Okur Temsilcisi'ne mektuplar

Güncelleme Tarihi:

Okur Temsilcisine mektuplar
Oluşturulma Tarihi: Mart 21, 2005 01:22

Yanal’ın itirazı

GAZETENİZDE ‘Ersun Yanal’a 20 Vergi Sorusu’ başlığıyla yaptığınız yayında, Maliye Bakanlığı tarafından şahsım hakkında vergi incelemesi ve soruşturma başlatıldığı belirtilmiştir. Ancak, söz konusu haberin eksik, hatalı ve kamuoyuna yanlış bir şekilde verildiğini üzülerek okumuş bulunmaktayım.

Zira, haberinize konu olan vergi incelemesinin ‘muhatabı’ ben değilim. Olay, Maliye Bakanlığı’nın Türkiye Süper Ligi’ndeki kulüplere yönelik olarak başlattığı bir vergi incelemesiyle ilgilidir. Olayın, yani vergi incelemesinin doğrudan muhatabı futbol kulüpleridir. Bu inceleme sırasında, futbol kulüplerinde görev almış olan (yönetici, teknik direktör, antrenör, sporcu, menajer gibi) çok sayıda kişinin ifadesine ‘bilgi almak amacıyla’ başvurulmaktadır.

Bilgisine başvurulan çok sayıda kişiden biri olarak şahsımın da bilgi ve görüşleri istenmiştir. Ancak bu husus, nasıl olup da ‘Ersun Yanal hakkında vergi incelemesi başlatıldı’ başlığı altındaki bir habere neden olmuştur, anlamak mümkün değildir. Olaydaki gerçek durumun eksik veya yanlış yorumla aksettirilmesi, kamuoyunun yanlış şekilde yönlendirilmesine sebep olmakta ve haber verme hakkının’ amaca uygun kullanılması konusunda soru işaretleri uyandırmaktadır.

Ersun YANAL

Milli Takım Teknik Direktörü


TEMSİLCİNİN NOTU: Haberi yazan Mehmet Arslan, Ersun Yanal’a gönderilen resmi yazının orijinalinin de elinde olduğunu, soruların bu metinde bire bir yer aldığını belirtti ve şöyle dedi:

‘Ersun Yanal, soruşturmanın sadece kendisine yönelik olmadığını söylüyor; ancak Gelirler Genel Müdürlüğü’nün GKY-2005-739-127 numaralı ve 4.3.2005 tarihli yazısında yer alan sorulardan biri aynen şöyle:

Soru: 18- Kendi adınıza ya da eşinizin/çocuklarınızın adına kayıtlı menkul ya da gayrimenkulleri de kapsayacak biçimde malvarlığınızı, edinme tarihleri ile birlikte açıklar mısınız?

Eğer muhatap Yanal değil, çalıştığı kulüplerse, ki kendisi öyle iddia ediyor, Yanal’ın eşi ve çocuklarının mal varlığı neden sorulsun?

Ayrıca yazının sonunda, ‘Bu soruların eksik ya da yanıltıcı şekilde yanıtlanması halinde, Vergi Usul Kanunu’nun Mük. 355. maddesinin uygulanacağı belirtiliyor. Bu da vergi cezası uygulanacağı demek. Kulüpler denetleniyorsa, Sayın Yanal’a neden vergi cezası uygulansın. Dolayısıyla inceleme, kulüplere değil, tümüyle Sayın Yanal’a yöneliktir. Haberimiz de doğrudur.’

HABERDEKİ YANLIŞ

Mehmet Arslan, sözü edilen resmi yazının fotokopilerini bana da ulaştırdı. Görüşünü sorduğum bir vergi uzmanı da, bu yazının haberde belirtildiği gibi Sayın Yanal’a vergi incelemesi başlatıldığını kanıtladığını söyledi. Ancak ortada Yanal’ın belirttiği gibi bir vergi soruşturması olup olmadığı belli değil. Zaten Hürriyet’teki haberde de bir soruşturmadan söz edilmemiş.

Hürriyet’te yayımlanan haberde ‘Yanal’a 20 soru’ denilmişti. Ancak resmi yazıda sadece 19 soru var. Dolayısıyla sayı hatalı.


Demre Belediye Başkanı

13
Mart’ta 1. sayfa manşetten verdiğiniz bir haber vardı. Haberde Demre’nin AKP’li Belediye Başkanı’nın, Aziz Nikola’nın heykelini kaldırttığı, yerine plastik bir Noel Baba heykeli diktirdiği ve bunun da bir krize yol açtığı yazıyordu. Haberi biz de arkadaşlarla tartıştık ve ‘Bir dinin aziz, kutsal saydığı insana biz de saygılı olmak zorundayız, AKP de saygılı olmak zorunda’ diyerek AKP’ye bir hayli yüklendik. Ancak ertesi gün gazeteyi okuyunca, başkanın DYP’li olduğunu, Ağar’ın devreye girdiğini gördük. Bu çelişki konusunda, açıkça özür dilemeniz gerekmez mi?

Mehmet YILMAZ

mehmetcik34@yahoo.com


TEMSİLCİNİN NOTU: Haberin Hürriyet’te yayınlanmasından sonra hata farkedilince, ertesi gün Hürriyet ‘Düzeltme ve özür’ başlığıyla okurlardan açıkça özür dilemişti. Haberi yazan muhabir, hatanın tüm bilgilerin iki kez denetlenmesi (double check) kuralının yerine getirilmemesinden kaynaklandığını belirterek tekrar özür diledi.

Muhabirden Orhan Pamuk açıklaması

GEÇEN haftalarda, benim Orhan Pamuk ile yaptığım haberin öyküsüne yer verdiniz. Burada, haberdeki bazı bölümlerin Orhan Pamuk tarafından düzeltildiğini ve bunların birer ‘tercüme hatası’ olduğunu yazdınız.

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum: Yazdığım haberde tercüme hatası yoktur. Anladığım kadarıyla da yazınızda tercüme hatası, Orhan Pamuk ile İsviçreli muhabir arasındaki konuşmadan kaynaklanıyor.

Orhan Pamuk, ‘Saldırgan eda benim değil’ şeklinde bir açıklama yaptıktan sonra, haberi yazan Peer Teuwsen ile görüştüm. Peer Teuwsen aynı zamanda haberin yayımlandığı Der Tagesanzeiger Gazetesi’nin ‘Das Magazin ekinin Yazı İşleri Müdür Yardımcısı. Teuwsen’e, Orhan Pamuk’un sözlerini aktardım ve bu konudaki görüşünü sordum. Bana aynen şunları söyledi:

‘Öyle mi dedi? Ama bu söylediklerinin, daha doğrusu benim yazdıklarımın hepsi teypte var. Hepsi kayıtlı. Ne yazdıysam odur.’

İsmail EREL/FRANKFURT

Hürriyet Muhabiri


Fotoğraf tepkisi

10 Mart tarihli gazetenin sürmanşetinde ‘Liseli Kızlara Porno Tuzağı’ şeklinde bir haber ve yüzü kapatılmış olarak, büyükçe ebatta liseli bir kızın boy fotoğrafı var. Kızın fotoğrafının üzerinde de ‘sembol resim kullanılmıştır’ şeklinde bir ifade. Şimdi bu ne demek oluyor? Yani oraya bir liseli kız fotoğrafı konulmasaydı, haberin değeri azalacak mıydı? Madem sembol fotoğraf, neden yüzü kapatılmış? Liseli kızlar yüz kızartıcı bir şey mi yapmışlar? Oraya sembolik bir liseli kız fotoğrafı konulmasaydı, okuyucular liseli bir kızın nasıl bir şey olduğunu zihinlerinde canlandıramayacaklar mıydı?

Nihat Pulak-ANKARA

npulak@eximbank.gov.tr


Ilıcak’ın şikayeti

YAZARINIZ Emin Çölaşan, geçtiğimiz günlerde beni de konu alan bir yazı yazdı. Benden Nazlı diye bahsediyor. Aramızda bir samimiyet olmadığına göre belli ki aşağılamaya yönelik bir üslup. Bir gazetecinin, kişileri aşağılamaya hakkı olmadığını hatırlatmak isterim.

Yazıda, gazetemiz de aşağılanıyor ve bizim hep hükümeti öven haber yapıp yazılar yazdığımızı iddia ediyor. Oysa gazetemizin bütün yazarları tamamen özgür yazılar kaleme almakta ve bugünkü hükümeti sık sık eleştirmektedir. Aynı şekilde ben de, yanlış olduğuna káni olduğum konularda, hiçbir zaman eleştiri yapmaktan kaçınmıyorum. Emin Çölaşan’ın bu konudaki iddiaları da yersiz ve hakikate aykırıdır.

Tercüman Gazetesi’nin ortaklık yapısının değişmesini ‘Nazlı, gazeteyi sattı’ biçiminde takdim etmesi de gerçeğe uymamaktadır ve yanıltıcı bir bilgidir.

Nazlı ILICAK

OKURLARDAN KISA KISA...

GARO PAMUKYAN Ben Almanya’da yaşayan bir Ermeni vatandaşıyım. Aynı zaman da İstanbul’dan gelmeyim. Türk gazetelerini her gün alırım. Sizden ricam, lütfen gerekeni ve doğrusunu yazın. Her ne pahasına olursa olsun, bir gazete, yazarlar dahil tarafsız olmaya ve yazmaya çalışmalıdır.

BİRGÜL ZENGİN Ben kendimi bildim bilelim ailece Hürriyet Gazetesi okuruz. Son yıllarda neden bu kadar magazin içerikli haberlere önem verildiğini anlayamıyorum. İki gün üst üste Aziz Yıldırım’ın kızıyla ilgili haberin hem de ön sayfada verilmesinin nedeni nedir? Haber kıtlığı mı var? Sahtecilik, hırsızlık almış başını gidiyor.

BAHRİ OVALI 13 Mart Pazar günkü gazetenizin 1. sayfa, alt kısmında şöyle bir haber vardı: ‘Doktorlar, Carmina Burana Operası’nı izleyecekler.’ Carmina Burana opera değil, kantattır. Daha sonra baleye uyarlanmıştır.

MUTLU KURT Sadece kadına değil, hiçbir insana copla o şekilde davranılmasını kabul edebilecek bir kişi değilim. FAKAAAT!!!! ‘Kadın döven ülkeye gitmem’ diyen sanatçıyı koca manşetlerle haber yapmak, reklam meraklısı yabancıları Türk milletine tokat atma yarışına davet etmek demektir. Bunu da Hürriyet Gazetesi çok iyi bilir.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!