Doğan Satmış
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2004 01:55
Sağlık haberleri
11 Kasım tarihli gazetede sürmanşette yer alan
‘Tansiyonda da Sınır Aşağıya Çekilsin mi?’ başlıklı haberinizde okurların sağlığını ciddi ölçüde tehdit eden yanlışlar var. Lütfen en kısa zamanda tansiyon hastalarını doğru yönde uyarın.
Yazıda,
‘Ancak bilim adamları, bulguların sağlıklı insanlar için geçerli olmadığını söylüyor. Kalbiyle ilgili sorunu olmayan birinin, tansiyon seviyesini düşürücü bir ilaç alması durumunda vücudunda çeşitli zararlar meydana gelebilir. Örneğin, ‘Amlodipine’ ayak bileklerinin şişmesine yol açarken diğer bir ilaç olan ‘Enalapril’ kuru öksürüğe neden oluyor’ şeklinde bir ifade kullanılmış.
Tansiyon yüksekliği kendi başına bir hastalıktır ve de önemli bir hastalıktır. Tansiyon tedavisi, sadece kalbiyle ilgili sorunu olanlara uygulanmaz. Bir insanın tansiyonu, doğru koşullarda ve doğru şekilde ölçüldüğünde, birkaç kez yüksek çıkıyorsa bu kişi tansiyon hastasıdır ve tedavi altına alınmalıdır. Eğer
diyet ve benzeri yaşam tarzı değişiklikleri ile tansiyonu normal sınırlara çekilemiyorsa, ilaç kullanılması zorunludur. Aksi takdirde, aralarına beyin kanaması gibi öldürücü olabilen risklerle karşılaşılır.
Ayrıca yazınızda değindiğiniz bacak şişmesi ve öksürük gibi belirtiler, bazı ilaç gruplarında görülen yan etkilerdir. Bunların çoğu ilaç değiştirmeyi bile gerektirmeyecek düzeydedir. Hastayı rahatsız ediyorsa, ilaç değişimiyle bu belirtiler tümden ortadan kalkar. Bu yan etkiler yazınızda belirttiğiniz gibi
‘zarar’ değildir, yani kalıcı değildir. Tekrar ediyorum, lütfen en kısa zamanda tüm tansiyon hastalarını yanlışa düşmekten kurtarın.
Dr. Gündüz TEZMEN
TEMSİLCİNİN NOTU: Eleştirilen haberi kaleme alan Dış Haberler Servisi’nin Müdürü Ayşe Özek Karasu, şöyle dedi:
‘Haberde, kalp hastalarında yüksek olarak kabul edilmeyen normal tansiyon (14/9) düşürüldüğü takdirde kalp hastalığı açısından yararlı olduğu söyleniyor. Ama kalp hastası olmayan sağlıklı insanlar, tansiyonunu (14/9) düşürmesin deniyor. Zaten Dr. Tezmen’in alıntı yaptığı bölümün ilk cümlesinde açık açık ‘sağlıklı insan’ diyor. Yüksek tansiyon hastası ilaç almasın diye bir şey yok ki. Sağlıklı iseniz boşu boşuna tansiyon düşürüp yan etkilerle karşılaşmayın deniyor.’
Ayşe Karasu, ‘Bence bundan sonra yazdığımız sağlık haberlerini doktorun elden geçirmesinde fayda var’ önerisinde de bulundu. Tıptaki yeni gelişmeler ve sağlık haberleri, gazetelerde artık çok önemli hale geldi. Hürriyet’te olduğu gibi artık gazeteler uzmanlara köşeler açtılar. Kelebek ekindeki gibi günlük sağlık köşeleri yer almaya başladı.
Sağlık haberlerindeki bu patlama, çeşitli yanlış anlamaları veya hataları da zaman zaman beraberinde getiriyor. Örneğin, Umut Demir adlı okur da, geçtiğimiz günlerde yayınlanan yeni bir anjiyo cihazındaki ayrıntılardan yola çıkarak şunları yazdı:
‘Haberinizde Amerika’da yapılan MCT anjiyonun 1 saat sürdüğünü yazmışsınız. Ben özel bir hastanede anjiyo teknisyeni olarak çalışıyorum ve biz 1 saatte tam 7-8 anjiyo yapıyoruz, üstelik buna hastanın masaya yatıp kalkması dahil. Ayrıca 1 saat anjiyo yapsanız aldığınız radyasyonla akşam kıvrım kıvrım kıvranırsınız. Sözünü ettiğiniz anjiyo yüzde 100 teşhis yöntemi değil.’
Sağlıkla ilgili haberlerdeki bu tür ayrıntılar, tıp eğitimi almamış gazetecilerin dikkatinden her zaman kaçabilir. Bu nedenle Batı’daki önemli gazeteler, sağlık haberlerini ya tıp konusunda özel eğitim almış gazetecilere yazdırıyorlar veya uzmanlara danıştıktan sonra yayınlıyorlar. Türkiye’de de artık böyle bir uygulama denenebilir.’ Neden, Daum’la tanışmak değil13 Kasım tarihli gazetenizde, bir Alman’ın,
Christoph Daum ile tanışmak için tekerlekli sandalyesiyle 3 bin 400 kilometre yol kat ettiği yazıyor. Alman bu kadar yolu
Daum’la tanışmak için değil, özürlü çocuklara yardım için kat ediyor.
Maraton, 25 Temmuz 2004 tarihinde Köln-
Fenerbahçe maçı öncesi stadyumdan başladı.
Thomas Hoffmarck isimli Alman,
Christoph Daum tarafından uğurlandı ve 27 Kasım 2004 tarihinde Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda Fenerbahçe-Diyarbakır maçı öncesi yine
Christoph Daum tarafından karşılandı.
Süleyman KARAHAN
karahan65@gmx.atGalatasaraylı çıktıBEN 63 yaşındayım ve yıllardır Hürriyet okuyan bir kişiyim. Tribün cinayeti zanlısı için
‘Galatasaraylı çıktı’ demeniz hata. Bu çocuğun
‘Galatasaraylıyım’ dediğine de inanmıyorum. Böyle bir şey söylemiş olsa bile bunu manşetin ilk spotu olarak, içeride de kocaman kırmızı renkle yazmak ne demek? Son derece yanlış. Bu, olayın dehşetini değiştirir mi?
Salih DEDEOĞLUPistin uzunluğu
19 Kasım tarihli Hürriyet Auto Show’daki İstanbul Formula-1 pistinin uzunluğunun 5 bin 378 kilometre olduğu belirtiliyor. Bu haber doğru mu? Ankara-Antalya arası yaklaşık 500 kilometredir. Yani bu mesafenin 10 katı mı? Ankara’dan Antalya’ya 5 kere mi gidip gelecekler? Yoksa pist 5 bin 378 metre mi? Lütfen beni aydınlatır mısınız?
Bülent SONGU
TEMSİLCİNİN NOTU: Pistin uzunluğu 5 bin 378 metre. Auto Show İlavesi’nin editörü Ufuk Sandık, hata için özür diledi.Bulmacada yanlış27 Ekim tarihli Bil-Bul ekinizin, birinci sayfasında yer alan Çengel
Bulmaca’da cevabı istenen iki sorunun yanıtları yanlıştır. Bu sorular şunlardır: 1- Kuran’da bir sure adı, 4 harfli.
2- Kuran’da bir sure adı, 6 harfli.
Bu sorulara ait cevapların çözümünde ve çözüm anahtarında yanıtların, soruların gerçek anlamıyla uzaktan yakından hiçbir anlamı bulunmamaktadır.
1- İNAS: Kadın-kız-dişi anlamına gelmektedir.
2- NECEFE: Cami, türbe gibi ibadet yerlerinde tavana asılan büyük kandil demektir. Kuran-ı Kerim’de böyle isimlere sahip sureler bulunmamaktadır.
Emrah ERSEN-İSTANBUL
TEMSİLCİNİN NOTU: Okurumuz haklı, gerçekten de Kuran’da böyle sure adları yok. Bulmacaları hazırlayan arkadaşımız, okurlarımıza özür borçlu. Bu arada, Promosyon Müdürü Müfit Utkusoy, Hürriyet Bil-Bul ekini hazırlayan ekibin değiştirildiğini, 1 Aralık’tan itibaren yeni ekibin işbaşında olacağını söyledi. Utkusoy, ‘Bu tarihten itibaren, bulmacalarda görülen yanlışların olmaması için daha dikkatli davranılacak. Gazetemizde yer alan bulmacaların tamamında okuyucularımızın bulmaca servisiyle iletişim kurabilmeleri için,
e-mail, telefon ve faks numaraları da yer alacak’ bilgisini verdi.OKURLARIMIZDAN KISA KISAÖMER BAŞER: Neredeyse her gün gazetenizde
İbrahim Tatlıses haberleri okumaktan sıkıldık. Bazı kesimlerin İmparator veya Kraliçe lakabını takıp bir yerlere getirdiği insanlara artık bu kadar iltifat etmeyin. Türkiyemizin onlardan daha önemli sorunları var.
MUTLU SARICA: Ben Denizli’de oturuyorum. Rahatsızlığımdan ötürü yürüme sorunum var. Hem İz Bırakanlar’ı, hem de Tarih Dergisi’ni hiç kaçırmıyorum. İz Bırakanlar’ın tümünü biriktirdim; ancak Tarih Dergisi’nden 30 kadar sayı eksik kaldı. Bu sayılar ya Denizli’ye gelmediler, ya da ben alamadım.