Toygun ATİLLA/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Kasım 17, 2002 01:49
Tek oğulları Günaltay'ı 2 yıl önce korkunç bir trafik kazasında kaybeden Mahmure ve Fatih Borlu çifti, onun boşluğunu doldurmak için 2 üniversite öğrencisine burs veriyor.
TARİH 5 Kasım 2000... Yer Okmeydanı Sadabat Viyadüğü... Yoğun sise giren 22 yaşındaki Günaltay Borlu'nun kullandığı otomobil, bariyerlere çarpınca, sürücü tarafındaki kapının sacı káğıt gibi yırtıldı. Airbag açıldı. Kapı sacı emniyet kemerini kesti. İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Elektronik Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi olan Borlu, kırılan ön camdan fırladı. 15 metre yükseklikteki viyadükten uçtu. Toprak zemine çakıldığında, ölmüştü.
Gece dönmesi için ısrar
Göz doktoru Mahmure Borlu ile iç hastalıkları uzmanı Fatih Borlu, 2 yıl önce, bir pazar gecesi oğullarının ölüm haberiyle yıkıldılar. Geçtiğimiz 5 Kasım'da Günaltay'ın ikinci ölüm yıldönümüydü. Hasdal Mezarlığı'ndaki mezarı başında buluştuklarında, oğullarını kaybetmenin acısı ilk günkü gibi yakıcıydı.
Mahmure Borlu o korkunç gece, amatör olarak müzikle ilgilenen Günaltay'ın, Bostancı'daki arkadaşının evine gitar çalmak için gittiğini anlatıyor. Kazayı yaptığı Toyota Corolla otomobili, oğluna üniversiteyi kazanınca hediye ettiğini ve o gece eve dönmesi için ısrarcı olduğunu söylerken, 2 yıldır hiç dinmeyen gözyaşları sicim gibi süzülüyor yanaklarından.
Artık iki oğlumuz var
Borlu çifti, tüm sevgilerinin odak noktası olan oğulları Günaltay'ın yaşamlarında yarattığı boşluktan söz ediyorlar. Ve tarifi imkánsız o boşluğu doldurmak için şimdi iki üniversite öğrencisine burs verdiklerini anlatıyorlar.
Mahmure Borlu, ‘‘
Trafik canavarının elimden aldığı Günaltay iki yabancı dil biliyordu. Kayak yapıyordu, basketbol oynuyordu. Amatör dalgıçtı. Toplum için iyi yetişmiş, sosyal ve eğitimli bir gençti. Yokluğunda, onun gibi gençler yetiştirmek en büyük amacımız’’ diyor ve ekliyor: ‘‘Artık iki oğlumuz var.’’
Kaza gecesi kábus gördüKazadan 1.5 saat önce, gece 00.30'da gördüğü kábusun etkisiyle uyandığını anlatıyor baba Fatih Borlu: ‘‘Kötü bir
rüya görmüştüm. Çığlık atarak uyandım. Odasına baktım, oğlum gelmemişti. Bir süre televizyon seyrettim. Uyumak için tekrar yattım. 10 dakika geçmedi, telefon çaldı. Arayan polisti, oğlum kaza yapmıştı. Karakola gelmemizi istedi.’’ Önce Örnektepe Karakolu, oradan da yaralı olduğu söylenen oğullarını bulmak için Okmeydanı SSK Hastanesi'ne giden Borlu çifti, tekrar karakola dönerken Sadabad Viyadüğü'nde Günaltay'ın otomobilini gördüler. Kalabalığı izleyip, viyadüğün altına bakınca, oğullarının gazete káğıdıyla örtülmüş cesedi ile karşılaştılar.