A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2006 13:21
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, öğretmenlerin ek ders ücretlerine, enflasyon hedefinin beş-altı katı veya daha üstünde bir zam yapılacağını bildirdi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türkiye Genç İşadamları Derneği Ankara Şubesi'nce Hilton Oteli'nde düzenlenen “Vizyon 2023 Cumhuriyetimizin 100. Yılında Eğitim” konulu toplantının açılışında konuştu. Öğretmenlerin, eğitimin en önemli unsurları olduğunu vurgulayan Çelik, dünyanın en iyi müfredatı, en iyi eğitim olanakları bile olsa, öğretmen gerekli performansı göstermiyorsa bir sonuca varılamayacağını kaydetti. Bunu bilerek hareket ettiklerini söyleyen Çelik, bu çerçevede öğretmenlerin ücretlerine imkanlar ölçüsünde zam yapacaklarını belirtti. “Ülkemizin imkanlarıyla öğretmenlerimizin ihtiyaçlarını buluşturabileceğimiz nokta neresiyse, o noktaya kadar gideceğimizden kimsenin şüphesi olmasın” diyen Çelik, bu yıl yüzde 5 enflasyon hedeflendiğini anımsatarak, şöyle konuştu:
“Bu enflasyon oranında öğretmenlere, diğer bütün memurlara yapılan zam yapılmıştır. Ortalama öğretmen maaşını hesapladığınız zaman 40+40 şeklindeki 80 milyonluk seyyanen zam, yüzde 10'a geliyor. Öğretmen zammı oldu mu yüzde 15... Öğretmenlerin ders ücretinde bir artış yapacağız. Şimdi kaç diye soracaksınız? Eğer yüzde 5'lik enflasyonu hesaplarsanız, bu enflasyonun üzerinde, dört, beş, altı katı, daha yukarılara çıkın, bir zam yapılıyor.”
“ÖZEL OKULLARI DESTEKLİYORUZ”
Hükümet olarak eğitimi en öncelikli mesele kabul ettiklerini belirten Çelik, buna karşın kamu kaynaklarının, ülkenin geleceğini şekillendirecek çağdaş bir eğitim için yeterli olmadığını, özel sektörün de mutlaka katkısının gerektiğini ifade etti. Türkiye'de özel öğretim kurumlarının oranının yüzde 2 olduğunu, öğrencilerin yüzde 98'inin eğitimini devletin sağladığını kaydeden Çelik, “özel sektör kaynaklarını da eğitime çekmenin asli görevleri olduğunu, bu nedenle özel okulları desteklediklerini” dile getirdi.
Bu çerçevede 625 sayılı kanunda değişiklik taslağı hazırlayarak, özel okullara teşvikler getirdiklerini anlatan Çelik, şöyle devam etti: “Hatıraları hayallerinin önünde olan, aslında bir gelecek vizyonu olmayan, 1940'lara takılıp kalan bazı çevreler, bizi, kamu kaynaklarını ona buna aktarmakla itham ediyorlar. Bu bir vizyon meselesidir, dünyadaki trendi okuma meselesidir, bir ufuk meselesidir. Güzel bir söz vardır, 'esas kaptan, burnunun ucunu değil ufuğu görebilen kaptandır' diye. Eğer siz geminin burnunun ucunun ötesine gidemiyorsanız, orada her şey bitmiştir. Biz ufka bakıyoruz, global bir dünyada yaşadığımızın farkındayız.”
“SIĞ ULUSALCILIK”
Çelik, globalleşmeden bazılarının rahatsız olabileceğini ancak, internet, televizyon ve diğer bütün iletişim teknolojileri ortadan kaldırılmadıkça globalleşmenin önüne geçilemeyeceğini söyledi. Çelik, ”Kıştan, kardan hoşlanmayabilirsiniz ama palto giymek bizim irademizde. Global bir dünyada yaşıyoruz ve değiştiremeyeceğiniz sonuçlar var” diye konuştu. Çelik, şu görüşleri dile getirdi:
“Kendi içine kapanmış, ipekböceği politikası uygulayan bir Türkiye, kesinlikle 2023 vizyonunda yolda kalır. Türkiye'de bu manada 'tehlikeli bir ulusalcılık' dediğimiz bir hareket hissediyorum. Maalesef, Avrupa Birliği karşıtı, globalleşme karşıtı, adeta ipekböceği gibi kozayı kendi etrafında ören, sonuçta ölüm getirebilecek bir süreç yaşanıyor.
Bugünkü sığ ulusalcılıkla milliyetçiliği de birbirine karıştırmamak lazım. Milliyetçiliği soy-sop milliyetçiliği olarak kabul etmiyorum. Her türlü soy-sop milliyetçiliğini reddediyorum. Ama biz bir millete mensubuz. Tarih içerisinde oluşmuş bir kültürümüz vardır, değerlerimiz vardır. Millet olarak her türlü etkileşime açık olacağız ama asla başkalaşmaya müsaade etmeyeceğiz.”