OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 25, 2004 00:00
Çakıcı röportajıUZUN zamandır okuyucusu olduğum Hürriyet Gazetesi’nde, güzel haberleri, akıl almaz gündemleri hep bizlerle paylaştığınız için öncelikle sizlere teşekkür ederim. Bir gazetenin olması gerektiği gibi olması, beni de sizlerin iyi bir okuyucusu yaptı. Ancak son zamanlardaki gazetenizin ana gündem konuları, sürmanşetleriniz bana biraz ters geldi. Bugünlerde özellikle Avrupa basınında bu kadar güncel durumda iken memleketin bir tetikçisinin, mafya babasının, karısı ile olan durumları veya yargıdaki kirli çıkar ilişkileri sizlerin manşeti olmamalı. Burada bile gündem Metin Kaplan, Fransa’nın Türkiye karşıtı tutumu, kiliselerin çalışmaları gibi hep Türkiye ile ilgili iken sizlerin bu konulara kulak tıkamanızı ve başka gündem yaratma çabalarınızı anlayamıyorum.Erhan TEKE Wolfsburg/ALMANYATEMSİLCİNİN NOTU: Bu konuda, adının yayınlanmasını istemeyen bir kadın okur da ‘Çakıcı’nın açıklamaları, tümüyle onun savunması gibi. Ailece çok huzursuz, çok rahatsız olduk. Hürriyet nasıl böyle bir şey yaptı. Gerekçeleri neler? Çakıcı, sütten çıkmış ak kaşık gibi sunulmuş. Zamanlama çok yanlıştı. Sanki kasıt var, birileri onu koruyor, yargılanırken aklanmaya çalışılıyor gibi’ eleştirisinde bulundu. Aylar önce Türkiye’den kaçan, kaçışı günlerce gazete manşetlerine konu olan, daha sonra kaçırılışıyla ilgili bazı ayrıntılar da yine günlerce tartışılan, sonraki günlerde de Yargıtay ve MİT’le ilgili skandalda adı geçen Alaattin Çakıcı ile yabancı bir ülkede ve hücresinde görüşebilmek büyük bir gazetecilik başarısı. Hürriyet Paris Temsilcisi Muammer Elveren böyle bir başarıya imza attı. Çakıcı’nın, kendi adının karıştığı bir cinayetle ilgili önemli bir ayrıntıyı açıklaması, Türkiye’den yurtdışına kaçırılışı hakkında bilgi vermesi, Yargıtay-MİT skandalı konusunda ilk kez soruya muhatap olması büyük bir gazetecilik başarısı. Bu kadar büyük bir gazetecilik başarısının manşete çıkması da gayet doğal. Çakıcı’nın kendini savunan sözlerine gelince; gazetecilerin görevi insanları yargılamak değil, söylenenleri aktarmak. Yargılamak, mahkemelerin işi. Eğer Çakıcı’nın söyledikleri doğru değilse, bunu kendisini yargılayacak yargı ortaya çıkaracak.Hollywood’da ilk Türk filmi değil1 Ekim tarihli gazetenizde Vizontele Tuuba filminin, Hollywood
Film Festivali’ne kabul edilen ilk Türk filmi olduğunu yazdınız. 2002 yılında Hollywood Film Festivali’ne kabul edilen ve Hollywood’da dünya prömiyeri yapan ilk Türk filmi, Mumya Firarda’dır. Bu durum gazetenizin o dönem yaptığı haberlerde, film festivali web sayfası ve yazılı dokümanlarda sabittir. Bu durumu düzeltmenizi önemle rica ederim.Erdal Murat AKTAŞ Yönetmen-YapımcıTayland’a seks turu haberi bizi üzdüBEN uluslararası faaliyet gösteren bir şirketin Türkiye ayağında çalışmakta ve kendimi bildim bileli Hürriyet okumaktayım. Ancak gazetenizde okuduğum seks turizmiyle ilgili
haber bende derin bir üzüntü yarattı.Haberde Tayland’a ve Tayland’da yaşayanlara yönelik yapmış olduğunuz tanımlamaların içerdiği genellemeler, benim ve Taylandlı eşimin toplum içerisindeki yerini zedelemiş bulunmaktadır.Habercilik anlayışında, her zaman için her şeyi tüm açıklığıyla vermek gerektiğini desteklemekteyim; ancak medyanın toplum üzerindeki etkisi göz önüne alındığında, yapılacak genellemelere dikkat edilmesi gerektiği kanısındayım. Haberin lanse edilişi, Tayland’a her gidenin aradığı seks ve her Taylandlının sunduğu seks hizmetkárlığı şeklinde olmuştur. Özay AVCITEMSİLCİNİN NOTU: Okurumuzun sözünü ettiği çifte röportaj, tümüyle bir turizmci ile bir turist rehberinin anlatımlarına dayanıyor.Eleştirilen ‘sekse dayalı tanımlamalar’ da bu iki kişinin ifadeleri. Röportajda Tayland’a özgü, olmaması gereken bir genelleme yer almadı.Ayrıca sadece Tayland değil, seks turizmi yapılan öteki bazı ülkelerden de söz ediliyordu.İftar değil oruç açılırEFENDİM, 18 Ekim tarihli gazetenizde ‘Sigarayla İftar Açmak Kalp Krizini Tetikliyor’ başlığı atılmış. İftar açılmaz, bu olaya Türkçemizde ‘oruç açmak’ veya ‘iftar etmek’ denilir. İlgiliyi uyaracağınızı umar, saygılar sunarım.Mükremin ÖZENÇ/UŞAKBeyaz araba daha güvenliGAZİANTEP Emniyet Müdürlüğü’nce yapılan bir araştırmayı gazetede yansıtırken, ‘Beyaz Otomobil Trafikte Riskli’ başlığını kullandınız. Ancak bu başlık, elde edilen yanlış sonuca dayanıyor. Kırmızı renkli arabaların az kaza yapmasının sebebi, az sayıda üretilmelerinin sonucudur. Doğal olarak az kaza yapıyorlar. Buna karşılık piyasada en fazla beyaz renkli araba var ve tabii ki kazaya karışan araç sayısı çok daha fazla.
Trafik, üzerinde spekülasyon yapılamayacak kadar ciddi bir olay. Açık renk araba satın almaya özendiriliyor insanlar. Açık renk araba alanlar, daha az vergi ödüyor. Bilimsel araÅŸtırmalar, açık renk arabaların zor ışık ÅŸartlarında daha kolay görülebildiÄŸini, algılanabildiÄŸini kanıtlıyor. Bu haber, bir haberin nasıl da çarpıtılarak sunulduÄŸuna ve yanlış sonuçlara varıldığına iyi bir örnek teÅŸkil ediyor.Adem Cengiz ÖZTÃœRK cengiz.ozturk@vestel.com.trUçak kazası fotoÄŸrafı10 Ekim tarihli gazetenizde ‘Ormana Daldı’ baÅŸlığı altında yayınlanan haberde, kayarak pist dışına çıkan uçağın burun kısmının çamura gömüldüğü, kokpitte mahsur kalan kadın pilotun güçlükle kurtarıldığı yer alıyordu. Bana göre, bu haberin en çarpıcı görüntüsünün, uçağın çamura dalmış burnunun da görüntülendiÄŸi fotoÄŸrafı olmalıydı. Onun yerine, uçağın bana hiçbir ÅŸey ifade etmeyen, tahliye edilen yolcular ile güvenlik görevlilerinin olduÄŸu bir fotoÄŸrafı yayınlanmış.Suphi BEDÄ°ZMemur maaşı yanlışlığıMERHABALAR. Ben bir okulda 9/3 öğretmenim. Sizin 19 Ekim tarihli haberinizde 9/1 olan öğretmen maaşı 704 milyon lira olarak gösterilmiÅŸtir. Bu yanlış; çünkü ben bile ÅŸu anda net 622 milyon lira maaÅŸ alıyorum. Bu haberin düzeltilmesini ve öğretmen arkadaÅŸlardan özür dilenmesini istiyorum.Kemal KARA kkara1979@mynet.comTEMSÄ°LCÄ°NÄ°N NOTU: Okurumuzun eleÅŸtirisini, Ekonomi Müdürü Vahap Munyar şöyle yanıtladı: ‘Memur maaÅŸ tablolarını, açıklamanın yapıldığı gün Maliye Bakanlığı verir ve gerek biz, gerekse diÄŸer gazeteler onu baz alıp kullanırız. Zam oranı üzerinden kendimiz oturup hesap yapmayız. Öyle yaptığımızda bir hataya düşebileceÄŸimizi düşünürüz. Son tablolar da aynı ÅŸekilde Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın basın toplantısı sırasında Ankara’daki arkadaÅŸlara verildi. Zaten onlar örnek tablolardır. Bire bir herkesin maaşını göstermek mümkün deÄŸil. Bu kez de onlardan gelen tabloyu kullandık. Maliye Bakanlığı’nın tablosundan kaynaklanan bir hatamız varsa da yayınlayan biz olduÄŸumuz için özür dileriz.’OKURLARIMIZDAN KISA KISA...GÃœZÄ°N AKSOY Geçen günlerde Ankara’nın baÅŸkent oluÅŸunun 81. yılını kutladık. Ancak gazetenizde bu konuyla ilgili en ufak bir habere rastlayamadım. ÇocuÄŸuma okuldan verilen ödevde bu konuyla ilgili haberleri okuması istenmiÅŸ. Böyle önemli bir günün gazetenizde hiçbir ÅŸekilde haber olarak yer almamasına inanamıyorum. DUYGU GÃœRGEN Vioxx isimli ilacın toplatılması haberinde kullanılan fotoÄŸraf Türkiye ambalajları deÄŸildir. Halkın o fotoÄŸrafla yanlış bilgilendirileceÄŸini düşünüyorum. EÄŸer ilaçla ilgili doÄŸru haber vermek istiyorsanız ya fotoÄŸrafı koymayın ya da doÄŸrusunu kullanın.MURAT Ä°NCE Gazetenizde bir baÅŸlık: ‘Malatya’dan Tek KurÅŸun.’ Atılan bir golü tanımlamak için kurÅŸun denilmiÅŸ. Sporun kurÅŸunla ne ilgisi var. Sporun vurma kırma ile ne ilgisi var. Ondan sonra da insanlar gerçekten kurÅŸun sıkınca ÅŸaşırıyoruz, yahu bu toplum neden böyle diye. EVREN SURÄ° Lütfen yazım hatalarınıza dikkat edin. Åžoke olmak gibi terimler daha çok sokak Türkçesi. Siz birçok insana hitap ediyorsunuz. Lütfen biraz daha özen gösterin.Â
button