Okuyan: Devlet denetlenemiyor

Güncelleme Tarihi:

Okuyan: Devlet denetlenemiyor
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 15, 2002 13:59

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, devletin kurumlarının denetlenebilir olmaktan çıktığını belirterek, ''Denetlenebilir olması için elinizde veri tabanı, veri tabanı olması için otomasyona geçilmesi lazım. Bugün hala Mehmet efendinin veresiye defteri usulünden milyonlarca işi takip etmeye kalkışan bir devlet, peşinen hantallığını da ilan etmiş bir devlettir'' dedi.

Haberin Devamı

Okuyan, Ä°ÅŸ MüfettiÅŸi Yardımcılarının Mesleki EÄŸitim Semineri'nin açılışına katılarak, müfettiÅŸ yardımcılarına ilk dersi verdi.Â

YaÅŸar Okuyan, sınırlı sayıda iÅŸ müfettiÅŸi ile Türkiye genelinde çalışma hayatı içinde önemli olan bir görevin yerine getirildiÄŸini belirterek, ''Kayıtlı 1 milyona yakın iÅŸyeri, bir o kadar da kayıt dışı iÅŸyerlerinde 700'ü bile bulmayan iÅŸ müfettiÅŸi ile bütün Türkiye'de yapılan bu denetimlerin saÄŸlıklı bir sonuç üretmesinin ne kadar zor olduÄŸu açık bir gerçektir'' diye konuÅŸtu.Â

İş müfettişleri yardımcılarından işyeri denetimleri sırasında ''ceza yazalım, elimiz boş dönmesin'' şeklinde bir yaklaşım içinde bulunmamasını isteyen Okuyan, denetimlerde eğitim ve bilgilendirme çalışmalarının yapılmasının önemine değindi. Okuyan, şunları kaydetti:

''Sadece ve sadece mevzuatın belli noksanlıklarından dolayı ceza verme anlayışını öne çıkarırsak doÄŸru bir ÅŸey yapmış olmayız.  Ama öyle iÅŸyerleri ile karşı karşıya kalacaksınız ki onların orada iÅŸletme anlayışlarının kötü niyetli olduÄŸu açıktır. Birçok iÅŸyerinde bazı iÅŸverenler işçiye çalışma ÅŸartları açısından en asgari ÅŸartlarda olması gereken kuralları bile hiçe saktadır. İşçi saÄŸlığı, iÅŸ güvenliÄŸi açısından baktığınızdan en basit kuralları bile yerine getirmeyen iÅŸyerleri göreceksiniz. Burada gerekli bütün iÅŸlemleri yapmak orada çalışan işçilerin saÄŸlığı konusuna mutlaka denetimler sırasında deÄŸerlendirin. Oradaki ÅŸartlar mevzuatımız gereÄŸince baÅŸka kurumları da ilgilendiriyorsa anında onları da bilgilendirin, icabında hemen Cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunmanızı rica ediyorum. TuÄŸla ocaklarında 12-13 yaşında çocukları çalıştıranlar var burada acımasızca daha fazla kar etmek için onların saÄŸlığını hiçe sayan bir yönetim var. Bunun gereÄŸini anında yapacaksınız, hiç tavizsiz.''Â

Yaşar Okuyan, 2001 yılı itibariyle 592 iş müfettişinin 18 bin 100 denetim yaptığını, bu denetimlerden 850 bin çalışana ulaşıldığını belirterek, denetimle ilgili istatistiki bilgiler verdi. 

TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ ÇALIŞMALARI

Toplam Kalite Yönetimi çalışmaları hakkında da bilgi veren Okuyan,bugün devlet yönetimine hakim olan anlayış 'ben devletim, sen de vatandaşsın, ben kuralı koyarım, sen bu kuralları uygularsın. bugün gideceksin, 10 gün sonra geleceksin' şeklinde olduğunu söyledi.

Okuyan, bu anlayışın artık çağın gerisinde kaldığını vurgulayarak,''Devlet vatandaşını müşteri gibi görmek zorundadır. Böyle olursa o zaman çaÄŸdaÅŸ bir devlet olma vasfını da kazanmış olur. Ä°mkansızlıklarınız olabilir, ama dayatmacı bir anlayışınız olamaz'' dedi.Â
Kamu yönetiminin olmazsa olmaz kuralının ''Toplam Kalite Yönetimi'' olduÄŸunu kaydeden Okuyan, bütün kamu yönetiminin otomasyona geçmesi ve toplam kalite yönetiminin bütün kurum ve kuruluÅŸlarda uygulanması konularının aynı anda devreye alınması gerektiÄŸini söyledi. Okuyan, şöyle devam etti:Â

''Devletin kurumları maalesef denetlenebilir olmaktan çıkmıştır. Denetlenebilir olması için elinizde veri tabanı, veri tabanı olması için otomasyona geçilmesi lazım. Bugün hala Mehmet efendinin veresiye defteri usulünden milyonlarca iÅŸi takip etmeye kalkışan bir devlet peÅŸinen hantallığını da ilan etmiÅŸ bir devlettir. Dünyada bilimin teknolojinin geldiÄŸi noktayı görüyoruz. Ama maalesef kendi kamu yönetim hayatımızda bunları devreye sokamıyoruz. Bu bizim için olumsuzbir tablodur. Bize düşen görev bu iki konuyu hayata geçirmektir.''Â

YaÅŸar Okuyan, bakanlığının otomasyon ve toplam kalite yönetimi konularında 1.5 yıldır çalışma yürüttüğünü ve sonuçlandırmak üzere olduÄŸunu sözlerine ekledi.Â

GAZETECÄ°LERÄ°N SORULARI

Bir gazetecinin ''BaÄŸ-Kur'la iliÅŸiÄŸi kesildiÄŸi halde BaÄŸ-Kur'dan maaÅŸ alanlar var, bir kiÅŸinin saÄŸlık karnesi üzerinde birçok insana ilaç yazıldığını söylediniz. Bu konuda gelinen aÅŸama nedir?'' ÅŸeklindeki sorusu üzerine Okuyan, sadece BaÄŸ-Kur'da deÄŸil, diÄŸer sosyal güvenlik kuruluÅŸlarında da hak etmediÄŸi halde yasal boÅŸluklardan yararlanılarak haksız yere maaÅŸ alanlar olduÄŸunu ifade etti.Â

BaÄŸ-Kur'da bu konu ile ilgili inceleme baÅŸlattıklarını anımsatan Okuyan, geçtiÄŸimiz Ekim ayında 75 bin kiÅŸinin hak etmediÄŸi halde maaÅŸ aldığını tespit ettiklerini ve bu kiÅŸilerin maaÅŸlarını kestiklerini söyledi.Â

Okuyan, yaÅŸam belgesi konusunda araÅŸtırmaların devam ettiÄŸini kaydederek, ''Bir o kadar miktarda hayatta olmadığı halde yakınları tarafından maaÅŸ alındığını tahmin ediyoruz'' dedi.Â

SaÄŸlık karnesi bakımından baÅŸkalarına ilaç alınması konusunda da BaÄŸ-Kur'da 1 Mart tarihi itibariyle bir çalışma baÅŸlattıkları hatırlatan Okuyan, şöyle konuÅŸtu:Â

''GeçtiÄŸimiz dönemle mukayese ettiÄŸimizde Mart ayında 15 trilyon liralık ilaçta daha az ödemeyle karşı karşıya kaldık. Çünkü eczane sistemini otomasyona geçirdik. Bir BaÄŸ-Kur mükellefinin ilaç aldığı zaman o ilacı kaç gün kullanabileceÄŸi bilgisayar kayıtlarında mevcut. Dolayısıyla fazla ilaç alımını önlüyoruz. EÄŸer ortalama her ay 15 trilyon lira düşürürseniz, yaklaşık 180 trilyon lira BaÄŸ-Kur'a kalmış olur. Aynı uygulamayı önümüzdeki günlerde de SSK'ya geçiriyoruz.''Â

''1 katrilyon lira yolsuzlukla ilgili dünden bugüne bir geliÅŸme var mı? Ä°halelerin kilitlendiÄŸini söylemiÅŸtiniz. Bunu aÅŸmak için yargıyoluna baÅŸvurmak iÅŸe yarar mı?'' sorusu üzerine de Okuyan, ÅŸunları söyledi:Â

''Ä°yileÅŸtirici sarf malzemeleri ilgili soruÅŸturma çok yönlü devam ediyor. Ä°halelerin kilitlenmesi doÄŸrudur. Bununla ilgili iki ayrı yöntemi devreye sokacağız. Alımlar, hastanelerde, medyanın huzurunda, internet ortamında ihale öncesinde ÅŸartların yayınlanması gibi yollarla hastanelere yetki vermek suretiyle belli ölçüler içinde ihaleyle gerçekleÅŸtirilecektir. Ayrıca fiyat belirleme ihalesi var. Sevk edilen hastalara takılan sarf malzemeleri için buna gerek var. Bunun da hazırlıkları tamamlanıyor. Tekrar ihaleye çıkacağız. Ä°haleye çıkılmıştı ancak kilitlendi. Burada bir endiÅŸemiz var, belli firmaların, diÄŸer firmaları da etki altına alarak fiyatları yüksek vermesi. Rekabet Kurulu'na suç duyurusunda bulunduk. Hepsini birlikte deÄŸerlendirdiÄŸimizde sorunu çözeceÄŸiz. Ayrıca iyileÅŸtirici sarf malzemeleri ile ilgili olarak doÄŸrudan ithal etmek için bir çalışmamız var''Â

''İlaçta israf sıkıntısı var dediniz, ilaçta yolsuzluk mu var?'' sorusu üzerine de Okuyan, ''Geçen yıl sosyal güvenlik kuruluşlarının ilaca ödediği para yaklaşık 3 katrilyon lira. Bunun 1 katrilyon lirasını israf olarak değerlendirebilirsiniz. Bu paraları devlet ödüyor, milletin kendi cebinden çıkıyor. 500-600 trilyon lira israfı önlemiş olursunuz. Bunun yanında kendisinin dışındaki insanlara ilaç alımı konusu var. Bunların toplamı 1 katrilyon lira civarında.'' diye konuştu. 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!