Okur temsilcisine mektuplar

Güncelleme Tarihi:

Okur temsilcisine mektuplar
Oluşturulma Tarihi: Şubat 16, 2004 01:10

Manşetteki eski haber

8 Şubat tarihli gazetenizde, Şükrü Kızılot imzasıyla ‘‘Ameliyatla kadın olup yetim aylığını kapan genç adam’’la ilgili bir manşet haber yer aldı. Ancak bu haberin, üç yıl önce bir başka gazetede yayınlandığı iddiaları ortaya atıldı. Bir internet sitesinde, o haberin yine aynı yazar imzasıyla üç yıl önce yayınlandığını, olayın da zaten 10 yıl öncesine ait olduğunu okudum. Okuduğum yazıda, gazetenizin editörleri için de alaycı ifadeler yer alıyordu. Siz o haberin yıllar önce yayınlandığını bilmiyor muydunuz?

Bir de, habere konu olan kişi maaşı almak için mi cinsiyet değiştirmiş, yoksa zaten cinsiyet değiştirmiş olduğu için mi maaşı almış? Lütfen açıklayın.

Murat ÖZPAŞA

TEMSİLCİNİN NOTU: Şükrü Kızılot'un Hürriyet'te manşet olan yazısının, daha önce çalıştığı bir gazetede de yer aldığı eleştiri konusu oldu. Kerim Güneş adlı okurumuz ise, ‘‘Sayın Kızılot, daha önceki yazısını kelimesini bile değiştirmeden Hürriyet'te de yazmış. Üstelik mahkeme kararı 1993'e ait’’ dedi. Konu Hürriyet'in yazı işleri toplantılarında da gündeme geldi.

Şükrü Kızılot, bu konudaki eleştiriler için, ‘‘Ben pazar günleri, vergi dışında bazı konuları yazmaya çalışıyorum. O amaçla yazıyı tekrarladım. Ancak konunun Hürriyet'e manşet olacağını bilmiyordum. Bilsem uyarırdım. Olayın eski olduğu, yazıdaki karar tarihinden belliydi. Ama olay doğru’’ dedi.

Ekonomi Müdürü Vahap Munyar ise, ‘‘Ben, yazarımız bu konuyu daha önce başka gazetede yazmış mıydı diye araştırmayı ayıp sayarım. Çünkü bunun yapılmayacağı zaten bilinir. Ancak olayın eski olduğunun farkındayım. Eski olduğu için geçmişte bir yerlerde çıkmış olabileceği uyarısını da yaptım. Şükrü Kızılot'tan olayın kahramanının adını almamız istendi, ancak uçakta olduğu için kendisine ulaşılamadı. Yine de yazısı ilginç geldiği için gazetemize manşet oldu. Haber manşete çıktıktan sonra Hürriyet muhabirleri, davayı açan kişiyi bulup konuştular. Röportaj ve fotoğraflar da Hürriyet'te ayrıca yayınlandı. Yani Hürriyet eski bir olaydan yola çıktı ama haberciliğini sürdürdü’’ dedi.

Türkiye'de pek çok gazeteci-yazar, eski yazılarını zaman zaman kullanıyor. Bunu yapanların başında da Çetin Altan geliyor. Ancak Çetin Altan, yazının eski olduğunu altına not düşerek özellikle belirtiyor.

Bir ilke olarak yazarların eski bir yazı kullandıklarında bunu özellikle belirtmeleri ve okurun yazıyı bu durumu bilerek okumasını sağlamaları gerekir.


Haberde İstanbul şovenizmi

BU memleket yalnızca İstanbul'dan mı oluşuyor? Hem gazetenizde hem de TV ve radyolarda, İstanbul'da kar haberinden başka bir şey yok. Anlıyoruz, İstanbul önemli ama bu memlekette yolları kar yüzünden kapalı başka şehirler ya da hava koşulları yüzünden işe gidemeyen başka insanlar yok mu? Biz sabah akşam İstanbul'da hangi yollar kapalı diye dinlemek, okumak zorunda mıyız? Bizim de kendi ilimize ait haber okuma hakkımız yok mu? Ha dersiniz ki biz yerel gazeteyiz, o zaman anlarız ve ümidi kesip okumayız, fakat siz ulusal gazetesiniz. Gerçekten de biraz ayıp oluyor. Lütfen kendinize gelin artık.

Atıl GÜNGÜT

atilgungut@hotmail.com


Meteoroloji eleştirileri

GAZETENİZİN ‘‘Seyahat’’ ekinde yazan Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, 4 Ocak tarihli ‘‘Sisli ve Kurtlu Havalar’’ başlıklı yazısında genel müdürlüğümüz ve şahsım hakkında haksız ve mesnetsiz iddialarda bulunmuştur. Bugün dünyadaki tüm meteoroloji örgütleri, hava tahmininde öncelikle global model bilgilerinden sonra da daha küçük ölçekli çalışan bölgesel tahmin modellerinden faydalanmaktadırlar. Genel müdürlüğümüzün performansı, uzman ve bilim adamlarınca hayranlıkla karşılanmaktadır. Ayrıca personel sayımız 4000 değil, 3000'in altındadır. Sayın Kadıoğlu'nun şahsımla ilgili değerlendirmeleri son derece yanlış ve haksız ithamdan ibarettir. Karadeniz Teknik Üniversitesi Matematik Bölümü mezunu olup 26 yıldır aynı genel müdürlük bünyesinde çeşitli görevlerde bulundum ve sonra genel müdürlük görevine tercihen getirildim.

Adnan ÜNAL

Meteoroloji Genel Müdürü

TEMSİLCİNİN NOTU: Genel müdürün iddialarını, meteoroloji profesörü olan Mikdat Kadıoğlu yanıtladı. Kadıoğlu şöyle dedi: ‘‘Her vatandaş gibi bir meteoroloji profesörünün de meteorolojiye yapılan atamalar, meteorolojiden yapılan abartılı açıklamalar ve meteorolojik hizmetlerin yetersizliği hakkında yorum yapması kadar doğal bir şey olamaz.’’


Çürük raporu

26 Ocak tarihli gazetenizde yayınlanan ‘‘Abidin'e Çürük Raporu’’ isimli haberin gerek başlığı, gerekse haberin içeriği bence çok hatalı. İnsanlar hakkında haber yaparken biraz daha saygılı olamaz mısınız?

Sağlık sorunları sebebiyle ‘‘askerliğe elverişli değil’’ raporu alan Popstar Abidin'e ‘‘çürük’’ demeniz çok yanlış. Aynı şekilde ‘‘askerliğe elverişli değil’’ raporu alan kişilere ‘‘çürük’’ demek insanları rencide ediyor.

Elma, armut, domates, biber değil ki söz konusu olan; insanlara ‘‘çürük’’ demek ayıp olmuyor mu?

Sonuçta askerlik görevi fiziksel güç gerektirdiği için bu gücü olmayanlar vatan borcunu ellerinde olmayan sebeplerden dolayı yerine getiremiyorlar. Bu ayıp mı?

Unutmayın, bu olay sizin ya da ailenizden birinin de başına gelebilir.

Size ‘‘çürük’’ deseler hoşunuza gider miydi?

Lütfen haber yaparken ve başlık atarken daha dikkatli olun. İlkelerinizi unutmayın.

Hakan KALENDER

Başlıktaki ayrıntı

GAZETENİZDE bir haber: ‘‘Bolu Dağı'ndaki kazada 1 kişi yanarak öldü.’’

Bu tür ifadeler insanın psikolojisini bozuyor. Akla ilk olarak yanan bir insan geliyor. Onun yerine, ‘‘Bolu Dağı'ndaki kazada 1 kişi hayatını kaybetti’’ demek daha mantıklı değil mi? Başka gazeteler bunu hep yapıyor, ama Hürriyet'in yapmaması lazım. Hatta bir gazete var ki, başkalarının yanında artık açıp okuyamıyorum. Ne çıkacağı hiç belli olmuyor. Ama Hürriyet Gazetesi'ni her zaman, her yerde çok rahatlıkla okuyabiliyorum. Lütfen bu çizginizi devam ettirin. Bu tür ayrıntılara da dikkat ederseniz daha güzel olacağını düşünüyorum.

Metin YAVUZ

yavuz@admin.umass.edu


OKURLARIMIZDAN KISA KISA

HASAN UĞUR Salı günleri yayınladığınız Spor Panorama'da Fenerbahçe'nin iç sahasında yediği gol sayısı 11 olarak gösteriliyor. Oysa doğrusu 9'dur. Haftalardır bu yanlış sürmekte. Şu anda 20. hafta maçları oynandıktan sonra Fenerbahçe toplamda 23 gol (9 içerde, 14 dışarda) yemiştir.

SERVET CANIDAR 4 Şubat günü ‘‘Bu da okumuşu’’ başlıklı Konya'daki yıkılan apartmanın müteahhidiyle ilgili manşeti dehşetle okudum. Bunu ispat edecek herhangi bir kanıt olmaksızın müteahhidi suçlamanız inanılmaz.

MURAT KADIOĞLU 23 Ocak tarihli Cuma ekinde en çok satan DVD'ler listesinde ‘‘Yıldızların Efendisi’’ diye bir film icat etmişsiniz. Herhalde ‘‘Yüzüklerin Efendisi’’ olmalı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!