Güncelleme Tarihi:
‘Keçi çobanı’ haberi
GEÇEN hafta, Hürriyet’te ‘Robert Kolej, Keçi Çobanına Kapılarını Açtı’ başlıklı bir haber yayımlandı. Haberde şöyle deniyordu:
‘Şanlıurfalı keçi çobanı Orhan Erboğa ve Diyarbakırlı tespih satıcısının oğlu Kadir Girişen’in hayali gerçekleşiyor. Okulun yıllık yatılı öğrenim bedeli 28.9 milyar lira. Robert Kolej Müdürü Güler Erdur, iki başarılı öğrencinin okullarında burslu okuyabileceğini söyledi.’
Ancak haberi öncelikle Robert Kolej Müdürü Güler Erdur yalanladı. Erdur, ‘Ben talep etmeleri halinde bu iki öğrencinin de diğer öğrenciler gibi burstan yararlanma şansları olduğunu söyledim. Bu iki öğrencinin özel olarak kabul edileceğini söylemedim’ dedi.
Bazı okurlar da haberin başlığını şiddetle eleştirdiler. Filiz Bingöl, ‘Robert Kolej, Keçi Çobanına Kapılarını Açtı, başlığı beni çok rahatsız etti. Aslında Robert Kolej’in yaptığı çok güzel bir şey. Ancak yansıtılışı çok itici. Bu başlıkta keçi çobanını aşağılayan, Robert Kolej’i de çok yücelten bir anlatım var. Bir genci böyle aşağılamaya hakkınız yok. Ayrıca çobanı keçi çobanı, koyun çobanı diye ayırmak da tuhaf’ dedi.
Y. Metin Gündüzhev adlı okurumuz da, ‘Hürriyet bu başlığı ile okulun reklamını yapmayı mı amaçlıyor. Bunu yaparken öğrenci neden aşağılanıyor. Şimdi Orhan Erboğa’nın adı geçen okuldaki konumunu, hatta şimdiki konumunu düşünün. O başlık yerine ‘Sevgili Orhan, Robert Koleji seni bekliyor’ diye başlık atmak daha doğru olmaz mıydı?’ diye sordu.
HABERİN DOĞRULUĞU
Öncelikle, Hürriyet’te çıkan haberin doğruluğu konusuna değinmek istiyorum. Robert Kolej Müdürü ile konuşan muhabirin haberinde sorun yok. Ancak habere son şeklini veren gece editörü, kendi anlatımıyla ‘ifadeleri zorlayınca’ ortaya farklı bir anlam çıktığını kabul etti, özür diledi.
İfadelerin zorlanması ve farklı anlamlara gelecek şekilde değiştirilmesi, maalesef Türk medyasında çok sık rastlanan bir durum. Ancak bu durumun Hürriyet’te olmaması gerekir. Hürriyet’in, ‘Yayımlanan alıntılarda kişinin anlaşılmaz ya da gülünç duruma düşmesine neden olacak özetleme ve değişiklik yapılamaz’ şeklindeki ilkesi de buna izin vermez.
VE BAŞLIK
Gelelim, okurlarımızın eleştirisine uğrayan ‘Robert Kolej, Keçi Çobanına Kapılarını Açtı’ başlığına. Genel ilke gayet basit: Gazetede yer alan hiçbir başlık, yazı, karikatür, ‘aşağılama, alay etme, gülünç duruma düşürme’ amacı taşımamalı, sadece ve sadece gerçeği yansıtmalı.
Hürriyet’in bu konudaki yayın ilkesi de açık:
‘Kişileri ve kuruluşları, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliğini taşıyan lakap ve ifadeler kullanılamaz.’
Eğer üstteki başlık okurların bir bölümünü bile rahatsız ediyorsa, kullanılmaması daha iyi olurdu.
Yılmaz’dan açıklama
SAYIN Mesut Yılmaz’ın vekili olarak gönderdiğim tekzibimizin yayınlandığı gazetenizin Cüneyt Ülsever imzalı köşesinde, müvekkilim hakkında asılsız bazı iddialar tekrarlandığı için yeni bir tekzip yapma zorunluluğu doğdu. Amacım, gazeteniz okurlarının kasıtlı ve sistematik bir şekilde yanlış bilgilendirilmesini önlemektir.
1. Genç TV’nin satışı olayıyla müvekkilimin hiçbir ilgisi yoktur. 2. Korkmaz Yiğit ile Alaattin Çakıcı arasındaki doğrudan ilişkiyi teşvik eden telefon konuşmalarının deşifre metinleri emniyet yetkilileri tarafından müvekkilime ilk defa 11.10.1998 tarihinde Antalya’da verilmiş ve 13.10.1998 tarihli Hazine yazısıyla ihalenin iptali istemi TMSF’ye bildirilmiştir. 3. Başbakanlık kozmik bürosuna gönderilmesi gerekirken elden bir özel kalem görevlisine verilen ve müvekkilime ulaşmayan emniyet yazısı, Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından soruşturulmuş ve soruşturma raporu doğrultusunda işlem yapılmıştır.
A.Mesut YILMAZ Vekili R.Erden ARISOY
Bilimsel hatalar
11 Mayıs tarihli gazetenizde, Türkiye’den de akşam günbatımı ardından görülebilen göktaşıyla ilgili verdiğiniz haberde yanlış bilgilendirmeler var.
1. Görünen gök cismi göktaşıdır, kuyrukluyıldız değil. 2. NEAT (Near Earth Astroid Traking System), bir çalışma kurumu ve grubudur. 3. Görünen göktaşının adı NEAT değil, bu kurum tarafından verilen kod olan C1/2001 Q4’tür.
Konu ile ilgili diğer bilgiler, kurumun aynı adını taşıyan web sitesinden öğrenilebilir. Yeter ki niyet edilsin.
N.A.
Dağıtım sorunları
20 yıllık Hürriyet okuruyum ve bundan da büyük onur duyuyorum. Size Kıbrıs’tan yazıyorum. Hürriyet’in çıkardığı eklerin hiçbiri bize ulaşmıyor. Bu durum inanın ki bizi çok üzüyor. Bunun nedenini bayiye sorduğumda ise, ‘Hürriyet’in eklerinin ayrı yollandığını, kargoda bir kenara atıldığı için kendilerine ulaşmadığını’ söylüyorlar. Bu büyük bir saygısızlık. Lütfen eklerinizi gazetenin içine koyup gönderin. İlgileneceğinizi umar, yayın ilkelerinden asla taviz vermediğiniz sürece okurunuz olmaya devam edeceğimi belirtip size en derin saygılar sunarım.
İlker C. EKŞİCİ GAZİ MAGOSA
TEMSİLCİNİN NOTU:
Bu konuda Kıbrıs dışında, Bolu, Milas ve Mersin’de de bazı aksamalar olduğu yolunda okur eleştirileri geldi. Bu eleştirilerin Hürriyet yönetimi tarafından çok hassasiyetle incelendiğini belirtmek istiyorum. Dağıtım yapan Yay-Sat ise Kıbrıs’ta genel sorunun ulaşımın uçakla yapılmasından kaynaklandığını, ekler için Türkiye genelinde zaman zaman sorunlar yaşandığını, ancak tüm bayilerin süratle denetlenip uyarıldığını açıkladı.
Cinayet haberinde şizofren hastası ayrıntısı şart mı?
GAZETENİZDE 24 Temmuz tarihinde yer alan ‘Şizofreni Hastası İki Can Daha Aldı’ başlıklı haberiniz gerçeği yansıtmıyor. Bu haberi hazırlayanlar, bu başlığı atarak ne yaptıklarını sanıyorlar?
Olayda adı geçen hastanın bir süre hastanede tedavi görmesi yeterli bir bilgi değil. Hastaneden çıktıktan sonra tedavinin devam edip etmediği belirtilmiyor. Tedavi altında olan bir şizofreni hastasının, böyle bir olay yaşaması imkánsızdır.
Yazılı ve görsel basının, tedavisiz kalan şizofreni hastalarının bozuk davranışlarını tüm hastalara mal etmesi ne kadar bilimsel yaklaşımdır? Tedavi edilip iyileşmiş, çalışan, topluma yararlı olan hastalarımızın bu tür haberlerden etkilenip hastalıklarının tetiklenmesine neden olan, damgalayan önyargılardan yorulduk. Haberi veriş tarzınızı şiddetle kınıyoruz.
Şizofreni Gönüllüleri ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu
TEMSİLCİNİN NOTU:
Eleştirilen haber özetle şöyle: ‘İki yıl önce kendisine boşanma davası açan karısını öldüren bir kişi, şizofreni hastası olduğu gerekçesiyle serbest bırakıldıktan 3 ay sonra, bu kez eşiyle ilişkisi olduğunu sandığı kişi ile onun sevgilisini öldürdü.’
Böyle bir haberde, sanığın hastalığının belirtilmesinden daha doğal bir şey olamaz. Haberi, bazı kişileri olumsuz etkiler diye görmezden gelmek mümkün değil. Haberde, bu tür hastalarla ilgili hiçbir genelleme yer almıyordu. Kaldı ki, haber böyle bir hastalığın tedavi edilmemesi halinde yaratacağı tehlikeleri göstermesi açısından da aydınlatıcı.
Başlığınız yanıltıcı
2 Temmuz tarihli gazetenizde ‘Polis: Onlar Devirdi’ başlıklı haber, gerçek dışı ve yanıltıcıdır. Haberin içeriğinde, ‘Okmeydanı’nda NATO Zirvesi karşıtı yapılan gösterilerde çok sayıda otomobili tahrip ederek ateşe verdikleri ileri sürülen eylemcilerden Mahir Kaya ve İmdat Babalık...’ denilmişse de, benim ve İmdat isimli kişinin fotoğrafı üzerinde yer alan ‘Polis: Onlar Devirdi’ şeklindeki başlık, haberin, fotoğrafı olan ve adları sayılan iki kişinin araç devirip yaktığı ve hatta araçları sadece bu iki kişinin yaktığı şeklinde anlaşılması sonucunu yaratacak niteliktedir.
Ayrıca aynı haberin son kısmında, ‘... İki göstericinin yasadışı MLKP örgütü üyesi oldukları iddia edildi’ şeklinde verilen bilgi gerçek dışıdır. Örgüte üye olmadığım gibi, hakkımda böyle bir iddia da yoktur.
Mahir KAYA-İZMİR
OKURLARIMIZDAN KISA KISA
NECİP KONUKSAY ‘Aral, Usluer, Pako. Acı Bir Temmuz’ başlığı attınız. İlk iki isim, kendilerini kanıtlamış iki ünlü insan. Sonuncusu ise neticede bir hayvan. Hayvan sevgisini ben de anlıyorum ama başlık böyle olmamalıydı.
SERKAN AKAR Bence yazarlar yazılarında, sadece birilerini eleştirmek değil gördükleri yanlışlara karşı çözüm üreten yazılar da yazmalıdırlar. Aksi takdirde bu kısırdöngünün içine hapsolup kalırız.
SONNUR PETEK Neden yazılı basın, gün geçtikçe görsel basından kendini ayıran önemli farkları yok etmeye başladı? Daha önce manşetlerde ‘bu manken şunu yaptı, şu mankenin şurası açıldı’ gibi haberler okumazdık. Yine de sizi başarılı görüyor ve tebrik ediyorum.
MÜGE ERALP Ben eski bir radyocuyum. Önerim, haftada bir halktan birine konuk röportajcı olarak şans vermeniz. Ayrıca ayda bir, kurayla bir okurunuzu bir yazarınızla buluşturabilirsiniz. Böylece olayları okuyucu gözüyle sağlıklı değerlendirebilir ve gazetenin daha da gelişmesini sağlayabilirsiniz.