Güncelleme Tarihi:
Oktay, 2021 yılı bütçesinin TBMM Genel Kurulundaki son gün görüşmelerinde hükümet adına söz aldı.
Bütçe ve kesin hesabı, bütçenin dayanak ve hedeflerine ilişkin detayları, yürütme organını temsilen hem komisyonda hem de Genel Kurulda en şeffaf şekilde paylaştıklarını belirten Oktay, milletvekilleri tarafından yöneltilen soruları hassasiyetle cevapladıklarını söyledi.
Bütçe görüşmeleri boyunca kimi zaman defaten tekrar edilen, defaten cevap verilen, cevabı gün gibi ortada olmasına rağmen bir türlü anlaşılmak istenmeyen konularla karşılaştıklarını dile getiren Oktay, bazen Genel Kuruldaki tartışmaların Genel Kurul dışına taşındığına ve kişiselleştirildiğine de şahit olduklarını ifade etti.
'FRANKO'NUN RUHU CHP'DE YAŞIYOR'
Oktay, "Hatta seviyeyi de son derece düşürerek, hadsiz şekilde Cumhurbaşkanımıza, şahsıma ve bakanlarımıza karşı itibar suikastı çabalarına girişenler oldu. Ben aynı seviyede hadsiz bir dil tabii ki kullanmayacağım. Herkes kendine yakışanı yapar ama şunu söylemeden de geçemeyeceğim: Diktatör Franko'nun Türkiye'deki temsilcileri, Cumhurbaşkanımıza laf atmaya, çamur atmaya çalıştılar, buna cüret ettiler. Önce şunu netleştirelim; Franko'nun ruhu bugün CHP'de yaşıyor, bizde değil. Recep Tayyip Erdoğan yerli ve millidir, milletin adamıdır. Yetkisini ve gücünü milletinden alır. Allah'a güvenir, milletiyle birliktedir, başkasına ihtiyaç duymaz. Hiçbir vesayete bugüne kadar geçit vermedi, bundan sonra da vermez ve vermeyiz." diye konuştu.
Bazı milletvekillerinin, millet için son derece önemli hususları gündeme taşıdığını, bunların notunu aldıklarını ve millet için takipçisi olacaklarını söylediklerini anımsatan Oktay, doğru bilinen yanlışları düzelttiklerini, daha güçlü, daha müreffeh bir Türkiye için bütçenin program bütçe sistemi ile nasıl daha verimli bir hale getirildiğini anlattıklarını ifade etti.
Oktay, "Ana hatlarıyla 2021 bütçesinin hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacak yeni yapısal reform çalışmalarımızı ve Cumhur İttifakı olarak milli mutabakat zemininde yansıtmaya devam edeceğimiz ilerleme vizyonumuzu ortaya koyduk." dedi.
'SORULARA KAPSAMLI ŞEKİLDE CEVAP VERDİK'
21 Ekim'den bu yana devam eden bütçe görüşmeleri sürecinin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin daha net hale getirdiği erkler arası denge ve denetleme mekanizmalarından birisi olduğunu vurgulayan Oktay, "Bütçe görüşmelerinde milletimize hesap veriyor, aynı zamanda yürütme olarak yol haritamızı vatandaşlarımızla, sizlerle paylaşıyoruz. Hem şahsım hem de bakan arkadaşlarımız, 'Geçtiğimiz yıl ne yaptık?' ve '2021 bütçesini hangi doğrultuda kullanacağız?' sorularına kapsamlı şekilde cevaplar verdik. Biz anlattıkça aynı sorular tekrar tekrar yeniden soruldu." ifadelerini kullandı.
Çoğunlukla cevaplara kulaklarını tıkayarak ve gerçekleri görmezden gelerek milleti yanıltmaya çalışanlar olduğunu anlatan Fuat Oktay, "Kamu özel iş birliği' dediniz, anlattık; 'Tank Paleti Fabrikası' dediniz, açıkladık; Katar'dan gelen yatırımı eleştirdiniz, yine tane tane ifade ettik; 'tek adam' dediniz, 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi işlemiyor.' dediniz, bunu da yine defalarca anlattık, izah ettik. Biz, sizin amacınızın üzüm yemek olmadığını biliyoruz zaten, bağcıyı dövmeye meraklısınız. Bunu iyi biliyoruz. 'Komşuda düğün var, çağırırlarsa gitmeyek; çağırmazlarsa küsek.' diyorsunuz anladığımız kadarıyla. Küsseniz de millete birlik, beraberlik içinde hizmet etme davetimize icabet etmeseniz de biz yolumuzdan dönmeyiz." diye konuştu.
İKİ AYDA TAMAMLANAN PROJELER
Oktay, bütçe görüşmelerinin Plan ve Bütçe Komisyonunda başladığı günden itibaren hükümet olarak yaptıklarına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sadece bütçe görüşmeleri sırasında bir taraftan Kovid ile mücadele ederken, diğer taraftan Cumhurbaşkanımız liderliğinde hizmete aldığımız yeni yatırımlarımızdan yine sadece birkaçını sayacağım:
Kars ile Erzurum arası Sarıkamış-Karakurt-Horasan Yolu'nu tamamlayıp açılışını yaptık. Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi'ni tamamlayıp açtık. Tekirdağ Şehir Hastanemizle birlikte toplam şehir hastanesi sayımız 13'e ulaştı. Malatya ve Kocaeli'de eğitim, sağlık, altyapı ve sanayide pek çok yatırımı içeren toplu açılışlar; Kahramanmaraş-Göksun yolu açılışı; yerli ve milli teknolojilerimizin tasarım ve üretim altyapısını güçlendirecek ASELSAN Teknoloji Tesisleri açılışları. Bu arada Konya'da bulunan ASELSAN Konya Silah Sistemleri fabrikası da dün itibarıyla üretime başladı. Konya sanayisine ve ülkemize hayırlı olsun. İlk milli helikopter motoru TEİ-TS1400’ün teslimi. Sadece Türkiye'de değil, dünyada bu motorları nasıl ihraç ettiğimizi göreceksiniz. Kim bize hangi yaptırımı uygularsa uygulasın hiçbir etkisinin olmadığını da göreceksiniz. Üzüleceksiniz belki ama biz bunu yapmaya devam edeceğiz. Durmak yok, yola devam."
Yaptırımlara aldırmadan ASELSAN ve ROKETSAN’la ilk yerli ve milli hava savunma sistemi HİSAR A 'yı geliştirdiklerini anlatan Oktay, "Ne oldu? Vermemişlerdi kritik bir parçasını, geliştirdik ve yaptık. Bundan sonra da öyle olacak. Ülkemizin çıtasını uzaya çıkaran ve artık uzayda var olmamızı sağlayacak Milli Uzay Programı yol haritamızı hazırladık ve uygulamaya alıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bu programı çok yakında milletimizle paylaşacak." ifadelerini kullandı.
Samsun-Sivas demir yolu alt ve üstyapı yenileme projesini de yine bu dönemde tamamladıklarını dile getiren Oktay, şunları kaydetti:
2021 yılı bütçesi ile hayata geçirdikleri Performans Esaslı Program Bütçe Sistemi'nin, şeffaflığı ve hesap verilebilirliği öne çıkardığını ifade eden Oktay, bütçenin eğitimden sağlığa, ulaştırmadan tarıma, turizmden sanayiye ülkenin kalkınma hedeflerine ve gelecek vizyonuna uygun bir şekilde hazırlandığını vurguladı.
Oktay, kamu hizmetinde öncelik kavramına objektif bir şekilde yaklaştıklarını; vatandaşların ihtiyaç duyduğu her şeye azami ve en nitelikli şekilde kaynak ayırmaya özen gösterdiklerini vurgulayarak, "2021 bütçesinden çocuklarımızın ve gençlerimizin eğitimine 211,4 milyar lira, vatandaşımızın sağlığına 238 milyar lira, çiftçilerimize 42,4 milyar lira, sosyal yardımlara 81,2 milyar lira, reel kesim desteklerine 50,6 milyar lira, emeklilerimizin bayram ikramiyeleri için 22,7 milyar lira, başta esnafımız olmak üzere vatandaşlarımızın kredi kullanımını desteklemek için 9,3 milyar lira pay ayırdık." diye konuştu.
2021 yılı bütçesinin, "sosyal adaleti artırmanın bütçesi" olduğunu kaydeden Oktay, bu kapsamda ödeme gücü olmayanların prim giderleri için 16 milyar lira, sosyal ve ekonomik destek ödemeleri için 2,1 milyar lira, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu'na gelirden ayrılan pay için yaklaşık 11 milyar lira tahsis ettiklerini bildirdi.
Fuat Oktay, 2021 yılı bütçesinin dezavantajlı ve özel ihtimam gerektiren tüm kesimlere destek olacağına da vurgu yaparak, "Bu kapsamda 65 yaş üstü yaşlı aylıkları ile engelli ve engelli yakınlarına bağlanan aylıklar için 12,7 milyar lira, engelli evde bakım desteği için 10,6 milyar lira ve doğum yardımı için 554 milyon lira kaynak ayırdık. 'Bu bütçede emekli, esnaf nerede?' diyorsunuz ya işte size cevabı. Esnaf da çitçi de emekli de burada. 'Bu bütçe kimin bütçesi?' sorusunun cevabı da bu saydıklarımın içerisinde. Görmek istemezseniz de görecek göz yoksa da bakarsınız görmezseniz de ona da bizim yapabilecek bir şeyimiz yok. Vatandaşımız, milletimiz görmekte. Bütçede temel önceliğimiz toplanan gelirlerin vatandaşa hizmet odaklı bir anlayışla, adaletli şekilde ayrılmasıdır." ifadelerini kullandı.
"HEM İĞNEYİ HEM ÇUVALDIZI BAŞKASINA BATIRMAYA ALIŞMIŞSINIZ"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, bugüne kadar hayata geçirdikleri hukuki ve idari düzenlemelerle toplumsal yaşamın her alanında güçlendirmeye gayret ettikleri kadınların da bu bütçede özellikle gözetildiğini ifade ederek, 2021 bütçesini hazırlarken "Kadının Güçlendirilmesi" programı oluşturarak doğrudan kadınlara ayrılan kaynağın bütçede görünür hale gelmesini sağladıklarını vurguladı.
Bu kapsamda sadece kadının güçlendirilmesine ayrılan bütçeyi 2021 yılında yüzde 19,8 artırdıklarını anlatan Oktay, şunları kaydetti:
"Kadın haklarını sahiplenip lafa gelince, sözüm ona mangalda kül bırakmayanlar, bu konuda birazcık samimilerse kadın konusunda hükümetlerimiz döneminde kat ettiğimiz mesafenin hakkını teslim ederler. Ama bundan umudumuz var mı hakkın teslim edileceğine dair? Umudumuz yok. Çünkü daha kendi teşkilatlarında yaşanan kadın istismarı ve taciz vakalarının hesabını sormaktan bile aciz olanlar var. Yaşananların üzerini kapatıp, bir de meşrulaştırmaya çalışanlar var. Hem iğneyi hem çuvaldızı başkasına batırmaya alışmışsınız. Bu tarz olaylar nerede olursa olsun gereğini yapılmalıdır, hepimiz de gereğini yapmak zorundayız. Bunun a'sı, be'si, ce'si olmaz."
Oktay, diğer tarafta terörün pençesine düşen kızlara, kadınlara tek bir gün sesini çıkarmayan; anaları ağlatan, kardeşi kardeşten ayıranlar bulunduğunu ifade etti.
Bu sırada HDP'li milletvekillerinin laf atması üzerine de Oktay, "Biz kadınlarımızın, analarımızın ayağını öpen bir değerlerden geliyoruz." dedi.
Burada rahatı yerinde olan bazı kişilerin, temsilcisi olduğunu söylediği kadınların, çocukların terörün elinde heba olduğuna işaret eden Oktay, şöyle konuştu:
"Belki aralarında hısmınız, akrabanız; mahalleden arkadaşlarınız var. Daha küçücük çocukları anaların bağrından koparıp kalleş PKK'ya verenlere niye ses çıkarmazsınız? Kadın hakları, çocuk hakları diyorsunuz ya. Niye ses çıkarmazsınız bu kadınlarımıza, bu çocuklarımıza? Diyarbakır annelerinin gözlerindeki yaşları bir gün olsun sildiniz mi Allah aşkına? Sordunuz mu 'Niye ağlıyorsunuz, niye bekliyorsunuz burada aylarca?' diye. Soramazsınız, cesaretiniz yok. Sizin gerçek anlamda tüm kadınların sesi olmanızı da beklemiyoruz zaten. Herkes kendine yakışanı yapar. Bunun için yine biz mücadele ediyoruz kadınlarımız, çocuklarımız kalleş örgütlerin pençesine düşmesin diye biz mücadele ediyoruz, mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadınlarımızı hukukla güvence altına alıyor, gerektiğinde güvenlik güçlerimizi seferber ediyoruz. Yakalara rozetler takmayla, klavye delikanlılığıyla olmuyor bu işler."
2002-2020 tarihleri arasında, kadın istihdamını yüzde 66,5 artıran Türkiye'nin, OECD ve AB 27 ülkeleri içerisinde ilk sırada bulunduğunu bildiren Oktay, kadının güçlendirilmesi konusunda, kadın ve çocuk istismarının önüne geçilmesinde, kadının eğitimi, istihdamı, karar alma mekanizmalarına ve yönetime katılımcılığında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde üzerlerine düşeni yapmaya devam edeceklerini söyledi.
"ESKİ TÜRKİYE'Yİ HATIRLAYIN"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Kovid-19 salgınının devam ettiği bir ortamda Türkiye ekonomisinin 2020 yılının üçüncü çeyreğinde küresel çapta en yüksek büyüme kaydeden ekonomilerden biri olduğunu, salgın karşısında ekonomiyi desteklemeye yönelik etkili uygulamalarının katkısıyla, Türkiye ekonomisinin bu dönemde yıllık yüzde 6,7 büyüdüğünü belirtti.
Fuat Oktay, "Tüm ana sektörler yüksek büyüme sergilerken özel tüketim harcamalarındaki yüzde 9,2’lik büyümenin yanı sıra yatırımlardaki yüzde 22,5'lik artış dikkat çekicidir. Yılın üçüncü çeyreğinde ekonomik faaliyette başlayan canlılık, bu yıl büyümenin pozitif olarak gerçekleşeceğine işaret etmektedir. İşte bizim farkımız bu. Bütün dünyadan pozitif büyümeyle ayrıştığımızı yine hep birlikte göreceğiz. Siz muhalefet ne kadar olumsuz bir tablo, fotoğraf ortaya koymaya çalışırsanız çalışın güneş balçıkla sıvanmaz." diye konuştu.
Bir milletvekilinin "Millet karar verir." sözlerine cevaben de Oktay, "Millet kararını veriyor zaten, 19. bütçeyi sunuyoruz." dedi.
2020 yılının son çeyreğine ilişkin öncü göstergelerin ekonomideki toparlanmanın devam ettiğini gösterdiğini bildiren Oktay, sanayi üretim endeksi ve imalat sanayi kapasite kullanım oranında artış; işsizlik oranında ise gerileme görüldüğünü anlattı.
Türkiye'yi, 100 yılda bir görülen küresel salgın sürecinde dahi büyüme patikasına yöneltmeyi başardıklarını kaydeden Oktay, "Bir de eski Türkiye'yi hatırlayın. Dünyada hafif bir rüzgar esse, esinti olsa ülkemizde fırtına kopardı. Bugün sağlam temeller üzerinde ilerleyen bir Türkiye var." değerlendirmesinde bulundu.
"5 MİLYAR LİRA TUTARINDA HİBE DESTEĞİ SAĞLAYACAĞIZ"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, salgın sürecinde uygulamaya koydukları ekonomik tedbirler kapsamında bütçeden bugüne kadar 40 milyar liralık doğrudan harcama yaparak vatandaşın ve girişimcilerin yanında olduklarını kaydetti.
Yaklaşık 30 milyar lira tutarında vergi ödemesini ve 40 milyar lira tutarında SGK ödemesini ertelediklerini anlatan Oktay, belirli sektörlere yönelik KDV indirimi ve işyeri kira stopajı indirimi kapsamında 15 milyar lira tutarında vergi indirimi sağladıklarına işaret etti.
Kredi Garanti Fonu'ndan sağlanan imkanları artırarak esnaf, sanatkar ve tüccarlara Hazine faiz destekli kredi sunduklarını belirten Oktay, "Bu çerçevede, toplumumuzun çeşitli kesimlerine destek sağlamak amacıyla hayata geçirdiğimiz mali tedbirlerin toplam tutarı 551 milyar lirayı aşmıştır." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında pazartesi günü gerçekleştirdikleri kabine toplantısında, Kovid-19 salgınının ekonomik etkileri ile mücadele kapsamındaki mali tedbirlerin genişletilerek devam ettirilmesini kararlaştırdıklarını hatırlatan Oktay, uygulanmakta olan stopaj ve vergi indirimi gibi uygulamaların süresini 1 Haziran 2021'e kadar uzattıklarını, kısıtlamalardan doğrudan etkilenen esnafa üç ay süreyle gelir kaybı ve kira desteği sağladıklarını anlattı.
Bu sırada bazı milletvekillerinin tepki göstermesi üzerine de Oktay, "Devam edecek zaten bu. Esnafımız, vatandaşımız bunu duyuyor, bunu biliyor. Onlardan geri bildirim alıyoruz biz." ifadelerini kullandı.
Oktay, bu kapsamda vatandaşlara ve esnafa 5 milyar lira tutarında hibe desteği sağlayacaklarını, bundan sonra salgının seyrine göre ilave destek paketleriyle tüccarın, esnafın yanında olmaya devam edeceklerini kaydetti.
"TÜRKİYE'YE YÖNELİK PORTFÖY AKIMLARINDA DA ARTIŞ GÖRÜLMEYE BAŞLANDI"
Fuat Oktay, Kovid-19 salgını nedeniyle yükselen birim maliyetleri ve birikimli döviz kuru etkileriyle 2020 yılında enflasyonist baskıların arttığını belirterek, "Enflasyon gelişmeleri ve beklentilerdeki bozulma karşısında Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlamak amacıyla Kasım ayında güçlü bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyonla mücadelede para politikası adımları, maliye politikaları ve finansal sektör politikalarıyla kararlı bir şekilde destekleneceğini de belirten Oktay, ülke risk priminde önemli gerilemeler kaydedilirken, Türkiye'ye yönelik portföy akımlarında da artış görülmeye başlandığını bildirdi.
Salgın dönemindeki zorlu şartlara rağmen bankacılık sektörünün güçlü yapısını koruduğuna işaret eden Oktay, ekonomi politikalarıyla makroekonomik koşulların daha elverişli hale gelmesinin sağlanacağını, salgın sonrası döneme dayanıklı ve rekabetçi bir yapıda girmekte kararlı olduklarını söyledi.
Oktay, 2020 yılı Mart ayından itibaren salgından olumsuz şekilde etkilenen ihracatın, Haziran ayından itibaren normalleşme sürecinin etkisiyle hızla toparlandığını; Haziran-Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,6 artış gösterdiğini bildirdi.
Fuat Oktay, "İthalat ise aynı dönemde, güçlü seyreden altın ithalatı kaynaklı yüzde 10,9 artış kaydetmiştir. İhracat faaliyetlerinin geniş bir tabana yayılması için, '81 İlde İhracata İlk Adım Programı' ile yurt genelinde özellikle üretim kapasitesi olan KOBİ'lerimizin ihracat yapmaya başlamasına yönelik çalışmalar sürdürüyoruz. Öte yandan, ihracat imkanlarını artırmak üzere KOBİ’lerimizi Eximbank eliyle destekliyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, küresel seyahat kısıtlamaları nedeniyle turizm gelirlerindeki azalmanın, cari işlemler açığında görülen artışın da en önemli nedeni olduğuna dikkati çekerek, turizm sektörünün yaşadığı hasarın telafisi için dünyada da örnek uygulama olarak gösterilen "Güvenli Turizm Sertifikasyon Uygulaması"nı başlattıklarını, ayrıca konaklama vergisi uygulamasını 2022'ye ertelediklerini ve birçok destek paketini hayata geçirdiklerini kaydetti.
Oktay, "Bu sayede, 2020 yılını turizmdeki rakiplerimize nazaran daha az bir kayıpla kapattık. Aldığımız tüm bu önlemler ve ekonomimizin potansiyeli önümüzdeki dönemde cari açık konusunda da azalan bir eğilim göreceğimize işaret ediyor." dedi.
Yatırım ortamının iyileştirilmesinde hukuk ve ekonomi alanlarının birbirinden bağımsız unsurlar olmadığı bilincinden yola çıkarak, yargı reformunu öncelikli olarak ele aldıklarını dile getiren Oktay, "Yargı reformunu, ekonomik güven sağlayacak bir şekilde paydaşlarımızla iş birliği içinde gecikmeksizin hayata geçireceğiz." diye konuştu.
İş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi kapsamında ayrıca vergi mevzuatının sadeleştirileceğini belirten Oktay, teşvik ve desteklerde etkinliği sağlayacaklarını, destek programlarına ilişkin ilke ve esasları belirleyeceklerini anlattı.