Okumuşlar da silahlanıyor

Güncelleme Tarihi:

Okumuşlar da silahlanıyor
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2004 01:28

Tiyatrocu İsmail Hakkı Sunat’ın komşusu tarafından 7 kurşunla öldürülmesi, bireysel silahlanmanın yeni bir boyutunu ortaya çıkardı: Artık yüksek eğitimliler de silahlanıyor.

Tiyatrocu İsmail Hakkı Sunat’ın gürültü yüzünden tartıştığı, komşusu İhsan Fuat Özgen tarafından 7 kurşunla öldürülmesi, bireysel silahlanma konusunda düşündürücü bir gerçeği ortaya çıkardı: Olayda ölen, ödüllü bir tiyatro sanatçısı, öldüren de tanınmış bir profesörün doktora öğrencisi oğlu. Artık yalnızca ‘maganda’ diye nitelenen kişiler değil, yüksek eğitimliler de silahlanıyor.

SİLAHIN ‘eğitim seviyesi ayırt etmeden her elde öldürücü bir alet olduğu gerçeğini’ ortaya çıkaran olaylardan biri, Bağdat Caddesi’nde yaşanmıştı. Kavga ettiği taksici Ahmet Orcan’ın otomobilini tekmeleyen Metin Kaya, kavgayı ayırmak isteyen reklamcı Ömer Faruk Öztürk’ü tek kurşunla vurarak öldürmüştü. Ancak 24 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan Metin Kaya, benzer durumlarda halk içinde sıkça kullanılan ‘maganda’ tabirine pek uymuyordu. Özel bir kolejden mezup olan Kaya, ABD San Diego Üniversitesi’nde tekstil bölümünü bitirip İngiltere’de işletme masteri yapmıştı...

Geçen hafta, İstanbul Devlet Tiyatrosu sanatçısı 38 yaşındaki Hakkı Sunat’ın Gelibolu’daki yazlığında, Prof. Dr. Mahmut İhsan Özgen’in doktora öğrencisi oğlu 25 yaşındaki İhsan Fuat Özgen tarafından 7 kurşunla öldürülmesi, silahların cahil ya da okumuş ayırmadığı gerçeğini bir kez daha pekiştiridi.

Öfke ve şiddet duygusunun her insanda bulunduğunu söyleyen Suç Psikolojisi Uzmanı Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan ‘Eğitim, sadece bunu bastırmamıza yarıyor. Öfke kontrolü konusunda problemi olan insanlara silah ruhsatı verilmemeli’ dedi. Akcan’a göre zanlının tüm şarjörü boşaltmasının sebebi ise psikiyatride ‘Ekstasyon’ (Tamamen bilinç düzeyini ortadan kaldırıp yok etme davranışı). İnsanda, evrimsel süreçte geri itilmiş bir öldürme merkezi olduğunu ifade eden Akcan, ‘Böyle durumlarda bu merkez tetikleniyor’ dedi.

MUAYENE YETERSİZ

Silah almak için gereken raporun bütün devlet hastaneleri ve psikiyatri polikliniklerinde verildiğini ifade eden Ayhan Akcan, ‘Hastaya sadece, ruhsatı neden almak istediği soruluyor. Muayene iki dakikalık bir imzadan oluşuyor. Hiçbir standart test uygulanmıyor’ diye konuştu. Raporun 5 yıl geçerli olmasını da yanlış bulduğunu kaydeden Akcan, 2 milyon ruhsatlı silah sahibinin ancak yüzde 4’ünün psikiyatrik muayeneden geçtiğini ileri sürdü.

Birçok psikiyatrın baskı altında olumlu rapor verdiğini iddia eden Ayhan Akcan, şunları söyledi: ‘Olumsuz rapor verdiği için sürülen, dayak yiyen, ölümle tehdit edilen bir çok arkadaşımız var. Dolaylı yoldan, suça ortak oluyoruz. Psikiyatristler olarak bu olayın dışında kalmak istiyoruz.’

‘At, avrat, silah’ ilkelliği aşılmalı

Bireysel silahlanmaya karşı savaş açan Umut Vakfı Koordinatörü Tanzer Gezer, Anadolu’da gelenekten gelen ‘at, avrat, silah’ anlayışının silahlanmada etkili olduğunu belirtti. Gezer, kırsal kökenli bu deyimdeki ilk iki kavramın kentlerde ‘araba ve sevgili’ ile değiştiğini, ancak üçüncü kavram ‘silah’ın yerinin bir türlü doldurulamadığı vurguladı. Gezer, 1953 yılında çıkan Ateşli Silahlar Yasası’nın silahlanmayı teşvik ettiğine dikkat çekerek şunları söyledi: ‘Yasa, dönemin koşullarına göre uyarlanmış. 21 yaşını bitirdiğinizde silah ruhsatına müracat etme hakkınız var. Avcılıkla ilgili kanunumuz da ise ruhsat alma yaşı 18. Avukat, hakim, işadamı ve esnaf gibi meslek guruplarından olmak ruhsat almanızı son derece kolaylaştırıyor.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!