Osman Şahin ve Güntek şirketinin topoğraf görevlisi İbrahim Hakkı Kızıl ise duruşmaya gelmedi.
Duruşmada savunmaları sorulan tutuklu sanık Yunus Naci Ozarlı, 1150 metre uzunluğundaki bir bölgeden sorumlu olduklarını ve daha önce verdiği ifadesini tekrar ettiğini belirterek, olayda bir kusurunun olmadığını söyledi.
Tutuklu sanık Ömer Adnan Kaya ile tutuksuz sanıklar Erol Balcı, Mehmet Erbaş ve Ali Albayrak da suçlamaları kabul etmeyerek, olayda kusurlarının olmadığını söylediler.
AVUKATLARIN TALEPLERİ
Duruşmada söz alan Yunus Naci Ozarlı'nın avukatı Ziya Kaya, soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporunun bilimsellikten uzak olduğunu savunarak, yeniden bilirkişi raporu alınmasını istediklerini bildirdi.
Ömer Adnan Kaya'nın avukatı Celal Haras da yeniden bir bilirkişi raporu alınmasını istediklerini kaydederek, incelemenin inşaat mühendisi, iş güvenliği uzmanı ve bir hukukçudan oluşan bilirkişi heyeti tarafından yapılmasını talep ettiklerini anlattı.
Sanıklar İbrahim Halil Kızıl, Bilal Şahin ve Osman Şahin'in avukatları ise askerlik ya da başka nedenlerle şehir dışı ya da yurt dışında bulunan müvekkillerinin celse arasında ya da talimatla ifadelerinin alınmasını istediler.
BABA ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ
Duruşmada şikayeti sorulan Dilara Dumrul'un babası Muhterem Dumrul, şikayetinden vazgeçtiğini bildirdi.
Hakim Zeynel Coşkun'un, Muhterem Dumrul'a “Mahkemeye MVM Turizm şirketinden manevi tazminat aldığını ve maddi tazminat hakkını saklı tuttuğuna” ilişkin bir dilekçe verdiğini hatırlatması üzerine Dumrul, “Biz helalleştik onlarla, ceza davasından vazgeçtik” dedi.
Duruşmaya tanık olarak katılan anne Edibe Dumrul da Hakim Coşkun'un, ”tanıklıktan çekilme hakkının” olduğunu hatırlatması üzerine tanıklık yapmak istemediğini bildirdi.
Hakim Coşkun da Edibe Dumrul'un tanıklıktan çekildiğini tutanağa yazdırdıktan sonra Dumrul'u duruşma salonundan çıkardı.
Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı İbrahim Haluk Terzi, Ozarlı ve Kaya'nın tutuklandıkları tarih ve dosya kapsamına göre tahliyelerine karar verilmesini istedi.
TAHLİYE KARARI
Hakim Zeynel Coşkun, Yunus Naci Ozarlı ve Ömer Adnan Kaya'nın tutukluluk süresi, şikayetçinin şikayetinden vazgeçmesi, sanıkların cezalandırılması istenen TCK maddesinin öngördüğü ceza miktarı ve delilleri karatma ihtimallerinin bulunmayışını göz önüne alarak tahliyelerine karar verdi.
Duruşmaya katılmayan sanıkların savunmalarını yapmalarının ardından, konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından rapor hazırlanması konusunun göz önünde bulundurulmasına hükmeden hakim Coşkun, Osman Şahin ile İbrahim Halil Kızıl'ın, bulundukları yerlerdeki asliye ceza mahkemelerince ifadelerinin talimatla alınmasını kararlaştırdı.
Duruşma, eksikliklerin tamamlanması amacıyla ertelendi.
Duruşma çıkışında basın mensuplarının soruları ile karşılaşan Muhterem Dumrul, “Ne kadar tazminat aldınız?” şeklindeki bir soruya “Biz helalleştik. Öyle bir şey yok” diye cevap verdi.
“Biz konuşamayız, bizi rahat bırakın, biz kendi halinde insanlarız” diyen Dumrul, ısrarlı sorular üzerine “Sadece ceza davasından vazgeçtik. Tazminat davası açacağız. O da insanları tanımadığımızdan, boşuna yatmasınlar diye” şeklinde konuştu.
Anne Edibe Dumrul da “Hiç bir şey konuşmak istemiyoruz. Artık olayı akışına bırakıyoruz” dedi.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün ”2006 Yılı 3. Kısım Atık Su Kanalı, Yağmur Suyu Kanalı ve Dere Islahı İnşaatı İhalesi”nin 11 Temmuz 2006 tarihli kararla MVM Turizm ve Ticaret Şirketine verildiği belirtiliyor.
Yapılan sözleşmeyle şirketin işe başladığı ve MVM şirketinin de bir sözleşmeyle bu işi Güntek Mühendislik firmasına verdiği ifade edilen iddianamede, 28 Şubat 2007 günü 5 yaşındaki Dilara Dumrul'un, annesiyle yürüdüğü sırada Kerimçavuş Caddesi'nde üzeri kartonla örtülü rögardan kanalizasyona düştüğü, cesedinin de daha uzak mesafedeki dere yatağından çıkarıldığı kaydediliyor.
İddianamede, 2'si tutuklu 8 sanığın dosya kapsamı ve bilirkişi incelemesine göre, “inşaat sahasındaki rögar kapaklarının açık bırakılmaması, sağlam ve güvenli bir şekilde kapatılması, fiziki engeller ve uyarı işaretleriyle insanların ikaz edilmesi, olumsuzlukların önlenmesi” bakımından sorumlu oldukları belirtiliyor.
İddianamede tutuklu sanıklar Yunus Naci Ozarlı ve Ömer Adnan Kaya'nın da aralarında bulunduğu 8 kişinin TCK'nın 85/1. maddesi uyarınca “taksirle bir insanın ölümüne neden olmak” suçundan 2 ile 6'şar yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.