Okkan suikastinde 1 sanık daha aklandı

Güncelleme Tarihi:

Okkan suikastinde 1 sanık daha aklandı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 18, 2008 12:31

DİYARBAKIR eski Emniyet Müdürü Gaffar Okkan ile 5 koruma polisinin şehit edildiği suikaste katıldığı iddiasıyla yargılanan M.Ş.F. sadece ‘örgüt üyesi olmak’ ve ‘sahte kimlik taşımak’tan cezalandırıldı. Sanığın, Okkan suikastine katıldığına ilişkin ise herhangi bir delil bulunmadığı kaydedildi.

Antalya’da seyyar satıcılık yaparken 2 yıl önce ‘Mehmet Arca’ adına düzenlenmiş sahte kimlikle yakalanan 41 yaşındaki M.Ş.F., ‘Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan ile 5 koruma polisin şehit edildiği suikaste katılmak’ ve 15 Ekim 1992’de Silvan’ın Aşağıveysi Köyü yolunda seyir halinde bulunan bir aracı durdurup içindeki yolculara ait para ve değerli eşyaların gasp edilmesi, araç içinde bulunan Salih Bayrak ve Faysal Akın’ın öldürülmesi eylemine bizzat katılmak’la suçlandı. Ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle hakkında dava açılan 41 yaşındaki M.Ş.F.’nin yargılanmasına 6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Suikastte yaralı kurtulan ve halen Samsun’da görev yapan polis memuru M.D., M.Ş.F.’yi 1992 yılında çekilen ve 2000 yılında Hizbullah’ın Beykoz’daki villasında ele geçen fotoğrafından teşhis etti.

TANIK POLİS MEMURU BENZETTİ

Talimatla ifadesi alınan polis memuru M.D., kendisinin konvoyun önünde giden motorize ekipte yer aldığını, saldırıya uğradıkları esnada dengesini kaybettiğini, motosikletin ışıklarını çapraz tarafa tuttuğunda kendilerine ateş açan kalaşnikoflu kişinin kendisine gösterilen fotoğraflardaki M.Ş.F.’ye çok benzediğini söyledi. Bu ifade üzerine M.Ş.F.’nin son halini gösteren boy ve vesikalık fotoğrafları cezaevinde çekilerek teşhis için yeniden Samsun’a gönderildi, ancak M.D. bu fotoğrafı teşhis edemedi.

Bunun üzerine sanık avukatı müvekkili aleyhine hiçbir ifade ve teşhis bulunmadığını belirterek şu savunmayı yaptı:

“Müvekkilim ile ilgili ele geçtiği iddia edilen özgeçmiş raporu rahatlıkla bilinecek bilgiler içerdiği için, kendisi örgüte böyle bir rapor vermemiştir. Örgütün haricen insanlar hakkında istihbarat topladığı defalarca itirafçılar tarafından anlatıldı. Yani örgütün kişilerin bilgisi dışında hazırladığı sosyal araştırma raporudur. Haklarında dava açılan en az 10 bin örgüt üyesinden hiçbiri müvekkilim aleyhine beyanda bulunmamıştır. Eğer örgüt üyesi olsaydı, aleyhine verilen ifadeler ortaya çıkardı. Müvekkilin 1988 yılında örgüte katıldığı belirtilmekte, ancak emniyet ve istihbarat raporlarına göre örgüt 1990 yılında kurulmuştur. Müvekkil, can güvenliği olmadığı için sahte kimlik kullanmıştır, bu nedenle beraatini istiyorum” dedi.

Sanık M.Ş.F. de, sahte kimliği Antalya’da 30 YTL’ye yaptırdığını belirterek, “Ben suçsuzum, ne Gaffar Okkan, ne de başka olayla ilgim yoktur” diye konuştu.

Mahkeme, suikast ve diğer eylemlere katıldığına dair şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilmediğinden, sanığın sadece ‘örgüt üyesi olmak‘ ve ‘sahte kimlik kullanmak’ suçlarından TCK’nın 314/2, 204/1 maddesi uyarınca 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmasına oy birliğiyle karar verdi.

Gaffar Okkan suikastine katılmakla suçlanan ve haklarında Diyarbakır 4, 5 ve 6'ncı Ağır Ceza Mahkemelerinde ömür boyu hapis istemiyle dava açılan sanıklardan 9’u bu davadan aklandı ve mahkemeler olaya katıldıklarına ilişkin herhangi bir somut delil bulamadı. Sadece 3 kişi suikaste katılmaktan sorumlu tutuldu. Okkan cinayetine katıldığı iddiasıyla halen 1 sanık da tutuklu olarak yargılanıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!